Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri bir video ile seslerini duyurmaya çalıştılar. O öğrenciler Türkiye derecelerini ve bölümlerini söyleyip, hayallerinden bahsettiler. Sornasında ise 'Artık ülkemde dinlenmediğimi ve istenmediğimi düşünüyorum. Ülkem adına çok üzgünüm' dediler.
Kişilerin derece yapmaları, iyi yerleri kazanmaları haklı oldukları veya zeki oldukları anlamına gelmiyor. Videodaki ve genel olarak muhalif öğrencilerin tamamı ülkedeki eğitim ve sınav sistemlerinden şikayetçidir, ancak şuanda baktığın zaman o sınavlar ile üniversitelere yerleşmiş öğrenciler o sınavların sonucunu başarı olarak değerlendiriyorlar. Yani beğenmedikleri sınavı ölçü kabul ediyorlar. Kaldı ki Abdullah Öcalan da İstanbul Hukuk kazanmıştı, onu da mı övelim şimdi?
Yazık gerçekten, Cumhuriyet döneminde ecnebi bilim insanlarını ülkeye çekmek ve öğrenci yetiştirmek isteyen bir vizyondan, ilahiyat dekanının ülkenin en zeki öğrencilerini hedef göstererek tehdit savurduğu bir duruma geldik.
Bundan 2 yıl önce Tayyip'le ilgili bir haberden: "İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasında en çok dikkat çeken detaylardan bir tanesi 'Bilim insanları yurda geri dönsün' çağrısıydı."