Çocuğunuzla Aranızdaki İlişki, İlerde İntihar Etme Olasılığını Ekiliyor

Şırnak’ta vali koruması olarak görev yapan özel harekat polisi Alparslan Soylu, evde beylik tabancası ile kendini vurarak intihar etmişti. İntihar notunda mobbingi anlatan Alparslan Soylu’nun meslektaşı Murat Sucu’da intihar etti. Bugün ortaya çıkan ses kayıtları ise mobbing iddialarını doğrular nitelikteydi.

Bu ve bunun gibi olaylar tek bir meslek grubuna atfedilemez. Mobbing ile Mücadele Derneği verilerine baktığımızda 9.5 milyon mobbing mağduru olduğunu görüyoruz. Bu mağdurların da, uygulayıcıların da hepsi bir zamanlar çocuktu. Ebeveynleriyle kurdukları ilişkiler 9.5 milyonunu mağdur ve buna karşılık gelen 9.5 milyonunu da uygulayıcı yapıyor dersek bir kehanette bulunmuş olmayız. Çünkü psikolojide buna karşılık gelen bir kuram mevcut. Peki mobbing nedir ve ebeveynlerin bunun üzerindeki etkisi nedir?

Mobbing nedir?

TDK’ nın tanımına göre; iş yeri ve okullar gibi topluluklar içinde belirli bir kişiyi ya da grubu hedef alarak çalışmalarını sistemli bir şekilde engellemek; huzursuz olmasına yol açarak yıldırmak, dışlamak ve gözden düşürmek anlamına gelmektedir.

Mobbingin Mağdur Üzerindeki Etkileri

“ Beynin gelişiminden önce evrende ne bir renk, ne bir koku, ne bir tat ne de bir aroma vardı. Belki biraz duyu ve hisler vardı. Ama duygu yoktu. Beyinlerden önce evrende acı ve kaygı da yoktu.” Roger Sperry

Mobbing, bireyin benliğini yok etmeye yönelik bir saldırı olduğundan oldukça yıpratıcıdır. Mobbinge uğrayan kişi ilk başta bunu anlamlandıramaz. Kendini yetersiz ve suçlu hisseder. Yaşadıkları, kişide travma etkisi yaratır. Travma sonrası, bireylerin dünyaya bakışı, kendileri üzerindeki düşünceleri değişime uğrar ve olumsuz bir hal alır. Hissizlik, benliğine yabancılaşma dediğimiz, kendini “ben” olarak göremediği ve dışarıdan üçüncü bir kişi yani gözlemci olarak gördüğü bir sürece girer. Yani kendini tam olarak tanıyamaz. Kendini tanıyamayan insan, duygu ve düşüncelerini yorumlamada da yetersiz kalır. Bu da strese yol açar. Stresini kontrol edemediği için de korku ve bedensel belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Depresyon ve intihara kadar giden bir örüntü görülebilir. 

Yaşadığınız bedensel rahatsızlıkların kökeni psikolojik yükünüz olabilir!  

- Uyku bozuklukları 

- Yeme bozuklukları 

- Özellikle sindirim sistemi ve ciltte görülen rahatsızlıklar 

- Kas ağrıları 

- Bazı astım türlerinin kökeni

Mobbinge Uğradığınızı Nasıl Anlarsınız?

Uygulanan yıldırma politikaları gözle görülebilir nitelikte olmayabilir. Bu nedenle anlamak zaman alır. Mobbing diyebilmek için uygulanan davranışların sürekliliğinin olması gerekir. Dışlanma, kendini yetersiz hissetme, sizinle işle ilgili konuların paylaşılmaması, çalışma ve düşüncelerinizin dikkate alınmaması, çalışma standartlarının üzerinde iş yükü, iletişiminizin engellenmesi, benlik ve itibarınızı zedeleyecek asılsız söylentilerin ortaya atılması gibi belirtilerden yola çıkarak anlaşılabilmektedir.

Ebeveynin Bu Sürecin Gelişimindeki Etkileri

Shapiro, “geçmiş bir bakıma şimdidir.”  Derken aslında tam olarak burada bahsedeceğimiz konuyu özetler. Çünkü geçmişteki travmalarımız bugünkü inançlarımızın temelini oluşturur. 

   John Bowlby’nin bağlanma teorisinin bu konu üzerinde çarpıcı tespitleri vardır. Bağlanma, ilk bakım veren ile kurulan bağdan itibaren başlar. İlk bakım veren kişi ile kurulan bağ, hayatımızın geri kalanındaki ilişkilerimiz üzerinde etkilidir.

Bağlanma Çeşitleri

Güvenli Bağlanma: Bakım veren çocuğun ihtiyaçlarına karşı duyarlıdır ve tutarlı davranışlar sergiler. Çocuk, bakım veren yanından gittiğinde ilk başta huzursuz olur. Ama bir süre sonra oyuna döner. Çünkü bakım verenin geri geleceğini bilir ve ona güvenir. İlerde kurduğu ilişkilerde de güvenmeyi öğrenir ve duygularını ifade etmesi engellenmediği için ileride de duygularını ifade etmekten çekinmez. 

Kaçıngan Bağlanma: Bakım veren, çocuğa karşı mesafeli ve soğuktur. Çocuk, bakım veren yanından gittiğinde etkilenmemiş gibi davranır. Çünkü duygularını ifade etmesi değil, bastırması öğretilmiştir. Durumla başa çıkar. Ama hissetmez. Oyun oynar ve bakım veren onu almaya geldiğinde görmezden gelir. Aşırı sakin göründükleri ve ailelerinin arkasından ağlamadıkları için “uslu çocuk” imajı çizerler.

Kaygılı/Kararsız Bağlanma: Bakım verenin istikrarsız davranışları sebebiyle güven problemleri vardır. Bu çocuklar, ağlayarak, bağırarak, çekiştirerek ilgi ister. Yani hisseder. Ama hissettikleri ile baş edemez.

Düzensiz Bağlanma: Bakım veren hem ihtiyaç için gerekli olan ve yaklaşılması gereken kişi, hem de korku nesnesi olan kaçınılması gereken kişidir. 

Tespit: Hem çocukluk dönemi akran zorbalıklarına hem de iş yaşamı içerisinde yetişkin modellerine bakıldığında, kaçıngan bağlananlar zorbalık yaparken, kaygılı bağlananlar onların kurbanı olur.

Güvenli Bağlanma Nasıl Kazanılır?

Yapılan araştırmalarda, bağlanma üzerinde mizaç ve cinsiyetin etkili olmadığı görülmüştür. Bağlanma öğrenilen bir şey olduğundan, bu konuda farkındalıklarınızı arttırarak ve psikoterapi alarak “kazanılmış güvenli bağlanma” stilinizi geliştirebilirsiniz.

Instagram

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi