Çukur'un Aliço'su, Göztepe'nin Amigosu! Her Rolün Altından Başarıyla Kalkan Bir Efsane: Rıza Kocaoğlu

Canlandırdığı her rolün altından başarıyla kalkan ve herkesi büyüleyerek ekranlara kilitleyen Rıza Kocaoğlu'nu yakından tanıyalım...

Röportajlar için kaynaklar: 1, 2, 3, 4

O Kuzey Güney’in dostluk dersi veren Ali’si, Ezel’in korku salan Temmuz’u, İçerde’nin Davut’u…

Göztepe’nin efsane amigosu İsmail’in oğlu, Göztepe’nin hastası, her deplasmanın aranılan ismi…

Ve o Çukur’da canlandırdığı Aliço karakteriyle herkesi kendine hayran bırakan Rıza Kocaoğlu…

1979’da İzmir’de doğan ve gecekondu semti Yenidoğan’da büyüyen Rıza Kocaoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Oyunculuk bölümü mezunu…

Küçük evlerden oluşan bir semtte ve dedesinden kalma kahvehanede büyüdü. Her daim sokaklarda ve kalabalığın içinde olduğunu söyleyen Rıza Kocaoğlu, çocukluğunu şu cümlelerle anlatıyor: “O kültürden gelip oyunculuk, sanat, tiyatroya bulaşmak zor işti... Hayal etmesi bile imkansızdı. Çünkü çocukken en yakın arkadaşımın şu anda ne yaptığını bilmiyorum. Hayatta olup olmadığını bile bilmiyorum. Bizim mahalle çok eğlenceli bir mahalledir. Herkesin bir lakabı vardı: 'Ölü Ömer', 'Miço', 'Dango Zeki' falan gibi... Bana da hep Rızo diyorlardı... Bir ara neden bilmiyorum 'Susam' dediler. Bunun nedenini gerçekten hatırlamıyorum ama...'

Pek çok tiyatro oyununda rol aldı, seyirciye geçirdiği enerjisiyle herkesi büyüledi ama biz onu ilk olarak 2001’de Çağan Irmak’ın yönetmenlik koltuğuna oturduğu ‘Bana Şans Dile’ filminde izledik.

Çağan Irmak'ın ilk uzun metrajlı işi olduğundan kendisi için hep özel kalacağının altını çiziyor. Zira bu film Çağan Irmak'ın izni alınmadan, Ulak filminin hemen öncesinde gösterime girmişti. 

Rıza Kocaoğlu, 'Hayat hep pamuk ipliği derlerdi, bense bir ayakkabı bağıyla bağlıymışım hayata' cümlesiyle pek çok insanı derinden etkileyen filmde canlandırdığı Bahadır rolüyle Şile Büyülü Fener Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu seçildi.

Filmler, diziler, tiyatro oyunları derken ilk büyük çıkışını Ezel dizisinde canlandırdığı soğukkanlı, psikopat, Converse'li katil Temmuz'la yaptı.

Oynadığı rolleri iyi ya da kötü olarak değerlendirmeyen Rıza Kocaoğlu, 'Ben bir rolü iyi ya da kötü olarak değerlendirmiyorum. Sadece derinliği ve oynanabilirliği açısından bakıyorum. ‘Ezel’ dizisinin başarısı, hiçbir karakteri sadece siyah ya da beyaz yapmamasında. Karakterler çok gerçek yazılıyor. İyi dediğiniz bir adamın, karanlık tarafını da görebiliyorsunuz. Benim oynadığım karakter, diğerlerinin yanında biraz daha kötü ve altı çizili. Çizgi roman karakterine yakın. Sınırda gelip giden bir karakter. O yüzden de oynaması keyifli' diyor.

Av Mevsimi, Kaybedenler Kulübü ve Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm filmlerinde canlandırdığı karakterlerle oyunculuk çıtasını adeta arşa çıkardı.

'Av Mevsimi’nde Şener Şen, Cem Yılmaz, Çetin Tekindor gibi isimlerle aynı kadroda olmak muhteşemdi. 'Türk sinemasının çınarı' diyebileceğimiz Yavuz Turgul’la çalıştım. Ve kısa dönemde çok şey öğrendim. Çok sert bir tokat yiyip, bütün bildiklerimi unutup, bilgilerimi yenilediğim bir süreç oldu. Hemen ardından Tolga Örnek’le ‘Kaybedenler Kulübü’nde çalıştım. Orada da müthiş bir kadro vardı. İki ayrı deneyim oldu.'

Çağdaş tiyatronun yönünü değiştiren Fransız yazar Bernard-Marie Koltès tarafından kaleme alınan 'Ormanlardan Hemen Önceki Gece' oyunuyla 2014-2015 sezonunda Tiyatro Eleştirmenleri Birliği tarafından ‘Yılın Erkek Oyuncusu’ seçildi.

Tek kişilik performansıyla adeta parmak ısırtan ve oyunculuğun kitabını yazan Rıza Kocaoğlu, SALT Galata iş birliğiyle sahne almaya devam ediyor.

İçinden yalnızlık, aşk ve başkaldırı geçen bir gece… Karşısındaki kaçıp gitmeden her şeyi anlatmak isteyen bir adam… Dinmeyen yağmurun altında, ulaşılamayan bir otel odasının arayışında, ikiyüzlü sisteme karşı sıkabileceği yumruklarından başka bir şeyi olmayan bu adamın soluksuz koşusu…

Doğup büyüdüğü İzmir'in Göztepe'sinin fanatiği olan ve babası amigo İsmail sayesinde tribün kültürünün adeta içine doğan Rıza Kocaoğlu mümkün olduğu sürece bütün maçlara gidiyor.

Sık sık üçlü çektirmek üzere sahaya inen ve sosyal medyada da çok konuşulan Rıza Kocaoğlu, Göztepe sevgisini şu sözlerle dile getiriyor: 'Tek taraflı sevmek ne demek, ben Göztepe’den öğrendim bunu. Başarıya endeksli olmayan bir taraftar grubu var o takımın. Göztepe’nin İsyan Marşı var, çok dramatiktir. Karlı Kayın Ormanı’nın üzerine yazılmış. Kazansak bile taraftarlar geliyor seyircinin önüne ve hep birlikte İsyan marşını söylüyoruz. Coşkumuzda bile dram var bizim.'

Günün birinde kendi filmini yönetmek isteyen ve kendini daha iyi ifade etmenin yollarını arayan Rıza Kocaoğlu'na oyunculuğu bambaşka bir yere getirdiği için teşekkür ederiz! Hastasıyız diyor, başarılarının devamını diliyoruz! 👏

Popüler İçerikler

TSK'dan Atatürkçü Teğmenlerin Kılıçlı Yemini İçin Açıklama: "Mesele Kılıç Değil, Emre Uyulmaması"
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
YORUMLAR
19.02.2018

tuba ünsallı filmi ve gizem karacalı dizisi hariç oroje tercihleri çok başarılı ve bu arada kendisi baş rol olmayıp yan rolde yapımı taşıyan kişi olur

OYUNCULUK VE İNSANLIK KONUSUNDA DEVLEŞMİŞ BİRİSİDİR

19.02.2018

"iyi oyuncu" tamam, "efsane" fazla.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