Çok şiddetli ağrılarda ağrıyı dindirmek için kullanılan patlıcan familyasından bu güzide bitki dokunanı yakıyor. Cem Yılmaz'ın Av Mevsimi filminde kadınları güzelliği ve yavaş yavaş öldürmesiyle benzettiği avrat otu tam olarak bu bitki. Ve kesinlikle çocuk ismi olarak dü-şü-nü-le-mez!
Aslanağzı olarak da bilinen bu çiçeği her yerde görmek mümkün fakat çiçeği yanlardan sıkınca açılan kocaman ağzı sanırım annesine babasına çemkiren arsız bir evladı andırdığından, bir atamız kendisine bu ismi koymuş. Nüfus cüzdanında yer alamayacak bir lakap gibi...
Nam-ı diğer sardunyaya atalarımız dönbaba demişler. Belki altında evden kaçan babalarını eve dönmesi için ikna etmeye çalışan çok çocuklu bir ailenin dramı vardır bilemeyiz. Ama çocuğumuz olsa adını dönbaba koyar mıyız? Hayır.
Yazın bahçelerde sık sık rastlanan bu çiçek kirli hanım çiçeği. İsmi verenin ne tür bir psikolojiyle çiçeğe bu ismi verdiğini kestirmek güç, fakat ufak bir kıskançlıkla karışık yergi sezmedik desek yalan olur.
Pabuç görünümlü bu masum bitki üzerindeki o naif pamuksu şeyler dokunduğunuz anda canınızı saatlerce yakacak olan minik dikencikler, üstelik bir yapıştılar mı elinizden temizlemek için baya bir enerji harcamanız gerekecek. Tıpkı laf sokup sizi saatlerce çıldırtabilecek bir kayn anne gibi.
Hem ağlayan hem giden gelinler hala varken konmuş bir isim belli ki. Bu çiçeğe bu ismi koyan sevgili atamız 30'undan sonra evde kalmış kız muamelesi gören ve evlenirken yalandan bile ağlayamayan gelinleri görseydi düz mantıklı bazılarının dediği gibi çiçeğe ters lale deyip geçiverirdi.
O kadar muhabbetten sonra birisi illaki küser. Büyük ihtimalle bu güzide bitkiye dokunduğumuza pişman oluyoruz, e çünkü küsüyor. Kızına Nazlı diyen olur ama Küstüm olmaz, onu ancak Latif Doğan şarkıda söyler şovunu yapar.
Yine bir romantik atamızla karşı karşıyayız. Topraklarımızda edebiyatçılığın en geçerli meslek olduğu dönemde, belki garip akımına mensup bir yazar, ya da Münir Nurettin Selçuk'un şarkı yazdığı dönemlerde konmuş bir isim kim bilir... 'Kızım Vapurdumanı, bir çay koy da içelim!?' I ıh olmadı.
Kadınların isimlerini çiçeklerden aldığı değil, çiçeklerin isimlerini kadınlardan aldığı diğer bir örnek... Yine Osmanlı ve bir haseki, eğer Hürrem Sultan zamanında konsaydı bu isim, Hürrem Küpesi olurdu adı. Baskın karakterlerin izi yüzyıllar sürmüyor mu?
Buyrun Sıklamen. Kızımız olsa adını ne yer somunu ne de sıklamen koymayız ama kışın soğukta pencere önünde canlı kalabilme özelliğiyle severiz kendisini.