'Great Reset'in üç temel maddesi şöyle açıklanabilir:
Kapitalizmin sadece hissedarları değil, tüm paydaşları (çalışanlar, toplumlar, doğa) dikkate alan bir modele dönüşmesi.
Özellikle yeşil enerji, dijital dönüşüm ve sosyal eşitlik gibi alanlara odaklanılması.
Ülkeler ve özel sektörler arasında daha sıkı bir dayanışmanın teşvik edilmesi.
Büyük Sıfırlama'nın temel unsurlarından biri, Endüstri 4.0 devriminden en üst düzeyde yararlanmak olarak öne çıkıyor. Dijital dönüşümle birlikte, elektronik cihazların neredeyse tamamı 'akıllı' hale gelerek sensörler aracılığıyla hem çevrelerini algılayacak hem de ihtiyaç halinde yapay zekâ desteğiyle bağımsız kararlar alabilecek. Bu yeni dönemde, bireysel iletişim araçlarından evlerdeki beyaz eşyalara, üretim tesislerindeki makinelerden otomobillerdeki elektronik sistemlere kadar her alanda, sürekli veri üreten ve işleyen bir ekosistem kuruluyor.
Bir yandan bu devasa veri akışının merkezde olduğu bir dünya inşa edilirken, diğer yandan Büyük Sıfırlama kavramıyla tüm küresel sistemlerin baştan tasarlanması çağrısı yapılıyor. Bu iki sürecin birleşimi, insanın tüm eylemlerinin hatta düşüncelerinin dahi izlenebildiği George Orwell’ın ünlü 1984 romanındaki distopik dünyayı akla getiriyor. Bu nedenle, Büyük Sıfırlama ve 4. Sanayi Devrimi'nin teknolojiye ve teknoloji devlerine yaptığı güçlü vurgu, bu projenin yalnızca daha adil bir dünya kurma hedefi taşımadığını; perde arkasında çok daha derin, belki de karanlık planlar barındırabileceği yönünde ciddi endişeler doğuruyor.
Fakirlerin daha da fakirleşeceği bir dünya her zaman kesindir. Fakat burada önemli bir detay var. Eğer zenginler zenginleşmeyi fazla abartır ve bunun için fakirlerin inanılmaz derecede fakir kalması söz konusu olursa ciddi isyanlar baş göstermeye başlar. Bugün fakire "çok şükür..." dedirten tüm olanakları, umutları vs. ellerinden alınırsa bir avuç zenginin de koca bir kıta dolusu fakire karşı hiçbir şekilde korunamayacağını söylemek lazım. Kaybedecek birşeyi kalmayan insandan korkulur. Kaldı ki hem kapitalizm hem de günümüz zengin insanını güçlü, mutlu yapan düzenin dengesi için fakirliğin belli seviyenin üstüne çıkmaması gerek.
seçkin zümrenin diktatörlüğü kuruluyor. umarım sistem başarısız olur ve köleliğe-bize özgürlük ve mutluluk diye pazarladıkları- zorlanmayız.
mümkünse zenginlerin hükümdarlığı dakika Yeni Dünya düzenini istemiyorum bide bu çıktı yeni dinya düzeni rodhsfiheld denilen zengin yahudi ailenin parmağında dönen bir dünya yeni dünya dedikleri o aile şekil veriyor dünyaya