Çocukluk dediğim de yeni nesil değil elbette. 80'lerden, 90'lardan bahsediyorum. Gerçekten de korkuyorduk ama bunlardan da :)
Çocukluk dediğim de yeni nesil değil elbette. 80'lerden, 90'lardan bahsediyorum. Gerçekten de korkuyorduk ama bunlardan da :)
Nereden bilelim onların aslında savaş, doğal afet ve ihtiyaç sahibi ülkelere yardım malzemeleri taşıdıklarını.
Nereden bilecektik dünyanın aslında yozlaşmış bir yer olduğunu? Bilmiyorduk.
Fotoğrafta adı yazılan kişinin mekanı cennet olsun.
Bir de bunun yemezsen arkadan ağlar türü vardı :D
Hem gerçekten böyle olsaydı çok güzel olmaz mıydı? Öyle mükemmel olurdu ki, kimse dinleri, ülkesi, ailesi için ölmek, öldürmek, öldürülmek zorunda olmasa...
küçükken, balıklar mavi suda yüzer diyerek komşunun akvaryumuna mürekkep döküp balıklarını telef ettikten sonra akıllandım, başka da mallık yapmadım -.- dsdsd
Kahve içersen kararırsın.Mahallede zenci bir teyze vardı ve kahve dükkanı işletiyordu.Siz düşünün artık :D
18'e ithafen bizimkiler; "Senin yaşlarında çocuklar o pirinci toplamak için karınlarına kadar suyun içinde, böbrek hastalığı riskiyle çalışıyorlar" dendi ve "emek" vurgulandı. İyi ki de yapılmış. Daha da tanesini bıraktığımı hatırlamam.