67 yaşındaki Mary Reeser yalnız yaşayan bir kadındır.
Gece yan dairede yoğun ısı hisseden ev sahibesi, sabah Bayan Mary'e gelen telegrafı vermek üzere kapısını çalar. Cevap alamayınca içeri girmek için kapı koluna dokunmasıyla sıçraması bir olur. Dairenin kapı tokmağı akkor halindedir.
Küçük dairesel yanık alanının içinde, Bayan Reeser'ın terlik giymiş bacağının parçası ve oturduğu sandalyelerin kömürleşmiş helezon yayları ile karşılaşan evsahibesi gibi olaya müdahale etmeye gelen itfayeci, polis ve doktorlar da şaşkına döner.
Ani ve kuvvetli yanma sebebiyle kafatası beyzbol topu kadar küçülen, 70 kg ağırlığındaki kadın, 450 gram ağırlığa düşmüş, nerdeyse buharlaşmıştır. Sadece bayan Reeser'in oturduğu köşenin duvarları isle kaplanmış, ayna çatlamış, yakındaki elektrik düğmeleri ve mumlar erimiştir.
Isı prizleri bile eritmişse de kemikleri kül haline cevirecek kadar yüksek dereceli bir sıcaklığa ulaşamayacağını söyleyen FBI yetkilileri, polis müfettişi ve adli tıp uzmanları olayın içinden çıkamayınca uzayan soruşturmayı kapatmak amacıyla yaşlı kadının uyuklarken içtiği sigaradan yandığını rapor ederek kaza olarak kayıtlara geçmesini sağlar.
Konuyla ilgili bilimsel teorilerden biri bağırsaklarda biriken metan gazının enzimlerlin katalizörlüğü ile birlikte ani bir yanma ve patlamaya sebep olduğu yönünde. Ancak bu olayda ortaya çıkan ısının ve hasarın büyüklüğü bu teorinin çok da doğru olmadığını ortaya koyuyor.
Gülen ve kalpli emojiye tıklayan arkadaşlar, anlatsanıza neden?
insanların neden yandığını bilmiyorum, ama yanmaktan kurtulmak için bir bardak su yeterli, bu metodu genelde yaşını almış amca ve teyzelerde görüyoruz.. "içim yandı, bir bardak su getir" lafını duyunca bir saniye bile tereddüt etmeyin, o suyu verin...
sadece bacakların kalması da düşündürüyor insanı