Çöp Adam Peri'de Stockholm Sendromu Olabilir mi? Stockholm Sendromu Nedir, Kimlerde Görülür?

Ekranların en yeni dizilerinden olan Çöp Adam seyirciler tarafından şimdiden çok sevildi. Peri ve Tamer karakterlerinin arasında gelişen ilişkinin ne olacağı çok merak ediliyor. Bir yandan da her iki karakterin psikolojik sorunları merak konusu oldu. Peri karakterinin Stockholm sendromuna sahip olabileceğinden bahsediliyor. Peki nedir bu Stockholm sendromu? 

İşte Peri karakteri ve Stockholm Sendromu hakkında detaylar...

Baş rollerini Elçin Sangu ve Engin Altan Düzyatan'ın canlandırdığı Çöp Adam dizisi, gerçek bir hikayeden uyarlanmış.

Tamer, sorunlu bir çocukluk geçiren ve başarıya ulaşmış olmasına rağmen çocukluk travmalarıyla baş etmeye çalışan bir karakterdir. Peri ise oldukça başarılı bir bankanın müdürüdür, fakat yaşadığı hazin olaylar Peri'nin yaşamına son vermek istemesine neden olur.

Bir gün sokakta Peri'yle karşılaşan Tamer, Peri'yi kaçırarak kendi evindeki mahzene götürür.

Peri ilk günlerde Tamer'e oldukça büyük bir öfke duysa da zamanla Tamer'e karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Tamer'le yakınlaşmaya çalışır, ondan ayrılmak istemez. Kendisini kaçıran ve kendisine kötü davranan birisine aşık olması ise 'mantıken' hiç de normal değildir. Peki bu ilginin ortaya çıkmasındaki sebep ne?

Peri karakterinin zaman içinde Tamer'e ilgi duyması Stockholm Sendromu ile ilişkilendiriliyor. Peki Stockholm Sendromu nedir?

Stockholm Sendromu, kaçırılan kişinin kendisini kaçıran kişiye karşı bir ilgi duymasıdır. Bu ilgi aslında kaçırılan kişinin bu korkunç olaya vermiş olduğu psikolojik bir yanıttır. Rehine bir süre sonra kendisini kaçıran kişiden korkmamaya, hatta ona sempati duymaya başlar. Bu durum bir rehineden beklenen davranışların tam tersidir.

Zaman içerisinde rehineler karşısındaki kişiyle aynı amacı paylaşıyormuş gibi hissedebilirler.

Kendilerini kaçıran kişilerle daha fazla zaman geçirmek için polise veya kendilerini kurtarmak isteyen kişilere karşı koyabilirler. Çöp Adam dizisinden de hatırlanacağı üzere Tamer, Peri'ye gitmesi için izin verdiğinde Peri Tamer'in yanından gitmek istememişti.

Stockholm Sendromu psikologlar tarafından bir savunma mekanizması olarak nitelendiriliyor. Peki Stockholm Sendromu ismi nereden gelmektedir?

Stockholm Sendromu ilk olarak 1973 yıllarında ortaya çıkmıştır. İsveç, Stockholm'de bir banka soygunun üzerine 2 kişi 4 kişiyi 6 gün boyunca rehin alır. Rehineler serbest bırakıldıklarında kendilerini kaçıran kişiler hakkında ifade vermeyi reddederler ve onları savunmak için para toplamaya bile başlarlar. Bu olaydan sonra psikologlar rehinelerin kendilerini esir alan kişilere karşı duygusal bir bağ geliştirmeleri durumuna 'Stockholm Sendromu' adı verirler.

Stockholm Sendromu genellikle rehine ve istismar durumlarında yoğun duyguların ortaya çıkmasından kaynaklanır.

Rehin alınan kişi başlarda kendisini rehin alan kişi tarafından tehdit altında hisseder fakat aynı zamanda büyük ölçüde ona bağımlıdır. Eğer kaçıran kişi rehineye nezaket gösterirse rehine zamanla onun bu 'güzel' davranışları için minnettar olmaya başlar. 

Bu algı zaman içerisinde değişir ve rehinenin kendisini esir alan kişiye karşı bakış açısını şekillendirir, daha doğru bir tabirle 'çarpıtır.'

Stocholm Sendromu her rehinede görülmez. Bazı rehineler kaçırılma olayıyla baş etmek için farkında olmadan geliştirdikleri bir baş etme yöntemidir. Peki Stockholm Sendromu nasıl anlaşılır?

Stockholm Sendromu'nun anlaşmasını sağlayan 3 ana madde vardır. 

  • Rehinenin kendisini kaçıran kişiye karşı pozitif duygular beslemesi,

  • Rehinenin kaçıran kişiden kurtulmak istememesi, hatta onu polise şikayet etmemesi ve onunla işbirliği yapması,

  • Rehinenin karşısındaki kişiyi anlamaya başlaması ve onunla aynı amaç ve değerlere sahip olduğunu düşünmesi.

Stockholm Sendromu'nu konu alan dizi ve filmler

Stockholm Sendromu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için Stockholm olayının anlatıldığı 'Clark' adlı 2022 yapımı mini diziyi izleyebilirsiniz. Ayrıca Stockholm sendromunu konu almış birçok farklı dizi ve film de bulunuyor.

Daha fazla öneri için:

Rehin Alan Kişiye Sempati Besleme Durumu Olan Stockholm Sendromunu İşlemiş 17 Film

Stockholm Sendromu'nda psikolojik destek almak çok önemlidir.

Stockholm Sendromu, travma sonrası stres bozukluğu tedavileri içerisinde değerlendirilebilir. Tedavinin en iyi yolu ise düzenli psikolojik danışamalar almaktır. Psikoterapi seanslarında hem birey iyileşme sürecini hızlandırır hem de travmalarla sağlıklı başa çıkma mekanizmalarını öğrenmiş olur.

Bu içeriklerimiz de ilginizi çekebilir.

Müge Anlı Sinan Gerontofili mi? Gerontofili Ne Demektir, Kimlerde Ortaya Çıkar?
Severek İzlediğimiz Yalı Çapkını'ndaki Ferit Karakterinin Sahip Olduğu Psikolojik Sorunlar
Kavga Etmek Çiftlerin Sinir Sistemine İyi Geliyor Olabilir

Popüler İçerikler

Ayliz Duman Çok Sade Kaldı: Miss Universe 2024'te Gelmiş Geçmiş En Çarpıcı Ulusal Kostümler Giyildi!
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
Bahis Reklam ve Teşvik! Acun Ilıcalı, TV8 ve Exxen Yetkilileri Hakkında Soruşturma Başlatıldı