'Aah tatlım ben dedikoduyu hiç ama hiç sevmem.' diyenler varsa buraya alalım lütfen. 😀
En belirgin özellikleri "ben dedikoduyu hiç sevmem, ayıp, günah" gibi lafları ikide bir kullanmalarıdır. Eğer bunları duyuyorsanız aldığınız nefes sayısı dahil olmak üzere bütün herkes duyacaktır.
Bu tip insanlar bir kere çok iyi gözlemci ve araştırma yeteneğine sahiptir. Kim ne yapıyor? Kim kiminle evleniyor? bunları çok iyi bilir.
He bir de bildiklerini asla içinde tutamazlar. Yoksa var ya içinde patlayıverir. Bildiği ne varsa, saniyesinde bir başkasıyla paylaşma isteği vardır.
Tabi dedikoduyu güzelce yaparken karşı tarafta da "aman başka biri duymasın he!" diye söylemeyi ihmal etmez.
Bilmez ki onunda bir başkasına gidip aynı şeyleri söyleyeceğini. Ama dayanamaz işte. Söylemezse o bildikleri adeta içinde patlayıverir. 😂
Meraklı oldukları kadar insanları eleştirmeyi de çok severler.
Tanımadığı bir insan hakkında bile yorum yaparlar. "Baksana ne giymiş hiç yakışmamış!" gibi sürekli birilerini eleştirirler.
Anlayacağınız bu insanlar dedikoduculuğu tıpkı bir meslek haline getirmişler. Başka işleri, uğraşları yokmuş gibi insanların sürekli hayatlarını merak ederler.
Ve bu kişiler dedikodu sayesinde kendilerini güçlü, akıllı ve aranan kişi pozisyonuna çıkarmayı başarırlar. Böylece kendilerini tatmin etmiş olurlar.
Dedikodu yaptığı kişilere "Ben sizin iyiliğiniz için yapıyorum" deseler de aslında dedikoduyu diğer insanları yaralamak için bir silah olarak kullanırlar.
O yüzden siz siz olun böyle insanlardan uzak durun ve başkalarının hayatları hakkında yorum yapmak yerine kendi hayatınıza odaklanın. Eminiz ki işte o zaman hayat çok daha güzel olacaktır. 😊