- Portakalı soydum
Güzel. Başlangıç için bir sorun yok. Bizim de ailecek severek yaptığımız bir eylem.
- Başucuma koydum
Karınca gelebilir. Çok hijyenik değil. Ayrıca hazır soymuşken neden yemedik biz bu mereti?
- Ben bir yalan uydurdum
Bir tuhaflık çıkacağı belliydi zaten senden.
- Duma Duma Dum
Oha hangi ara Çarlık Rusyası’na Duma’lara gitti olay? Tam nerede koptu kayış acaba?
- Pazara gidelim
Portakal alacaksak ben yokum baştan söyliyim. Mundar ediyoruz sonra.
- Bir tavuk alalım
Olabilir. Şu ana dek fena gitmiyorsun bak.
- Pazara gidip, bir tavuk alıp, n’aapalım?
Abi ne biliyim ben sabahtan beri sen yapıyorsun programı. Bak hep iyi başlıyorsun, bir noktada beyin bağlantılarını yitiriyor sende.
- Gıt gıt gıdak gıt gıt gıdak diyelim
Abi hiç olmazsa pazarcının önünde demesek bunu? Yemin ederim dayak manyağı yaparlar bizi.
- Happuru huppuru happuru huppuru yiyelim
Öyle oracıkta tüyüyle gagasıyla falan canlı canlı atalım ağzımıza diyosun? Deli miyiz abi biz? Şurdan 2.5 liraya tavuk döner alsak hiç rezil rüsva etmesek kendimizi?
- Ali Baba’nın bir çiftliği var
Adam bizim gibi değil ki? Biz de heves ettik gittik tavuk aldık. Sonra naaptık? Çok afedersiniz pazarın orta yerinde gıdaklaya gıdaklaya yedik hayvanı. Bak elin Ali Babası çiftliği kuruyor
- Çiftliğinde inekleri var
Buyur, adam küçükten başladı, birden büyüttü işletmeyi. Ben diyorum ama hayvancılıkta muazzam para var
- Mööö, Mööö diye bağırır
Abi gerçekten bazen insan içine çıkılmıyor senle ya
- Çiftliğinde Ali Baba’nın
Vurgula, vurgula, bir kez daha vurgula. İyicene reklamını yap elin Ali Babasının. Kurar yakında süt fabrikasını, mandırasını, biz de bakarız öyle ardından.
- Küçük asker, küçük asker
Abi bir yanlışlık olmasın? Ben 4 buçuk yaşındayım. Anaokuluna gidiyorum. Onun bir tecili olması lazım ama?
- Napıyorsun bana söyle
Sağolun komutanım, Allah razı olsun. Ben bir şey olduğu zaman gelir ilk size söylerim.
- Tüfeğime bakıyorum, palaskamı takıyorum
Oha hemen dağıttınız mı lan mühimmatı? Tecil var diyorum alo? Böyle birden alınır mı lan insan askere?
- Kasketimi giyiyorum, ben kışlama gidiyorum
Bakın komutan demişti bana, yavrum bir sorunun olursa sen gel bana söyle demişti, bir yanlışlık olmasın bu işte? Abi bir durun, açıklayayım
- Küçük Ayşe, küçük Ayşe
Ya Allahını seversen Ayşe’yi karıştırma şimdi. Komutanın kızı mızı çıkacak o da. Hangi şarkından hayır gördük ki bunda iyi bir şey gelsin başımıza?
- Aç kapıyı bezirganbaşı, bezirganbaşı
Oha, o hangi makam? O nasıl ciğerden söylemek? Şarkının daha başında depresyona soktunuz insanı
- Kapı hakkı ne verirsin? Ne verirsin?
Verin lan ne gerekiyorsa, verin… Belli ki bezirganbaşı’nın bir derdi var, belli ki hayat gailesi üstüne üstüne gelmiş bezirganbaşının. Biriniz de çıkıp dememiş “Bezirganbaşı, abi sen çok bunaldın, gel bu akşam bir Nevizade yapalım açılırsın” diye.
- Arkamdaki yadigar olsun, yadigar olsun
Ohoo dertli olan bezirganbaşı dedik, bütün grup intihar meyillisi çıktı. Ne demek abicim arkamdaki yadigar olsun? Yemin ederim ağlıcam şimdi, yazıktır gencecik insanlarsınız daha. Hepimizin yaşını toplasak reşit olamıyoruz, nereye yadigar olucaz ayrıca zaten?
- Bir sıçan
Haah, koptu kayış. 4 buçuk yaşındaki adama o kadar bezirgan, yadigar dedirtirsen kimse kusura bakmasın o çocuk oraya sıçar arkadaş. Sonra da kimse eleştirmesin “Aha bu birinci sıçan” diye
- İki sıçan
Hadi buyur, biri başlayınca arkasındaki de yaptı tabi. Hiç öyle “Yalnız orada kastedilen hayvan olan sıçan” denilmesin. En arkadaki kokudan yadigar oldu gözümün önünde.
- Başparmağım?
Evet. İşin buraya varacağı belliydi. Başparmakla konuşmaya da başladık. Allah sonumuzu hayır etsin.
- Başparmağım, nerdesin?
Ohoo olay benim tahmin ettiğimden beter burada. Sırf konuşsak iyi. Biz komple başparmağın nerede olduğunu bilmiyoruz. Kendisine “Nerdesin?” diye sesleniyoruz. Akşama da süt içip içip gecenin bir vakti “Uyudun mu?” diye mesaj atarız başparmağa, tamam olur.
- Burdayım efendim, teşekkür ederim
Oha dile geldi başparmak. İş iyice çığırından çıktı… Maşallah kibar da parmakmış. Bak başparmak dersin, biraz tıknaz, biraz kısa boylu diye hanzo zannedersin ama gör işte. İşaret parmağı böyle değil, ne konuştuğunu bilmez. Serçe parmak hele, sırf çıkar ilişkisi. Hani bana hani bana demekten başka bir şey yaptığını görmedik. Valla ne yalan söyleyeyim, cenazene başparmak gelir be…
- Parmak kaç
Hayda, ya bir dur. Tam ısınmıştık biz başparmakla birbirimize. İyi kötü yaren olmuştuk Olmadı ki…