Demokritos, Empedokles ve Leukippos'un Kurduğu Felsefi Akım: Materyalizm Nedir?

Varlığı bir madde ile tanımlayan, gerçekliğin elle tutulabilir, gözle görülebilir olduğunu savunan felsefe çeşididir. İdealizmin zıttı olan bu görüş, metafizik ve soyut kavramlarını reddetmektedir. Felsefi bir akım olarak doğan ve ardından ideoloji haline gelen Materyalizm, iktisadi teorilerle desteklenmiş ideolojilerden biridir.

Materyalizm Nedir?

Latince madde anlamına gelen materyalizm kelimesi ''materia'' sözcüğünden türemiştir. Materyalizm maddecilik ve dehriyye isimleriyle de bilinmektedir. Materyalizm, Determinizm ve Pozitivizm gibi felsefi akımların ortaya çıkmasına katkı sağlamıştır.

Materyalist Ne Demek?

Materyalist kişiler, materyalizm felsefesinin ilkelerini hayatıyla bütünleştirmiş kimselerdir. Materyalistler, Platonculuk, Spiritüalizm, Alman İdealizm ve Düalizmin ''İkilik Kuramını'' reddeder. Materyalistlere göre varlıklar madde ve tin olarak ayrılmamaktadır. Varlık ve kainatın özü maddeden ibarettir.

Materyalizmin Kurucusu ve Temsilcileri

Antik Yunan'a kadar uzanan materyalizmin kurucuları Demokritos, Empedokles ve Leukippos gösterilmektedir. Atom felsefesini kuran bu kişiler materyalizmin temel ilkelerini oluşturmaktadır. Atom felsefesine göre ruh da maddeden oluşur ve ruhunda diğer maddeler gibi bir sonu bulunmaktadır. 

Evren ilahi bir güç tarafından değil, madde bileşenlerinden oluşmaktadır. Temel fizik yasasına göre başlangıcı bulunmayan her şey gibi evrende sonsuza kadar varlığını koruyacaktır. 

17'nci yüzyılda ortaya çıkan Materyalizmde ruh kavramı yok sayılır. İnsanın maddeden ve zihinden oluşan biyolojik bir varlık olduğu savunulur. Materyalizmin temsilcileri arasında şu isimler bulunmaktadır: 

  • Karl Marx

  • Frederich Engels, 

  • Karl Eugen Dührich 

  • Gilles Deleuze.

Popüler İçerikler

Apartmanın Bodrumunda Cinsel İlişkiye Girerken Yakalanan Çift, Ev Sahibini Dövdü!
Kendisini ‘Cinsel Terapist’ Olarak Tanıtan Buse Aydın’ın Yetkisi Yokmuş!
İrfan Değirmencioğlu İmamoğlu’yla Birlikte Roma’ya Giden Ekibi Eleştirdi: “Ne Farkı Kaldı Saraydan?”