Bisiklet deyince aklımıza ne geliyor? Sadece binip gitmek mi?
Peki ya MTB'yi (Dağ bisikleti) duyunca 'O ne diyor' diye bakanlardan mısınız?
Yoksa 'Off kırlarda, bayırlarda Heidi misali; Demir Atımla şöyle bir dolaşsam' diye düşünenlerden misiniz?
Dağ bisikleti deyince ülkemizin en aktif gruplarından Keşan DOÇEK bisikletçilerinin pedallarından deneyimlenmiş 15 madde ile dağ bisikleti sürüşünde dikkat edilecek hususlar:
Öncelikle hesap edilmesi gereken, bisikletler arasında emniyet mesafesinin göz takibine uygun olmasıdır. Arazi sürüşü sürekli manevraları gerektirir. Yakın mesafe yan yana ikili sürüşler çok tehlikelidir. Çünkü zemin gereği sürekli manevralar yapılır.
Bunun için sürüş anlamında yapılması gereken, yol kenarlarına, otluk, dikenlik bölgelere girmekten kaçınmak ve yoldaki çukurlar yerine daha dik noktalardan geçmek önleyici tedbir olarak tavsiye edilir. 'Deve Dikeni/Çoban Çökerten' dediğimiz dikenler, rüzgarla, taşınmayla, çukurlarda daha fazla bulunur.
Basit bağlantılar, sıkı olmayan vidalar, sağlam kapanmayan cep ya da düğmeler, zemin nedeniyle oluşan titreşimden dolayı size sıkıntılar yaratabilir. Arazi sürüşü titreşimi bol bir sürüştür.
Dallar ön tekerlerin kaldırması ile arka teker jantlarına girip kazaya sebebiyet verebilir.
Dalların, ağaçların, tozun toprağın arasında bir nebze de olsa cildi korur.
Eldiven de yine aynı şekilde, oluşan titreşim için kullanılması zorunlu bir aksesuardır.
Sürekli zemin takibi, çevre ve görsellik ile zenginleşen dikkat, bir süre sonra dağılmaya ve zihin yorgunluğuna yol açar.
Gidon tutuşumuzda parmaklarımızı en kısa sürede fren sıkacak şekilde tutmakta fayda vardır.
Çünkü arazi koşulları insanların mahrumiyet durumlarını daha fazla hissetmelerini sağlar. O yüzden, dağda 'bir selam ya da bir sıcak merhaba' paha biçilemezdir.
Selamınız, sabahınız ve coşkunuz eksik olmasın...
Bisiklet ile ilgili bir içerik görmek güzel.
bir deiğer sorun şu ; maalesef dağ ve köy yolları da artık asfalttan geçilmiyor :/