Çözülemeyen Denklem: Olgun Kadın, Genç Erkek Aşkını Eliz Cengiz’e Sorduk

Geçtiğimiz haftalarda Instagram'da gezinirken karşıma bir story çıktı. Benim gibi birçok insanın keşfetine düşmüş olmalı ki izlenme rekoru kırdı. Milyonlarca kişi 42 yaşındaki bir kadın ile 22 yaşındaki sevgilisinin el ele yürüyüşünü izledi. Hemen başladım 'stalk'lamaya. Kimdi bu kadın? Bu aşk nasıl başlamıştı ve zamanında kendinden küçük biri ile (13 yaş) evlenmiş bir kadın olarak yazılan kötü mesajlarla nasıl baş ediyorlardı merak ettim.

Aklımda bu sorularla Eliz Cengiz'e röportaj teklif ettim. Sağ olsun kabul etti. Enteresan bir aşk hikayesi okuyacaksınız. Ayrıca bana kalırsa bu cevaplarda en az aşk kadar önemli bir başka hikaye daha var: Artık 'el âlem ne der?' diye yaşamaktan sıkılmış, kendi hayatının sorumluluğunu üstlenmiş ve 'paşa gönlü' ne isterse onu yapan bir kadın.

Eliz başkalarına cesaret verir mi bilmem ama şu kadarını söyleyebilirim ki yaş farkına rağmen yaşanan çok güzel aşklar hatta evlilikler var. Sadece insanlar paylaşmıyor, özellikle kadınlar çekiniyor. Çünkü NEDENSE toplumda ERKEK büyük ise SORUN YOK. Kadın büyük ise ONDAN KÖTÜSÜ YOK.

Son söz: Çifte standart ne fena bir şey.

- Kısaca seni tanıyalım. Nasıl bir ailede yetiştin? Kaç kardeştiniz? Nerelisin?

Memur bir ailenin 3 çocuğundan biriyim. En büyükleriyim, iki erkek kardeşim var. 42 yaşındayım. Babam ve annem emniyet mensubu idiler. Babamın tayini çıktığı için de birçok şehirde geçirdim çocukluğumu. İlkokul ve ortaokulu Adana'da okudum mesela. 25 yıldır Bursa'dayım. Şu an Bursa TV'de ana haber spikerliği yapıyorum. Bir yandan da kanalın genel yayın yönetmeniyim. Mesleki olarak hayalim de kendi Youtube kanalımı kurmak. Ancak bu defa haber değil de kadın-erkek ilişkileri üzerine konuşacağım bir kanal istiyorum.


- Ben senin sevgilinle yaşlarınızın yazılı olduğu bir paylaşımını gördüm. Sanırım milyonlarca kişi de görmüş. Hatta 'fenomen olmak için yapıyorlar' diye yorumlar da vardı. Bana o videonun hikayesini anlatsana. Gerçekten fenomen olmak derdin misin?

Fenomenlik meselesine cevap vereyim: Ben zaten kendi çapımda tanınan, Bursa'da bilinen biri idim. 30 bin takipçim vardı. Şimdi de 40 bin. Bir de bilen bilir, ben genellikle işimle alakalı storyler paylaşırım. Haber spikerliği belli bir ciddiyet gerektiren bir iş. O videoyu da hiç planlamadım. O an Umutcan'a kızgındım ve ona mesaj atanlara kendimi göstermek, o kızlara 'bakın ben varım' demek istedim. Spontane gelişti yani. Ondan sonra da devam ettim çünkü baktım ki yaş farkı yüzünden ilişkisini saklamak zorunda kalan, el âlem ne der diye hayatı kendine işkence haline getiren birçok kadın var. Benim bu videom onlara moral olmuş, cesaret vermiş.

Ben 40 sene hayatımı 'insanlar ne der?' diye yaşadım Pelin Hanım. Artık daha bencilim. Bu hayata bir kez geliyoruz ve hiçbir şeyin garantisi yok. Umutcan benden 20 yaş küçük evet ama bana kendimi değerli hissettiriyor. Birbirimize iyi geliyoruz. Bizi tanıyanlar 'Siz konuşmadan bakışarak anlaşıyorsunuz' diyor. Neden bunu yaşamayayım? Neden insanlar beni yargılarlar diye mutlu olmaktan vazgeçeyim.

- Yaş farkı nedense büyük mesele. Özellikle de kadın erkekten daha büyük ise. Yazılan çok acımasız yorumlar ya da atılan mesajlar da vardır. Nasıl sakin kalabiliyorsun?

Evet yaş farkımız var ama bu sadece rakam. Ben çok minyon bir tipim. Yaşımı göstermiyorum. Hatta Umutcan bile inanmamıştı ilk başta. Ayrıca içimde de büyümeyen bir çocuk var. Umutcan da bunu gördü. Benim lisede, üniversitede erkek arkadaşım olmadı. Aslına bakarsanız o dönemde yaşamam gereken her şeyi şimdi yaşıyorum. O ise göründüğünden daha olgun. Bir de yaş farkı konusunda çifte standart olmasını anlamıyorum. Kadının büyük olması problem de erkeğinki neden değil?

