Danıştay, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde başörtüsü serbestliğinin yürütmesinin durdurulması talebini reddetti. Savcı, mütalaasında serbestliğin ‘laiklik ilkesi’ne aykırı olduğunu belirtti. Daire, iptal istemine ilişkin kararını ise önümüzdeki günlerde verecek.
Habertürk’ten Fevzi Çakır’ın haberine göre davada Halkın Kurtuluş Partisi avukatları, düzenlemenin ‘orduyu ve subayları bir din devleti yapılanmasına doğru götürdüğünü’ ileri sürmüştü.
HKP, düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasını ve iptalini istemişti. Danıştay, bire karşı dört üyenin oyuyla yürütmenin durdurulması talebini reddetti.
Karara muhalefet eden bir üye karşı oy yazısında şunları kaydetti:
“İdarenin düzenleme alanının kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararıyla sınırlı bulunması, kamu hizmetinin ana ilkelerinden olan tarafsızlık ilkesinin idarece öncelikle gözetilmesinin gerekmesi nedeniyle, kamu hizmetini yürütmekle yükümlü bulunan ve bu statüye girerken belirli ilkelere uymayı kabul eden kamu görevlilerinin, din ve vicdan hürriyetinden bahisle dinsel mensubiyetlerini öne çıkarmalarına olanak sağlayacak şekilde kural getirilmesi, Anayasanın 2. maddesinde yer alan ‘laiklik ilkesi’ varlığını korudukça, hukuken kabul edilemez. Din ve vicdan özgürlüğü bağlamında kamu personelinin dinsel aidiyetini göstermesine imkan tanınmasının; kamu görevini yerine getirirken ne kadar tarafsız davranırsa davransın, hizmetten yararlanan kişilerde şüpheye yol açabileceği ve bundan da kamu hizmetinin zarar görmesinin kaçınılmaz olduğunu izaha gerek yoktur.”
Daire daha sonra iptal istemine dair Milli Savunma Bakanlığı ve Danıştay Başsavcılığı’ndan görüş istedi.
Milli Savunma Bakanlığı tarafından Daire’ye gönderilen savunmada özetle; düzenlemenin dini inanç ve ibadet hürriyetini güvence altına alarak, kadın personele istemesi halinde belirli şekil ve şartlar altında başını kapatma özgürlüğü tanındığı belirtildi.
Danıştay savcısının hazırladığı mütalaada ise Türkiye’nin laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu hatırlatılırken, devlet memurları ile ilgili “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 6. maddesinde yer verilen tarafsızlık ve eşitlik ilkesine bağlı kalmakla yükümlü bulunan kamu personelinin, hizmetin yürütümünde taraflı davrandığı yönünde şüpheye neden olmaması, siyasi görüşlerini, dinsel aidiyetlerini hiçbir şekilde belli etmemesi gerekir” dendi.
Danıştay savcısının görüşünün Daire nezdinde bir bağlayıcılığı bulunmuyor. Daire’nin iptal istemine ilişkin esas kararını ise önümüzdeki günlerde vermesi bekleniyor.
Başörtü taksa ne olur takmasa ne olur. Ayrımcılık yapacak adam yine yapar. Dünyanın her yerinde dövmeli, küpeli, punk, kara çarşaflı hatta trans memurlar vazifelerini yapıyorlar. Biz hala bu düşmanlık yaratan tartışmaları sürdürüyoruz. Esas olan liyakattır liyakat! Ne kadar tembel aptal adam var hepsi memur, öğretmen vs. Vasıfsızların altın çağında yaşıyoruz. Ülkede çaycısından profesörüne her şey vasat VASAT! Sıçmışım örtüsüne. Bırak taksın abi. Sanki her şey laik de bi o kaldı.
Laiklik sallantıda
Lan vallaha laikler ile oteki kesimi birbirine dusurme cabasi. Taksin turbani kamuda, oyle calissin ne zarari var ya ne zarari var