“Ey dünya, bütün bu gerçekleri görüyorsunuz. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri haykırıyor ama duymuyorsunuz, sağır oldunuz, kör oldunuz. Bunlara asla kulak vermediniz. Ben Davos'ta demiştim ya, siz öldürmeyi iyi bilirsiniz demiştim. Bunlar öldürmeyi iyi bilenler. Dün birbirlerini gırtlaklıyor, Yahudileri gaz odalarında topluca yok ediyor, attıkları atom bombasıyla içindeki insanlarla birlikte şehirleri haritadan siliyorlardı. Şu anda aynı zihniyet bugün de Gazze'de. Daha önce Karabağ'da, Bosna'da, Irak'ta Suriye'de, Arakan'da Afrika'nın pek çok yerinde bu zulümleri gördük. Vahşetin doğrudan veya dolaylı failidir bunlar. İşte bunun için Gazze sadece orada hayata tutunma mücadelesi verenlerin değil, hepimizin meselesidir. Bu meseleyi insani ve İslami ve zeminin dışına çıkartmaya çalışanlara da bir çift sözümüz var. Kendi küçük siyasi oyunlarını, köhnemiş tarihi hesaplarını, hastalıklı taassuplarını Gazze'deki mücadelenin önüne geçirenlere diyoruz ki, yapmayın. Gazze'de öldürülen veya her an öldürülme tehdidi altında yaşayan masum çocukların kadınların, erkeklerin vebaline girmeyin. Gazze'de işlenen insanlık ve savaş suçlarına ortak olmayın.”
Hey "eyy" diye seslendiği hangi ülke varsa, hepsinde geri vites yaptı. Fransa, Almanya, Amerika, Suudi Arabistan, İsrail. Bir kaç geri adım attığı konuyu da yazayım: Rahip Brunson, Kaşıkçı cinayeti, Mavi Marmara, Avrupa Birliği müzakereleri... Şimdi yine "eyy" demeye başladı. Bakalım bu sefer nelerden taviz verecek. Nasıl geri vites yapacak izleyip göreceğiz.
21 yıldır hep bu söylemler ile geldi-geçti zaman, ama ne değişti? kazanan hep Gelişmiş olan İsrail oldu. (yani Toprak kazanmasına bahsediyorum)
İsveç'i ne olarak kabul edip NATO'ya girişine onay vermişti?