.
.
Norman Borlaug bir bilim adamıydı. Seçici yetiştirme ve melezleme üzerine çalışmaları, şu ana dek çoğu onunla aynı ırka mensup olmayan 1 milyar insanı açlıktan ölmekten kurtardı. Övgü veya para peşinde değildi. İdolleştirilmek de istemedi. Onu motive eden şey merhamet ve bilimsel ilerlemeydi. Ve muhtemelen, onun adını daha önce hiç duymadınız.
Çinli bir pedicab (pedalla çalışan faytonlara verilen isim) sürücüsü olan Bai Fangli, 300'den fazla öğrencinin öğrenimlerine devam edebilmesi için 350,000 yuan bağışladı. 1987'de fayton sürücülüğünü bırakıp köyüne döndü ve burada eğitimleri için gereken masrafı karşılamayacak durumda oldukları için tarlada çalışan çocukları gördü. O zaman 74 yaşındaydı ve faytonculuğa geri dönme kararı aldı. 2001'e kadar, bazen ara vermeden 24 saat süreyle olmak üzere, okul taksitlerini ödeyebilmek için çok sıkı bir şekilde çalıştı. 90 yaşındayken, okula olan son taksit borcunu da ödedi ve emekli oldu.
'Bir kişinin gücünü asla küçümseme' sözü sanki Dashrath Manjhi için söylenmiş. Manjhi tek başına 22 sene boyunca gece gündüz çalışarak bir dağda yol açtı; amacı kimsenin kendi eşi gibi tıbbi hizmetten yoksun kalıp hayatını kaybetmemesiydi. Bu yolla köyünden hastaneye kadar olan mesafeyi 70 km'den 1 km'ye indirdi.
İşitme yetisinin çoğunu İkinci Dünya Savaşı'nda kaybetmiş olan 98 yaşındaki Dobri Dobrev, onlarca yıl boyunca her gün ev yapımı giysileri ve deri ayakkabılarıyla köyünden Sofya şehrine kadar olan 25 kilometrelik yolu - yakın zamana dek yürüyerek olmak üzere- bütün gün orada dilenmek amacıyla katetti. Şehrin birkaç kilisesi etrafında bağışçıların önünde secde etmesiyle tanınan bir kişi olmasına rağmen, yakın zamana dek topladığı 40,000 euro değerindeki paranın her bir kuruşunu çürümekte olan Bulgar manastırları ve kiliselerinin restorasyonu ve yetimhanelerin faturalarının ödenmesi için bağışladığı bilinmiyordu. Kendisi ise aldığı 80 euroluk emeklilik maaşı ve insanlardan gördüğü nezaket ile yaşamını sürdürüyor.
Son 15 yıl boyunca, Eric'i New York metrosunda pek çok trende görmek mümkün. Her sabah hazırladığı sandviçleri meyve ve meyve sularıyla birlikte arabasına yüklüyor ve metroya binip aç olanları doyuruyor! Eric'e göre, aç olmak için evsiz olmak zorunda değilsiniz. Eğer açsanız, sizi besliyor. Sandviçleri, meyveleri, meyve sularını taşıyor ve bunları metroda aldığı bağışların desteğiyle tek başına yapıyor. Büyük bir fark yaratmak için birkaç fıstık ezmesi ve reçel kavanozu ve bir somun ekmeğin yeterli olduğunu kanıtlayan Eric, hepimiz için bir ilham kaynağı olmalı.
Chiune Sugihara, 6000 Yahudi'nin hayatını kurtardı. Litvanya'da Japon bir diplomat olarak görev yapıyordu. Naziler, Yahudiler'i toplamaya başladıklarında, Sugihara da Yahudiler'e yasadışı vize temin etmeye başladı. Günde 18 saat boyunca bu vizeleri elleriyle yazdı. Konsolosluğu kapatılıp da orayı boşaltması gerektiğinde bile şahitler onun hala vize hazırlamakta olduğunu ve uzaklaşırken onları trenden fırlattığını söylüyor. 6000 kişinin hayatını kurtardı ama İsrail onu 1975'te ölmeden bir sene evvel onurlandırmadan önce yaptıkları dünya tarafından bilinmiyordu.
13 yaşında bir ameliyat için 13 litre kana gereksinim duyan James Harrison, 18 yaşına basar basmaz kan bağışlayacağına dair yemin etti. Kanında Rhesus hastalığını tedavi eden nadir bir antijen olduğu tespit edildi. 1000 defa kan bağışlayarak rekor kırdı ve 2.000.000 kişinin hayatını kurtardı.
50 senedir bir uçurumun kenarında yaşayan Avustralyalı Don Ritchie, intihar etmeye kalkışan insanlarla konuşarak ve onları evine çay içmeye davet ederek 160 intiharı önledi.
Anthony Cymerys bir berber. 82 yaşında. Her Çarşamba koltuğunu, tıraş makinesini ve onu şarj etmek için bir otomobil aküsünü Hartford'daki bir parka taşıyıp evsizleri tıraş ediyor. Onlardan bir kuruş bile talep etmiyor. Tek yapmaları gereken ona şöyle bir sarılmak.
'Track and Field' yıldızı Cameron Lyle, kariyerini ve East Conference Şampiyonası'nda yarışma şansını ilik nakline ihtiyacı olan bir adamın hayatını kurtarabilmek için feda etmişti.
