Bir İngilizce öğretmeni olarak İngilizce öğrenmekte çok büyük sorunlar yaşadığımızı gördüğüm için kitlesel ve kalıcı bir çözüm yolu bulma arayışına girdim ve bu sürecin sonunda ortaya çıktı Voscreen. Bakıldığında yedi milyar insan ana dilini öğrenebiliyor. Demek ki bu durum zekâ ya da yatkınlık meselesi değil, bir girdi-çıktı meselesi. İngilizce için de bunu başarabilir miyiz diyerek en uzunu on beş saniye olan videolar hazırladık. Filmlerden, belgesellerden, şarkılardan ve haberlerden alınan kısa görüntüleri izleyen kullanıcılarımız uygulamadaki özelliklerin de katkısıyla İngilizcelerini geliştiriyorlar. Her biri bir damla niteliğinde bu videoları izleyerek havuzu doldurup sonra da taşmasını hedefledik. Basit bir denklem.
Voscreen’de beş hedefle yola çıktık: İyi bir eğitim uygulaması olmak, ücretsiz eğitim sunmak, iş modeliyle değerli ve kârlı bir şirket olmak, iyi bir kurum kültürü inşa etmek ve Türkiye’den doğan bir küresel-dijital eğitim markası olmak. Hem de İngilizce öğrenimi ve öğretimi alanında.
Sekiz yıllık proje takvimiyle çalışmaya başladık. Voscreen’i web, IOS ve Android platformlarında yayına aldık. Bugün itibariyle, 74 ülkeden 4 milyon kullanıcıya ulaştık. Şu sıralarda da Çin’de önemli bir ilerleme katediyoruz. Son yedi ayda 450 bin Çinli kullanıcımız oldu. Özellikle Türkiye’de öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizin severek kullandığı bir uygulama ortaya çıkmış oldu. Daha yapılması gereken çok şey var. Yukarıdaki beş hedefe ulaşmak için heyecanla ve büyük bir inançla çalışmalarımıza devam ediyoruz.