Kötü yorumlar geliyor tabii ki. Hakarete varan yorumları avukatıma yönlendiriyorum. Diğerlerinde de yazanın profiline giriyorum. Genelde ya sadece fiziksel güzelliği ile ön plana çıkmak isteyen genç kızlar ya da benim yaşlarımda olan ama belli ki mutsuz kadınlar yazmış oluyor. Bu kişilerden gelen linçleri umursamıyorum çünkü dediğim gibi bu hayat benim, bu ilişkiyi yaşayan benimi, kararı verecek olan da benim. İlk başlarda cevap veriyordum sonra Umutcan cevap vermemem konusunda uyardı, haklı da. Bu insanlar kaale alınmak istiyor. Onlara istediklerini vermeyeceğim.

- Gelelim şu meşhur aşka. Nasıl tanıştınız Umutcan ile? Kim kimi tavladı desem?


Sosyal medyadan tanıştık ki ben bununla dalga geçerdim, çok karşıydım. Ancak Umutcan sürekli keşfetime düşüyordu. Yılbaşına yakın bir zamandı sanırım bir paylaşımını gördüm. Bir dönem dizisinde yeniçeri olmuş. O zamana kadar mesaj atmamıştım ama bu defa attım 'O paylaştığın hikayede şimdilik figüran olabilirsin ama benim hikayemin başrolü olmak ister misin?' yazdım. O da cevap verdi. Ben ilişki istemediğim, kötü bir dönemden geçiyordum. Bir süre uzak durmaya çalıştım. Hatta diyalog ilerlediğinde ve ben bir şeyler hissetmeye başlayınca onu her yerden engelleyip kaçmaya da çalıştım ama pes etmedi. Baktım ki bu ilişki için emek veriyor, beni gerçekten tanımak istiyor. İnadım kırıldı.

- Kim daha kıskanç? İlk kavganızı da merak ediyorum...

Ben çok kıskanç biriyim derdim ama Umutcan benden daha kıskanç. Zaten ne zaman gerçek bir ilişkiye başlarsın hemen eskiler hortlar ya. Öyle bir durum da yaşadık. 20 gün ayrıldık mesela. O beni bıraktı, sonra yine o geri dönmek istedi. İnsan gerçek ve özel bir şey yaşadığını fark edince uzaklaşamıyor. Bu ikimiz için de geçerli. Sosyal medyada ben onu takip etmiyorum çünkü hesabı pavyon gibi. İlişki başladığında 700 kişiyi takip ediyordu şimdi 400'e düşürdü. Ne zaman hesabını temizler o zaman takibe geçerim.

- Bu işin bir de biyolojik saat işi var. Sen anne olmak istiyor musun?

İstiyorum. Evlendikten sonra çok vakit kaybetmeden anne baba olmak istiyoruz.

- Buradan anladığım kadarıyla aileler durumu çok iyi karşılamışlar. Genelde bu da sorun yaratan bir meseledir.

Önce saklamayı düşündük. Biz birbirimizi tanımadan bilmesinler dedik ama benim o meşhur videomdan sonra iş çığırından çıktı. Hesap 50 milyon görüntüleme alınca herkes öğrendi. Sonrasında da ben onun ailesiyle o da benim annemle tanıştı. Hiçbir sorun yok. Hemen 'evlenin de torun sevelim' moduna geçtiler. Bu hafta sonu beni istemeye geldiler.

- Düğün ne zaman?

Düğün yapmayı düşünmüyoruz. O masrafa ne gerek var? Ben başkaları eğlensin diye para harcamak yerine araba almayı ya da tatile gitmeyi tercih ederim. Yakın aile fertlerinin yer alacağı sade bir nikah yapacağız.

- Sosyal medyada damat bohçası yerine Umutcan'a telefon aldığını gördüm. Seninle paran için birlikte olduğu iması da geliyordur. Son sorum da bu olsun. Ne demek istersin?


Geliyor tabii ama biz bu yorumlara birlikte gülüyoruz. O telefonun alınma hikayesi çok farklı, her şey göründüğü gibi değil. Benimle param için birlikte olamaz çünkü öyle bir mal varlığım yok. Bu adam beni seviyor, bana kendimi iyi, mutlu, huzurlu hissettiriyor. Şu an birlikte çok mutluyuz. İnsanlar bunu tebrik edeceklerine sürekli başka bir şey arıyorlar altında. Aslında esas konuşulması gereken tam da bu bence. İki insanın birtakım engellere rağmen birbirlerini hesapsız kitapsız sevebileceklerine neden inanmıyoruz?

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Dünya Galatasaray'ı Konuşuyor: Galatasaray'ın Tottenham'ı 3-2 Yenmesi Dış Basında Yankı Uyandırdı!
Kardeşlerine Kızdı, Evi Terk Etti: 14 Yaşındaki Gamze'den Günlerdir Haber Alınamıyor
Prof. Dr. Celal Şengör'ün Atatürk ile İlgili Sözleri Gündem Oldu: "Atatürk'e Laf Edenin Şempanzeden Farkı Yok"