Masalın hemen hemen tüm kahramanları kadın ve hepsi birbirinden salak, saf, gerizekalı ve laf, söz dinlemez tipler. Önce kimsenin dikkatini çekmeyen, sadece masalın en başında bir görünüp kaybolan anne ile başlayalım. Bakmayın geri planda kaldığını anne üzerinden çok ağır göndermeler var. Bir kere çocuğunu, kurdun, çakalın içerisine gönderebilecek kadar düşüncesiz. Kim küçücük kız çocuğunu ta ebesinin nikahındaki anneannesine tek başına yollar? Neymiş “sakın orman yoluna girmeymiş” yahu o daha sabi, söz dinleyebilir mi? İkincisiyse anneanne neden hasta haliyle tek başına yaşıyor? Gördüğümüz kadarıyla senin kocan yok, alsana yanına, hem kıza bakar, hem sen ona bakarsın? İşte böyle düşüncesiz, acımasız, cani bir anne bu!! Verilmek istenen mesaj net, anladınız sanırım. Çocuk üzerinden konuşmak istemiyorum ama tıpkı uyuyan güzel de olduğu gibi kızlara “söz dinleyin”, “size söylenenin dışına çıkmayın”, “yoksa sizi kurt yer!” mesajı verilmek isteniyor. Ayrıca kurt ile anneannesini ayırt edemeyen bir kızın aklından da şüphe etmemiz lazım. Anneanneyi ise anlatmaya gerek yok, safın önde koşanı. Peki erkek? Erkek ise her zaman olduğu gibi kahraman, kurtarıcı, yiğit bir kişi. Masalın sonunda görmüyoruz ama, avcı kesinlikle kırmızı başlıklı kızın annesiyle evlenmiştir. Olmadı büyükanne ile dost hayatı yaşıyordur, e hak etti ama!