DÜNDEN İYİYİZ
Konuşmaya devam etmeliyiz. Bizde de muhataplarımızda da bu irade vardı. Bugünkü görüşmenin ana sonucu bence budur. Bir toplantıyla sorunlar çözülmez. Bu kadar gerilimden sonra diyalog kanallarının yeniden açılabileceğini gösteren bir önemli, birbirini anlama gayretinin yüksek olduğu iyi bir toplantıydı. Kamuoyu daha umutlu olmalı. Biz de, Ak Parti heyeti de mesafe kat etmek için çaba sarf ettik. Masadan boş kalkmadık. Karşılıklı olarak barış, demokrasi, adalet ilkeleri etrafında konuşmamız gerektiğini teyit ederek ayrıldık. ‘Yeniden çözüm süreci başladı’ diyebilecek durumda değiliz ama düne göre daha iyi bir noktadayız. Dün bütün kanallar kapalıydı. Psikolojik engellerin aşılması konusunda iyi bir görüşme yaptık. (Sizin için ‘Selahattin demeyeceğim’ demişti.) Geride kaldı bunlar. Seçim döneminde çok şey söyledik. Olmaması lazım. (Sayın Bahçeli gibi sizinle de helalleşti mi?) Bir helalleşme girişimi yoktu. Çok dostane bir havada geçti. Suriye uçağı düştüğünde Erdoğan’la da görüşmüştük. Erdoğan’la Davutoğlu arasında fazla bir fark yok. Rahat rahat Tayyip Bey’le de tartışabilmiştik o zaman. Ahmet Bey konuşmayı seviyor. Hoca yönü var. Boş konuşan bir insan değil.
KCK’NİN DEDİĞİ HDP’Yİ BAĞLAR DİYE BİR ŞEY YOK
Kritik aşamadayız. Çünkü KCK açıklama yapıyor. Ben KCK’ya ‘sabırlı olun’ çağrısı yaptım. Öyle ‘ateşkes bitti bitecek’, yol kesmeler, iş makinaları yakmalar olmamalı. Biz HDP olarak görüşmeleri yapmaya gayret ediyoruz. Böyle bir ortamda sabırsız davranarak ‘ateşkes bitebilir’ gibi açıklamalar sürecin ilerlemesine katkı sunamaz. İlle de KCK’nin her dediği HDP’yi bağlar, ya da HDP’nin her söylediği KCK’yi bağlar diye bir şey yok. HDP kendi kararlarını kendisi veriyor ama biz tabii ki KCK açıklamalarını izliyoruz. Gelişmeleri nasıl yorumluyorlar, nasıl hareket edebilirler, bunları her siyasetçinin değerlendirmesi gerekiyor. Yoksa birlikte karar almıyoruz. Farklı düşündüğümüz konular mutlaka var.
SİLAH SEÇENEĞİ DÜŞÜNÜLMEMELİ
(Hükümetten KCK’nın son açıklaması çerçevesinde sizden bir talep oldu mu?) Bizim bu konudaki tutumumuz zaten bilinir. Biz KCK’yi temsil etmiyoruz. Biz HDP’yiz. Gündeme de gelmedi. Giderek artan tehdit riskleri, tehditler, şiddet eylemleri gündeme geldi. Tasvip etmediğimiz şeyler. Hep birlikte çözmemiz lazım. Biz olup bitenden memnun falan değiliz, destekliyor da değiliz. Fakat hükümet de serinkanlı davranmalı. Sürekli operasyon hali, ‘Suriye’ye müdahale ederiz, gerekirse askeri operasyon yaparız, gerekirse tutuklama yaparız’ diyor. Büyük askeri sevkiyatlar yapıldı. Bunlar gerilimi artıran şeyler. Bunları söyledik. Askeri seçenek, silah seçeneği, ne hükümet ne KCK için bir seçenek gibi düşünülmemeli artık.