Prof. Dr. İlhan, ilaç kullanmayan kişilerin hastalığı beraber yaşadığı kişilere geçirme ihtimali olduğunu da kaydederek, 'O kişi ilaç kullanmayınca evde kaldığı süre içinde evdekileri de enfekte etme ihtimali ortaya çıkıyor. Aynı evden 2-3 kişi ağır hasta olarak karşımıza çıkabiliyor. Mutlak suretle hekimlere güvenelim, verilen ilaçları kullanalım. İnternetten kaynağı belirsiz, kanıta dayalı olmayan, sosyal medyada dolaşan bilgilere güvenmememiz gerekiyor. Herkesin kendi uzman olduğu konuda konuşması gerekiyor' ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz da kullanılan her ilacın yararlı etkilerinin yanı sıra beklenmedik bazı yan etkileri de olabileceğine işaret ederek, şunları söyledi:
'Burada önemli olan sizin ilaçtan elde edeceğiniz faydanın zarardan ön planda olmasıdır. Nitekim bu hastalıkta kullanılan ilaçlar da hastalığın ilk döneminde yaklaşık yüzde 30’larda olan zatürre oranının şu anda yüzde 3,4’e kadar düşmesini sağlamış ilaçlardır. Ayrıca ülkemizde üretilen ilaçlardır. Sağlık Bakanlığı’ndan ücretsiz olarak temin edilen ve insanlarımızın hizmetine sunulan ilaçlardır. Burada gerek filyasyon ekiplerinde olsun gerek sağlık kuruluşlarında olsun gerek aile hekimliklerinde olsun eğer hekimler hastalara bu ilacın kullanılmasını tavsiye ediyor ise kullanmakta büyük yarar vardır. Burada dikkat edilmesi gereken noktalar var. Her ilacın yan etkisi olduğu gibi bizim bu kullandığımız ilaçların da yan etkisi var. Favipiravir, karaciğer fonksiyon testlerini bozabiliyor, düşük ihtimalle de olsa böbrek fonksiyonlarında bozukluğa yol açabiliyor. Bunun haricinde mide-bağırsak sisteminde sindirim bozuklukları tarzında belirtiler ortaya çıkartabiliyor. Ama bunların çoğu geçici yan etki ve ciddi bir yan etkiyle karşılaşmış değiliz.'