Sustum, çünkü böyle bir suçlama karşısında savunma yapmayı bile zul gördüm. Şimdi okuyacaklarınız da bir savunma değil, bilgilendirmedir. Belli ki bunu yapmadığım zaman bazı kişiler iftira ve karamalarına devam edeceklerdir.
30 Aralık 2018 günü, öğleden sonra iki kadın arkadaşımla doğum günümü kutlamak üzere gittiğim mekanda yaşananlar ile ilgili kamuoyuna yansıtılanlar gerçeği yansıtmamaktadır.
Arkadaşlarımla gittiğimiz mekanda önce yan masamıza oturan kişiler hal ve hareketleriyle bizden rahatsızlık duyduklarını belli ettiler. Hatta bakışları ve vücut dilleri zaman zaman tacize de yaklaşmıştır. Bizi bilinçli olarak huzursuz ettiler. Daha sonra bizim kutlama ortamımızdan hoşnut olmadıklarını belli ederek yer değiştirip başka bir masaya geçtiler.
Arkadaşlarımla kutlama yaparken doğal olarak birbirimizin fotoğraflarını çektiğimiz sırada, bu sefer kendi fotoğraflarını çektiğimizi ima ederek bize sözlü olarak da sataştılar ve bu noktada aramızda kısa bir sözlü tartışma yaşandı. Konu uzamadı kapandı. Aynı ortamda yaklaşık 20 dakika daha oturduk. Mekanda kameralar mevcuttur, görüntüler incelenebilir... Bu konuda hiçbir kaygı yaşamamaktayım.
Tartışmanın, benim açımdan giyim, kuşam, türban, baş örtüsü gibi kişisel tercih ve özgürlüklerle ilgisi yoktur, olmamıştır olamaz da. Ancak tam tersi, söz konusu kişiler mekanda beni gördükleri andan itibaren benim tercihlerimden rahatsız olduklarını ortaya koymuşlardır.
Yaşamımın her döneminde ezilenin, haklının, kadınların, yanında oldum. Kişisel özgürlüklerin savunucusu oldum. Hal böyle iken üzerime atılmak istenen işlenmemiş bir suçtur ve utanç vericidir.
Kamuoyunun bilgisine sunarım.
Bi bitmedi bu başörtü mağduriyeti yemin ederim dinden soğudum 2 yildir dinden tamamen uzagim ve benim gibi bir sürü kişi dinden uzaklaşıyor. Ülke resmen iran olmuş. Parası olan başka ülkeye gidiyor ya olmayanlar ne yapacak bu insanlarla...
Müslümanlar gene mağdur.. Bu Müslümanların mağduriyeti hiç bitmiyor.. Kendileri hiç bir inanç ya da inançsızlığa saygı duymuyorlar. Ama her daim saygı bekliyorlar. Saygı dedikleri de herkesin bunların inandıkları masallara göre yaşaması.. Evet masallara inanma hakkı vardır. Buna inanç özgürlüğü denir. Ancak inançlara masal deme hakkı da vardır. Bu da fikir özgürlüğüdür.
haberi sadece SABAH gazetesi yapıyor başka bir şey yazmaya gerek yok olay gayet açık ve nettir NOKTA