Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Önder’in, Cumhurbaşkanı Erdoğan tepkisi dikkat çekti. Önder, HDP’ye yönelik saldırılar için “Bu saldırılara, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve bütün bakanlarca HDP’yi kriminalize eden, nefret diline varan söylemlerinin de büyük bir zemin hazırladığını düşünüyoruz” yorumunu yaptı.
Önder, Erdoğan’ın HDP’yi eleştirmeye devam etmesi noktasında ise, “Kendisi açısından gayet tutarlı davrandığını düşünüyoruz. Zaten bu saldırı ortamına zemin hazırlayan kendisinin geliştirdiği ve kendi sorumluluk alanının bir hayli dışına taşan söylemler ile pratiği. Dolayısıyla da kınamasını beklemiyordum. Şaşırtmadı” dedi.
‘Cumhurbaşkanı’na müsamahayı Öcalan reddetti’
HDP adına İmralı Heyeti’nin üyesi konumundaki Sırrı Süreyya Önder, 5 Nisan’dan bugüne Adalet Bakanlığı, dolayısıyla da AKP hükümetinin kendilerine Abdullah Öcalan’ı ziyaret izni vermemesini de değerlendirdi.
Amerika’nın Sesi’nin, “Öcalan’ın seçime yönelik mesaj açıklaması mı söz konusu olacaktı ve bunu engelleme mi söz konusu?” sorusu üzerine Önder, seçim mesajına engelleme görüşünü paylaştığını vurguladı. Önder, İmralı’ya gidiş izni alamadıkları süreç için şunları dile getirdi:
“Çünkü Öcalan’ın gücünü kestirebiliyorlar, biliyorlar. Barajın aşılmasına dönük net bir çağrı yapacağını biz biliyoruz. Biz (Öcalan ile) görüşmedik ama Devlet Heyeti’nin en az iki görüşme gerçekleştirdiğini de biliyoruz. Muhtemelen kendi arzu ettikleri bir doğrultuda göremedikleri için de bizim görüşmemizi istemiyorlar. Bu spekülasyon yani ben bir bilgi almış değilim ama ben muhataplarımı az çok tanıyorum. Muhtemelen Cumhurbaşkanı’nın bu sorumsuz değerlendirmelerine karşın bir müsamaha istediler ve Öcalan da bunu reddetti. Bu nedenle de bizi görüştürmüyorlar. Zaten bu tecriti görüşmeye hep bir silah gibi kullandılar. Büyük direnişler sonucu, ölüm oruçları sonucu, biz bu tecriti kaldırdık. Seçime kadar kendi potansiyellerini etkileyebilecek binde birlik bir dalgalanmaya bile tahammülleri yok. Dolayısıyla bunu tetikleyecek herşeye karşın büyük bir saldırganlıkla yaklaşıyorlar.”
Amaç Demirtaş – Öcalan ikiliği yaratmak mı?
Önder, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP hükümetince seçim sürecinde Selahattin Demirtaş’ın sert şekilde eleştirilmesiyle Kürt hareketinde Demirtaş-Öcalan ikiliği yaratılıp yaratılmayacağı veya bunun Öcalan ile ilişkileri iyi muhafaza etme amacını taşıyıp taşımadığı yönündeki sorumuzu da yanıtladı. Önder, “Devlet bilir ki Kürt siyasal çizgisi bu şekilde tefrik edilebilecek bir çizgi değildir. Birimize söylenen bir şey hepimize söylenmiş demektir. Birimize bakan da hepimizi görür. Cumhurbaşkanı siyasi gerçeklikle kurduğu ilişkiyi tamamen kaybetmiş durumda. Ne yaptığını bilmiyor. Can havliyle yaptığı hamleler bunlar” dedi.