Prof. Dr. Hüseyin Toros, çöl tozlarının canlı ve cansız varlıklar üzerindeki etkilerini inceleyen çok sayıda çalışma olduğunu belirterek, çöl tozunu içeren yağmurların içinde barındırdığı minerallerle bitkilerin gelişiminin ve veriminin yükselmesine katkı sağladığını anlattı.
Türkiye'de daha çok nisan ayında etkili olan çöl tozlarıyla ilgili ataların 'Nisan yağmurları, balıklar için inci, yılanlar için zehir ve insanlar için şifadır.' dediğini dile getiren Toros, şöyle devam etti:
'Çöl tozları toprak verimliliğini artırırken radyo iletişimi, hava ve kara ulaşımı gibi alanlarda olumsuz etki yaratabilmektedir. Şehirlerde var olan hava kirliliğine ek olarak çöl tozlarının eklenmesi sağlık sorunlarını artırmaktadır. Havadaki toz yoğunluğunun artması solunum yolu hassasiyeti olanlar başta olmak üzere yaşlılar ve çocukları daha fazla etkiler. Çok küçük çaplı tozlar solunum sistemimizin sahip olduğu süzgeci geçerek akciğerlerimize kadar ulaşabilir. Yoğun ve uzun süreli toza maruz kalmak bağışıklık sistemimizi olumsuz etkiler. Kum ve kuvars içeren çöl tozları silikozis hastalığını tetikleyebilir. Bu olumsuzluklarına rağmen çöl tozlarının ekosistemin devamlılığındaki rolü büyüktür. Örneğin denizdeki canlı hayatının demir gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasında önemli rol oynar.'