Öyle çocuk şarkıları var ki, dinlerken iki tek atasın gelir...
Öyle çocuk şarkıları var ki, dinlerken iki tek atasın gelir...
Tohumlar fidana dönerken hafif burulursun, fidanlar ağaca dönerken dudaklarını ısırırsın, artık ağaçlar ormana döndü mü koyverirsin...
İçinde anne geçen ne ağlatmadı ki bu ağlatmasın? Kucağında okşa beni derken boğazın düğümlenir.
Aslanın savaşa gittiği nerede görülmüş? Sırf ağlatmak, kahretmek için.
Gitmiyor, gezmiyor ama o köy onun. Bu sevgi, bu karşılıksız aşk bizi bizden alıyor. Soloları enfes.
Depresyonun ülkemizde yaygınlaşmasının baş müsebbibi.
Şarkı neşeli gibi ama çocuklardan mıdır nedir ağlatıyor insanı.
Bu şarkıda ağlamak için illaki Fransızca mı bilmek gerekiyor?
Aslında şarkıda hüzün yok, hüzün şarkının çağrıştırdıklarında. Yatma vakti, yarın okul var, vs.
Bir başka hüzünlü Fransız.
Bu şarkı da neşeli gibi ama, barındırdıkları ağlamak için kafi. Çocuğun horozunu yemek nedir?
Ah ormancı ah!
Melodisi ve amacıyla gözlerimizi yaşartan bir başka şarkı.
Solo atan kızın hali bile üzülmek için yeterli.
Ah barış abi, sadece bu da değil ki? kol düğmeleri, sakız hanım derken bitirdin bizi. Nur içinde yat.
Karga köpeği öldürüp kah kah kah diye gülmüyor mu?!...
Çocuğun içler acısı hali,ne üzülmemek mümkün mü? Yani kapıyı kendin açıp eve girecek kadar aklın var ama ilaç ile şekeri ayırt edemiyorsun, ne diyeyim ki ben sana?
Ah o boş kalan eller yok mu?
zamanında dinletirseniz böyle şarkıları şimdide isyankarların arabesk rapçilerin önünü alamazsınız iyi kurtulmuşuz biz var ya
Melankoliksek sebebi belli slkfdl
Evet, şimdi tekar dinleyince, gerçekten de hüzünlüymüşler ya. Ama yine de de çok seviyorum birçoğunu.