99 yaşında bir iyiliksever olan Iowalı Lillian Weber, son birkaç yılını Afrika ve diğer yerlerdeki ihtiyacı olan çocuklara elbise dağıtan bir Hristiyan örgütü olan 'Little Dresses for Africa' derneği için her gün bir elbise dikerek geçirmiş. Weber'in hedefi 6 Mayıs'ta 100 yaşına girmeden önce 1000 elbise dikmiş olmak. Şu ana dek, 840'ı aşkın elbise yapmış durumda. Günde iki tane de yapabileceğini söylemesine karşın, yalnızca bir tane dikiyor; ama her bir elbise özenli dikişleriyle eşşiz bir parça. Lillian, elbisesine kavuşan her küçük kızın yeni giysisiyle gurur duymasını umduğunu söylüyor.
Beyin felci geçirmiş olan arkadaşına duyduğu sevgiden ötürü Arizona'da 13 yaşında bir çocuk, arkadaşı kendisiyle birlikte bir triatlon'a katılabilsin diye sınırlarını zorladı. Spencer Zimmerman, 12 yaşındaki arkadaşı Dayton'ın rüzgarı yüzünde hissetmeyi sevdiğini biliyordu, bu yüzden onu bir triatlon'a davet etti. Spencer, Dayton'ı da yanına alarak 19 km boyunca bisiklet sürdü, 450 metre kulaç attı ve 5 km koştu. Toplamda 82. sırada bitirdiler ve dönüşümlü kategoride de 1.lik elde ettiler. Spencer, Dayton'ın kahraman olmasını istediğini ve kendisinin yalnızca onun bacakları olduğunu belirtti.
Ona Bagel Jesus ('Simitçi İsa') diyorlar. İşyerindeki bayat simitleri toplayıp sokaktaki açlara dağıtıyor.
Californialı iyi kalpli ve yetenekli bir sanatçı olan Gregory Kloehn, sokakta bulduğu geri dönüştürülebilir malzemelerden evsizler için küçük taşınabilir evler yapma fikrinin mucidi. 'Evsiz Evleri' projesini, sanatsal yetenekleri ve inşaat becerilerini ihtiyacı olan insanlara yardım etmek için kullanabileceği farkettiğinde hayata geçirmiş.
30 yıldan daha fazla süre önce, Jadav 'Molai' Payeng isimli bir genç, doğduğu yer olan Hindistan'ın Assam bölgesindeki çorak bir kıyı kordonuna tohum ekmeye başladı. Şimdi o çorak kıyı kordonu 1360 dönümlük, birkaç bin ağaç türüne ve kuşları, geyikleri, maymunları, gergedan, fil ve hatta kaplanlarıyla şaşırtıcı çeşitlilikteki bir vahşi hayata ev sahipliği yapan bir orman. Uygun bir şekilde yaratıcısının ismiyle anılan 'Molai Ormanı'nın tohumları tek bir adam tarafından atıldı ve toprağı tek bir adam işledi: şu an 47 yaşında olan Payeng. Unutmayalım ki, bir insan gerçekten büyük fark yaratabilir...
Rick Moranis'i sevin veya sevmeyin, ancak onu takdir etmemek güç. Eşini göğüs kanserinden kaybedince bir ev babası olmak için Hollywood'dan emekliye ayrıldı. Peki bunu neden yaptı?
Çünkü, Toronto'nun banliyölerinde büyüyen Rick Moranis çok mutlu bir çocukluk geçirmişti ve kendi çocukları için Manhattan'da aynı ortamı sağlamak istiyordu. 'Başarının yüzde 90'ı yalnızca orada olmaktır' atasözünün doğru olduğunu düşünüyordu. 'Çocuklarım eve geldiğinde, müzik çalıyor, ışıklar yanıyor ve mutfaktan nefis kokular geliyor oluyordu. Ve ev bir parçası olmaktan mutluluk duyduğumuz bir yerdi, benim istediğimde buydu.' diyor Moranis.
New York'ta lüks bir kuaför salonu olan 'Three Squares Studio'da çalışan saç stilisti Mark Bustos ile tanışın. Bustos her Pazar saç tıraşı olmak için parası olmayan insanlara bu hizmeti sunmak için şehri dolaşıyor. Maddi durumu olmayan insanların saçlarını kesmeye 2012 Mayıs'ında bir aile ziyareti için gittiği Filipinler'de başlayan Bustos, Pazar günleri bazen 6'ya varan sayıda insanın saçlarını kesiyor. Bustos'un ilkesi ise basit: 'Bir insan için harika biri ol'.
200'ü aşkın kişiden oluşan Japon emekliler grubu Fukushima Elektrik Santrali'nde çıkan nükleer krizi çözmeye gönüllü oldular. Kendilerine koydukları isimle 'Usta Emektarlar Topluluğu' her biri 60 yaşının üzerinde olan emekli mühendisler ve diğer profesyonellerden oluşuyor. Bunlardan biri olan Yasuteru Yamada, her kesimden insanın gruba katılabileceğini belirtiyor. Emektarlar, radyasyon tehlikesine maruz kalacak olan birileri varsa bunların gençler değil kendileri olması gerektiğini söylüyorlar.
İsimsiz bir şekilde servetinin çoğunu bağışlayan milyarder Chuck Feeney, ekonomi sınıfında uçuyor, 15 dolar ederinde bir saat takıyor ve bir evi veya arabası yok.
Japan Airlines'ın CEO'su Haruka Nishimatsu pilotlarından daha az maaş almayı ve işe otobüsle gitmeyi tercih ediyor.