Üzerinden günler geçmesine rağmen yapılan açıklamalar öylesine azdır ki Kıbrıs'ta bir efsane bile üretilmiştir bu olayla ilgili. Yine Adalı'dan aktarıyoruz:
'20 Temmuz 1974 Harekatı'nda bir binbaşı Rumların evinden, kilisesinden, bankasından, kuyumcusundan ganimet olarak toplanan altın, gümüş, elmas, pırlanta gibi mücevherleri St. Barnabas'ın mezarının olduğu mağaraya gömdürmüş. Savaş bitince gelip almayı amaçlamış. Bu arada generalliğe yükselip emekli olmuş. Aradan 21 yıl geçtikten sonra Kıbrıs'ta bulunan güvendiği kişilere durumu anlatmış ve bu silahlı baskın operasyonunu gerçekleştirmişler. Mücevherleri alıp aynı gece uçakla Türkiye'ye kaçmışlar.'
Bu duzen nasi bi duzendir ya,devlet icinde mafyacilik ustu kapatilan cinayetler.. bizim ulkemize has degil biliyorum bu yuzden insanlarin olmadigi bi yerde sadece sevdiklerimle yasamak istiyorum..
Olay 90lardan beri devleti, basbakanindan tut özel harekat polisine kadar ele gecirmis mafya yapilara iseret ediyor.
Biz kibrislilar yillardir her pisliğin altindan çıkan türkiye mevzusunu konuştuğumuzda rum piçi damgası yedik.