Dabbe: 5 Filmine de Konu Oldu! Köydeki Çocukların Sakat Doğmasına Neden Olan Büyücü: Bitlisli Belkıs

Kimi zaman etrafımızda korkunç olayların anlatıldığına tanık oluruz. Bu hikâyelerin efsane mi yoksa gerçek mi olduğuna ise şüpheyle yaklaşırız. Bu içeriğimizde Türkiye'de yaşandığı iddia edilen, tüyler ürpertici bir olayı ele alacağız. Gelin, Bitlis'te çocukların sakat doğmasına neden olan büyücü Belkıs Ana'nın gizemini detaylıca inceleyelim ve anlatılanların efsane mi yoksa gerçek mi olduğuna siz karar verin.

Bitlis'te hastalıklı olarak dünyaya gelen, gizemli bebeklerin sırrı neydi?

Uzun yıllar önce Bitlis'in bilinmeyen bir köyünde doğan bebeklerin hepsi hastalıklı olarak dünyaya geliyordu. Köylüler bu durumun sebebini bir türlü anlayamıyordu. Burada doğan bebeklerin bazılarının elleri ve ayakları yoktu ama işin asıl korkunç tarafı, dünyaya gelen bebeklerden bazılarının tek gözlü olarak doğmasıydı. Üstelik bebeklerin derileri tıpkı yılan derisine benziyordu.

Köylüler, bebeklerin hasta doğmasının sebebini köyün üzerinde bir lanet olabileceğine bağladı.

Her bebeğin hasta doğması, köylülere üzerlerinde bir lanet ya da büyü olduğunu düşündürdü. Bu durumun önüne geçmek isteyen köylüler, soluğu Bitlis'in meşhur büyücüsü Belkıs Ana'nın evinde aldılar. Görünüşü ile korku salan bu kadına durumu anlatan köylüler, ondan çaresizce yardım istediler.

Olaya tanık olan köylülerden birinin anlattıkları kayıtlara geçti.

Belkıs Ana'yı yalnızca uzaktan gördüğünü belirten tanık, 'Onun ne kadar mübarek olduğunu gördüm.' diyordu. Bir gün hastalıklı doğan bir bebeği Belkıs Ana'ya götüren köylüler, Belkıs Ana'nın bahçesinde toplandılar. 15-20 kişilik bu grup, ellerinde Kur'ân-ı Kerim ile Belkıs Ana'nın ağzından çıkan ayetleri tekrar ettiler. Köylüler ayeti okurken Belkıs Ana, gözleri olmadan dünyaya gelen bebeğin olmayan gözlerine garip şekiller çizdi ve Arapça bir şeyler karaladı. Ardından yüksek sesle bağırmaya başladı. Belkıs Ana'nın gerçekleştirdiği ayinle bir gölge, beşiğin yanına doğru geldi ve bebeği beşikten alıp oradan uzaklaştı. Herkesin çığlık çığlığa bağırdığı bu olay, tanığın anlattıklarına göre resmî olarak kayıtlara geçti.

Belkıs Ana, köylülere, işledikleri günahlardan ötürü hasta çocuklar dünyaya getirdiklerini söyledi.

İddiaya göre Belkıs Ana; köylülere yardım edebileceğini söylüyordu ve onların dünyaya hasta çocuklar getirmelerinin nedenini, kendilerinin işledikleri günahlara bağlıyordu. Bu nedenle köylülerden, çocuklarını kendisine getirmelerini istemişti. Gölgenin kaçırdığı bebeklerden birinin babası, konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. 'İki çocuğumuz oldu. Birinin elleri ve kolları yoktu, diğerinin derisi yılan derisine benziyordu. Belkıs Ana bizden para talep etmedi. Yılan derisine benzeyen çocuğumuzu aldı ve domuz kesip derisini yüzmemi, sonra deriyi ona götürmem gerektiğini söyledi. Bebeği domuz derisine sardı ama sonrasında bebeği gölge alıp götürdü. Domuzdan akan kanı ise her yatsı namazından sonra bir kaşık içmemiz gerektiğini söyledi. Domuz kanını içtiğimiz her gece evde koşturan ayak sesleri duyuyorduk.'

İddiaya göre Belkıs Ana bu ayini sürekli gerçekleştiriyordu.

Anlatılanlara göre gölge, birçok kez bebekleri alıp götürdü ancak bebekleri kaçırılan köylüler yıllar geçse de hastalıklı çocuk doğurmaktan kurtulamadılar. Bunun üzerine yeniden Belkıs Ana'nın evine giden köylüler, gördükleri manzara karşısında şaşkınlıklarını gizleyemediler. Belkıs Ana'nın evi sanki asırlardır kullanılmamış gibiydi hatta o evde birinin yaşam izleri bile yoktu. Bu olayın ardından birçok kişi köyü terk etti.

Köylüler, kadının dolandırıcı olduğunu düşünüp jandarmaya haber verdiler.

Olay yerine gelen jandarma, köyde derin bir araştırma yapmaya başladı fakat araştırma sonucunda Belkıs Ana diye birinin varlığına rastlamadılar. Hakkında hiçbir bilgiye ulaşılamayan Belkıs Ana'nın kimliği bu yüzden tespit edilemedi. Olaya tanık olan köylüler, Belkıs Ana'nın çocuk sahibi olmayan insanlara yaptığı büyüler yüzünden onun insan suretinde bir cin olduğunu düşündüler. 1960'lı yıllarda yaşanan bu olayda gölgeler tarafından yutulan bebeklere ne olduğu hâlâ bilinmiyor.

Belkıs Ana'nın gizemi korku filmlerine konu oldu.

Hasan Karacadağ'ın yönetmenliğini üstlendiği Dabbe: 5 filminde Bitlisli Belkıs karakterine yer verildi. Filmde cinlerin musallat olduğu bir kıza yardım etmek isteyen Belkıs Ana'nın iyi niyetinin altında, aslında şeytani planların yattığı görüldü. 

Peki, sizce Belkıs Ana'nın gizemi uydurmaca mı yoksa gerçek mi?

Filmdeki Kilise Çekim Başlamadan Önce Kutsanmış! İşte The Nun (Dehşetin Gerçek Yüzü) Filminin Gerçek Hikâyesi
Farklı Bir Evrenden Fırlamış Gibi Gözüken Bu Ormanlara En Cesur Kişiler Bile Giremiyor
İstanbul'da Sinek Avına Çıkılmadı da Demeyiz! İşte 1959 Yılında Gerçekleşen, Tarihin Belki de En Garip Olayı
Korku Filmi Değil, Gerçek: Hayaletlerin Ses ve Görüntülerini Kaydettiğini İddia Eden Araştırmacılar

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Kadınlarla Kafayı Bozan Sözde Hoca Bu Kez de "Karını Bize de Evde Oynat" Sözleriyle Tepki Çekti
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
YORUMLAR
12.12.2022

Peki ya olaya ait tüm detaylar bilinirken, köyün adının ve zamanın bilinmemesi? Hakikaten çok güvenilir kaynaklardan beslenen bir yazı olmuş...

12.12.2022

Birakin bu sikindirik isleri insandan buyuk cin yok onlarda sakinin

12.12.2022

korku filmi izlemekten keyif almak mı?, ruhsal işkenceden başka bişey değil benim nazarımda. bı kere bile izlemedim izlemem izlettirmem. hatta yasaklanmalı bile..

TÜM YORUMLARI OKU (14)