Çocuklarımızı Deprem Travmasından Nasıl Koruyabiliriz?

Ülkece zor bir zamandan geçiyoruz. Yetişkin olarak dahi zorlandığımız bu süreçte uyumlanma sürecimizde bizler de zorlanırken çocuklarımızı nasıl koruyabilir ve yardımcı olabiliriz?

Travma; afet, şiddet, terör gibi olağandışı olaylardan kaynaklanabilir.

Çocuklar da hem bu olayları deneyimleyen hem de tanık olan tarafta olabilir. Fakat çocuklar doğaları gereği hem kırılganlardır hem de yeni gelişen durumlara karşı esneme kapasiteleri yüksektir.  Bir çocuğun yaşadığı olayları atlatıp atlatamayacağı çocuğun yaşına, durumun içeriğine, şiddet ve yoğunluğuna göre değişiklik gösterir.

Çocuklarda 8 yaşa kadar “soyut dönem” gelişmediği için olaylar arasındaki neden sonuç bağlantısını kurmakta zorlanırlar. Ve etraflarında gelişen olaylara “kendilerinin neden olmuş olabileceklerini” düşünürler. Bu nedenle deprem, afet gibi olayların kendileri ile ilgili olmadığının açıklanması önemlidir.

Birçok yetişkin çocukların küçükken yaşayabileceği travmatik olayları çocukların hatırlamadığına, yaşlarının küçük olmasından dolayı da etkilenmeyeceklerine inanırlar. Ancak beden ve zihin kayıt tutar. Çocuk sadece kendisini ifade edebileceği dil kapasitesi gelişmediği için yaşadığı duyguları anlatamaz. Çocukların travmaya maruz kaldıkları yaş ne kadar küçükse, travmanın gelecekte onları etkileme ihtimali de artacaktır.

Çocuğunuz travmaya maruz kalmış ise çocuklarınızda görülebilecek bazı davranışlar:

- Anne babadan ayrılmakta zorlanmazken anne babaya daha çok yaklaşma isteği

- Ayrı uyuyabiliyorken yalnız uyumakta zorlanma

- Normal zamanlarda öfkelenmeyeceği şeylere şiddetli tepkiler gösterme

- Daha çok ağlama, öfke nöbetleri

- Birden çok fazla gülmeye başlama

- Uyumakta zorlanma

- Yemek yemede normale göre daha çok zorlanma

- Oyun içerisinde şahit olduğu bir olay varsa daha çok tekrar etme (defalarca kuleler yapıp yıkma gibi).

Çocuk daha küçük bir yaşta ise;

- Tuvalete gitmede sıkıntı yaşamazken altına kaçırması

- Parmak emmezken parmak emmeye başlaması

- Karanlıktan korkması

- Kekelemesi veya konuşmayı kesmesi

Travma sonrası stres semptomları

- Kaçınma (Olaya dair konuşmalar duyduğunda yüksek sesle bastırma, konuyu değiştirme, ağlama.)

- Oyun oynamada isteksizlik,

- Normal gelişimsel becerileri yapamama (Tek başına yiyememeye, giyememeye başlama gibi),

- Fiziksel semptomlar (Karın ağrısı, baş ağrısı vb.),

- Yaşanan olayla direkt ilişkisi olmayan korkular geliştirme.

Neler yapılabilir?

- Çocuk konu hakkında konuşmak istemiyorsa zorlamayın.

- Konuşmaya ihtiyaç duyduğunda kısa ama onun algılayabileceği ölçüde gerçek bilgiler verin.

- Yalan söylemekten kaçının, bilmiyorum bu hakkında bilgi alır almaz sana haber vereceğim deyin. (Bu sırada bir uzmana danışın).

- ‘’Bir şey yok’’, ‘’bunda ağlanacak bir şey yok’’, ‘’ağlama’’, ‘’bebek gibi davranma’’, ‘’bak ‘’x, kişisi senin gibi davranmıyor’’, ‘’abartma, herkes aynı şeyi yaşıyor’’ gibi cümlelerden kaçının. 

- Çocuğa isterse sarılabileceğiniz teklifini sunun, ama ısrar etmeyin.

- Çocuk size dokunmak, temas etmek istiyorsa, o teması kesene kadar sürdürün.

- Çocuğun kendisini ifade edebilmesi için duygu çalışmaları yapın.

- Bol bol oyun oynayın, oyunu çocuğun yönetmesine izin verin.

Deprem’i deneyimleyen veya tanık olan çocuklarda duyu farkındalığı nasıl çalışılır? 

Nefes Egzersizi:

Travmatik durumlarda nefes alıp verme rutininde değişiklikler olur. Kaygı daha kısa süreli nefes almaya dönüşür. Bu durum da daha çok kaygıya yol açar. Bu tip durumlarda çocuklarla nefes çalışmaları yapmak hem size hem çocuğunuza iyi gelebilir. Çocuklarla nefes çalışmak çocuğunuz için ilgi çekici olmaz ise, bazı metaforlar kullanabilirsiniz. Bir balonu şişirmek, balon köpükleri burundan üfleyerek patlatmaya çalışmak şeklinde olabilir.

Duyu oyunları oynamak: 

Bir kaba farklı doku, boyut ve şekillerde nesneler koyarak çocuklarınızın gözleri kapalı olarak bunların ne olduklarını tahmin etmelerini isteyebilirsiniz. (pamuk, kumaş, sünger, likit sıvı gibi). Ve bu dokunduğu nesnelerin onda ne gibi hisler uyandırdığını anlatmasını isteyebilirsiniz. (sert, yumuşak, sıcak, soğuk,  rahatsız edici, gıdıklayıcı).

Parmak boyaları, oyun hamurları ve kinetik kum:

Boyalar, oyun hamurları ve kinetik kumlar yapıları gereği daha akışkan olduğu için çocukların ifade etmekte zorlandığı duygularını dışarıya aktarabilmelerini kolaylaştıracağı için iyi gelecektir.

Instagram

Popüler İçerikler

Zeynep Sönmez'den İlk WTA Şampiyonluğu Geldi
TÜİK, Ekim Ayı Enflasyonunu Açıkladı: Yıllık 48,58'e Geriledi! Kira Zam Oranı da Belli Oldu
Kızıl Goncalar'a Meryem'in Eşitsizlik ve Kız Çocuklarının Okuması Üzerine Yaptığı Konuşma Damga Vurdu!