Çizgi Roman Dünyasının En Özel Savaş, Devrim ve Rejim Hikâyeleri

Çizgi roman dendiğinde zihnimizde canlananlar, Marvel Kngihts, X-men, Superman gibi gerçeküstü güçleri olan kahramanlar ya da Red Kit, Ken Parker, Corto Maltese gibi süper güce sahip olmayan halk kahramanları oluyor. Oysa çizgi roman dünyasının derinliklerine indiğimizde, özellikle savaşların izlerini ve gerçek hayat hikâyelerini konu alan etkileyici eserlerle karşılaşmak mümkün. Şunu da eklemeden geçmeyelim ki, bir kez bu çizgileri tadan her okuyucu, bu denizin içinde kaybolmayı arzuluyor.

1. PERSEPOLİS - "Yeşil Devrim"in Perde Arkası; Rejim, Savaş ve Gurbet Arasında Kalan İran Halkının Nidası

Pek çoğumuzun beyazperde ile tanıdığı bir çizgi romanla başlayalım. İranlı çizgi romancı Marjane Satrapi, bu kitabında İran Devrimi sırasında küçük bir kız çocuğunun başından geçenleri anlatıyor. Aynı zaman hikâyenin devamında savaş sonrasında İran'ın ve insanların nasıl ayakta kaldıklarını incelikli ve samimi bir dille sergiliyor.

2. Filistin

Joe Sacco'nun tüm dünyaca bilinen romanı Filistin için, söylenebilecek en iyi cümleyi Edward Said söyledi: 'Kimse Filistin'deki korkunç durumu onun kadar iyi anlatmadı.' 1990'ların başında Batı Şeria ve Gazze halkının yaşadıklarını, 1948'e atıflar yaparak aktardığı roman, aynı zamanda 1996 yılında Amerika Kitap Ödülü'nün de sahibi oldu. Sacco, işgale rağmen halkın gündelik yaşamı nasıl devam ettirdiğini anlatırken, çizginin gücünü en iyi şekilde kullanıyor.

3. Uçma Sanatı - Bir İspanya İç Savaş Hikâyesi

2009'da ve 2010'da 5 büyük ödüle layık görülen Uçma Sanatı, Antonio Altarriba'nın kalemiyle karşımızda. Altarriba, babasını intihar sonucu kaybedince, kendini başarısızlık ve hüsranlarla dolu hayat hikâyelerinin içinde buluyor. Geçtiğimizde yüzyılda birçok kişinin, daha adil bir dünya için kendini fade etmesi ve tarihin onlara sırt çevirmesini, hayali kanatlarla uçmak olarak tasvir eden Altarriba, bir solukta okuyacağınız romanı ile sizleri savaşın ve insanlığın tam orta yerine çekiyor.

4. Böyle Sustu Zerdüşt

Fransa'nın en yetenekli çizgi romancılarından Nicolas Wild'ın ödül alan çizgi romanı Böyle Sustu Zerdüşt, Avrupa'nın farklı kentlerinde şaibeli Zerdüştî ölümlerinin gerçekleşmesinden yola çıkarak İran'da Zerdüştî olmak ve Zerdüştlüğün tarihini anlatıyor. Tabi bunu aşk, cinayet, mültecilik gibi temalarla da yoğurarak, iç savaşın içerisinden geçen enfes bir hayat hikâyesi şeklinde sunuyor.

5. Kabil Disko

Ödüllü yazarımız Nicolas Wild'ın Afganistan'da yaşadıklarını anlattığı enfes bir üçleme. Savaş sonrasında, Afganistan'da iç savaş izlerini ve insanların hayat hikâyelerini samimi bir dille öğrenmenin en iyi yolu Kabil Disko'dan geçiyor diyebiliriz.

6. Gazze'nin Dipnotları

Guardian tarafından son yılların en orjinal çizgi romancısı olarak tanımlanan Sacco'nun bu eserinde insanın içini acıtan, Gazze'de yapılmış savaş röportajlarına rastlıyoruz. New York Times Book Review ise okumamız için gereken her şeyi tek bir cümle ile anlatıyor: 'Sacco, bir kitabın yaşamlarımız için ne kadar hayati olduğunu görmemizi sağlıyor.'

7. Kırlangıç Oyunu - Ölmek Gitmek Dönmek

Lübnanlı kadın çizer Zeina Abirached'in dokunaklı hikâyesi Kırlangıç Oyunu, kategorisindeki diğer kitaplara göre daha monoton, ancak bu içimizi acıtan savaş hikâyeleri yerine içimizi ısıtan iyimser karakterlerle örülü olmasından kaynaklı diyebiliriz. Çocukluğunun geçtiği Beyrut'ta, bir apartman dairesinde yaşananları, savaş koşullarında geliştirilen dayanışmadan güç alarak anlatıyor. Bir de Marjane Satrapi'ye bu kadar benzer çizgiler olmasa, tadından yenmeyecek!

8. Güvenli Bölge Gorazde - Doğu Bosna'da Savaş 1992-1995

Yine ödüllü bir çizgi romanla karşınızdayız. Joe Sacco'nun 1995 yılında Doğu Bosna'da yaşadığı 4 ayda Gorazde'deki Boşnaklarla yaptığı röportajlardan oluşuyor. Sacco, eski Yugoslavya'da yaşanan savaşın insanlar üzerinde bıraktığı etkiyi, gerçek insan hikâyeleri ile samimi bir üslupla aktarıyor.

9. Montparnasse'lı Kiki

1920'li yıllarda Monparnasse'ta yaşayan Kiki, iki savaş arası dönemde avant-garde akımın en önemli çehrelerinden biri olmayı başarıyor. Kiki, Birinci Dünya Savaşı'ndan kalan yaraları sarmaya çalışan bir neslin ilham kaynağı olarak da tanımlanabilir. Kendine tandığı hem cinsel hem de duygusal özgürlüğün ötesinde, kendine özgü ifade ve düşünce özgürlüğüyle, döneme damga vuruyor. Birinci Dünya Savaşı ve izlerine ait hikâyelere meraklıysanız, mutlaka okuma listenize eklemelisiniz.

10. Dikiş Nakış

Persepolis'in mimarı Marjane Satrapi'nin eseri Dikiş Nakış, yine bizleri alıp İran'a götürüyor. Ancak bu sefer, öznel bir bakış açısıyla İran'da baskıcı rejimin altında yaşayan kadınların hayatını konu alıyor. Kadınların öğle yemeği sonrasında semaver başı sohbetlerine, Satrapi ve anneannesi eşliğinde tanık oluyoruz. Komşu kadınlarla yapılan çok özel sohbetlerin oldukça 'ateşli' sohbetler olduğunu da söylemeden geçmemek gerek. Biraz soluklanmak ve rejimi kadınlık özelinde anlamak için oldukça güzel bir eser.

Popüler İçerikler

Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!