1. Çünkü, bir süre sonra derdinin kendinden başka kimsenin umurunda olmadığını öğrenmiştir. Böylece sorunlarını dışa vurmak yerine kendi içinde halleder.
2. Çünkü, en iyisini yapan insandır o. Başkasına anlatıp derdini açığa vurduğunda oradan da vurulacağını bilir.
3. Çünkü, sahte tesellilere, yapmacık insanlara tahammülü yoktur.
4. Çünkü, o güçlü bir insandır. Kendisinden başkasının derdine derman olmayacağını çok iyi bilir. Bu yüzden belirli bir süre sonra kendi dert ortağını yaratır.
5. Çünkü, anlattıkları karşısında derdine ortak fikir bulamayacağından korkar. Bir de üzerine "aman boş ver be" denileceğini hesaplar.
6. Çünkü, dertlerini anlattığında sevdiklerinin bile çekip gideceğini tecrübe etmiştir. Kim dertli insanla birlikte olmak ister ki fikrine kapılır çoğu zaman.
7. Çünkü, Oğuz Atayın ''belki de anlatmaya çalıştın birilerine. Kimbilir belkide anlatamadın. Belki de insanın yüzüne bakar bakmaz anlatmanın yararsızlığını gördün.'' dizesini ezbere bilir.
8. Çünkü, bazen kendi kendine konuşmak, bir insanla konuşmaktan daha iyidir fikri hakimdir beyninde. Anlatmaktan çok, çok iyi bir dinleyicidir.
9. Çünkü, derdini anlatacağı insanın kendisinden zeki olmasını ister. Anlattığı kişinin konuşma sonunda kahramanı olmasını ister.
10. Çünkü, daha önce -ya aynısı benim arkadaşıma da oldu -ben de bunu yaşadım daha önce biliyorsun -üzme tatlı canını naralarını duyduğu için.
11. Çünkü, kimseye artık güvenmiyordur. Karşısındakinin dertli olmasından mutlu olabilecek insanların olduğunu bilir.
12. Çünkü o rasyonel insandır. "Dertler, acılar paylaşılarak azalır" gibi saçma sapan şeylere itimat etmez.
13. Çünkü, özgürlüğünü kaybetmek istemiyordur. Çünkü sırlarını paylaşanlar asla özgür olamaz. Kısaca, kilit vurduğu dudaklarında biriktirdikleri içine ağlayandır.
14. Çünkü, "dünya başıma yıkıldı, çok acı çekiyorum ulan" insanından farklıdır. Kendini yerden yere atıp şekilden şekile girmiyordur. Bir süre sonra ise bu haliyle sevilir. Çünkü o gerçekten farklıdır.
15. Çünkü, çevresinden hiç kimse ona gerçekten ''nasılsın?'' diye sormuyordur. Gerçekten...
16. Çünkü, derdini ne kadar çok anlatırsa o çok kadar güçsüzleşeceğini bilir. O her daim güçlüdür.
17. Çünkü, diğer insanların onların nasıl delirmediklerini, meseleleri nasıl çözdüklerini merak ederler.