Cinsellikle ilgili çok fazla merak edilen soru var. Biz de bunları toparladık, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Müjdegül Karaca'ya sorduk. Aydınlanmaya hazır mısınız?
Cinsellikle ilgili çok fazla merak edilen soru var. Biz de bunları toparladık, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Müjdegül Karaca'ya sorduk. Aydınlanmaya hazır mısınız?
Prezervatifin vajinada kalması bir korunma kazasıdır. Olabilir ve istenmeyen gebeliğe dair önlem almak lazımdır. Ertesi gün hapının neredeyse onayladığım tek kullanım alanıdır. Genellikle boşalmadan sonra hemen çıkılmazsa penis küçüldüğü için gevşeyen prezervatif ayrılınca vajinada kalır. Ya da uygun olmayan elastikiyette bir ürün kullanılmış olabilir. Prezervatif raf ömrü olan bir şeydir. Eğer son kullanma tarihi geçmişse lateks gevrer ve penisi tutmaz. Veyahut da ambalajı delinmiş, zarar görmüş bir ürün kullanıldıysa olabilir. Sadece istenmeyen gebelik değil, “şimdi bu buradan nasıl çıkacak?” endişesi de yaşar kadın. Aslında spekülumla jinekolojik muayenede kolayca çıkar ama doktora gidene kadar da korkulacak pek bir şey yoktur. Tuvalette ıkınmayla da çıkabilir. Ya da vajinaya iki parmağı derince ilerleterek de ona ulaşabiliriz. Sorun içeride kalan materyal değil, istenmeyen gebelik ya da cinsel yolla bulaşan hastalık riskidir.
Hayır kullanamayız. “Ertesi gün hapı” adı size sevimli geliyor belki ama bizim onu bildiğimiz adı “acil kontrasepsiyon ajanı”dır. Yalnızca acil durumlarda kullanılır. Bir korunma kazası yaşandı ya da cinsel şiddet durumu söz konusuysa kullanılır. Çok ciddi yan etkileri olabilen bir ilaçtır. Bazen aylar boyu adet düzensizliği yapabilir. İlacın üretici firması bir ay içinde yalnızca bir defa kullanılması tavsiyesinde bulunuyor. Her ay da kullanmak sakıncalıdır. Ertesi gün hapı bir kadının hayatı boyunca bir ya da iki defa kullanabileceği bir ilaçtır. İlişkide korunmanın altenatifi değildir.
Cinsel yolla bulaşan hastalık, cinsel yolla bulaşır. Cinsel yolla bulaşan hastalık size de cinsel yolla bulaşmıştır, partnerinize de cinsel yolla bulaşmıştır. Bu eşinizin size aldattığı anlamına gelmez bazen. Herkes her cinsel aktiviteyi aldatma olarak değerlendirmez. Ancak cinsel yolla bulaşan yani zührevi hastalık ancak cinsel yolla bulaşır. Hamamdan falan gelmez. Hamamdaki bir cinsel aktivite ile bir başka insandan gelir. Sorulan zührevi hastalık HPV ise oraya bir şerh düşmek isterim. HPV, evet cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır ama bulgu vermesi bazen 10 yılı bulabilir. HPV enfeksiyonu tespit edildiğinde her iki partnerin de 10 yıllık bir süreyi gözden geçirmesi gerekir.
HPV 200’e yakın türü olan bir virüstür. Deriyi seven türleri ve iç doku -yani mukozayı- seven türleri vardır. Mukoza seven türlerinden de yaklaşık 15’i kansere neden olmaktadır. HPV temas ile bulaşır. Yani deri seven HPV türü deri-deri teması ile bulaşır ve siğile neden olur. Ancak tıpkı uçuğun herkeste olmaması gibi, siğil de herkeste görülmez. HPV’nin mukozaya bulaşması için de mukozaların teması gerekir. Bu da genellikle penetratif cinsel ilişki ile olur. Bu nedenle rahim ağzı kanserine neden olan HPV türleri için biz “cinsel yolla bulaşır” deriz. Siğil yapan diğer türler deri teması ile, kanser yapan türler cinsel ilişki ile bulaşır. Hamamdan, lazerden, tuvaletten bulaşması biraz zor. Sizden önce oraya oturan kadının bıraktığı HPV yüklü vajinal salgıları sizin vajinanıza temas etmeli. Biraz zorlama bir bulaş yolu.
Kızlık zarı diye bir şey yok. Olmayan şeyin farkını konuşmayacağım. Soruda kastedilen anatomik alan himen ise, herkesin himeninin farklı yapıda olduğunu söyleyebilirim. Himen vulva ile vajina arasında yer alan bir mukoza katlantısıdır ve dünya üzerindeki kadın kadar farklı türü olabilir. Genellikle kadınların %70’inde halkasal veya hilal tarzındadır. Bir kısmında da saçaklı yapıda olabilir. Nadiren cinsel ilişkiye izin vermeyecek kadar kapalı olur. Nadiren derken %1-2 gibi bir sıklığı kastediyorum. Himen konusu çocuk hekimlerinin ilgilendiği bir konu. Himen tıbbın kız çocuklarında önemsediği bir dokudur. Yetişkin kadının himeni çok çok çok nadiren mevzu edilmelidir.
Vajina bir iç organdır. Asla ve asla yıkanmaz. Vajinanın yıkanması -ki biz ona vajinal lavaj diyoruz- ancak bir hekimin yapacağı bir şeydir. Penetratif cinsel ilişki sırasında kolayca vajinaya temas edebiliyor olmak oranın her zaman ulaşıp dokunacağınız, bardak gibi ovalaya ovalaya yıkayacağınız bir yer olduğu anlamına gelmiyor. Vajina ne ilişki sonrasında ne ilişki olmadığı bir zamanda yıkanmaz. Cinsel ilişkiden sonra semen hemen geri çıkar zaten. Serbestçe akmasına izin vermek gerekir. Bu hamileliği önlemez. Hamile kalmak isteyen kadınlara da “bırak aksın!” deriz biz. Gebeliğin olmasını sağlayan tek bir hücre ve onu gözle de göremezsiniz zaten. Hamileliği önleyen şey modern korunma yöntemi kullanımıdır. Onu kullanmadınızsa geçmiş olsun, vajinayı rahat bırakın lütfen.
Eğer halihazırda vajinal enfeksiyonunuz yoksa reglken seks yapmanın tıbben bir sakıncası yok. Ben hekim kimliğimle tıbbi görüşümü söylüyorum yalnız başka bakış açıları ile yapılan tavsiyelere bir şey diyemem. Eskiden regl halinde rahim ağzının açık olduğu, bu sırada ilişkiye girilirse bunun rahme enfeksiyon gitmesine neden olacağı düşünülürdü. Yapılan çalışmalarda bunun gerçeği yansıtmadığı gösterilmiş. Vajinada mevcut bir enfeksiyon varsa durum başka tabii. O zaman ilişki olmasa da regl sırasında enfeksiyonun yukarı gitme riski var. Ancak vajina sağlıklıysa reglken ilişki yaşamaya tıbben bir engel yok.
Saç boyaları çok feci kokuyor ve gebe kadınlar bu kadar yoğun kokunun bebeğe bir zararı olmasından korktuğu için çekiniyor. Sebebi bu. Yapılan hayvan çalışmalarında amonyaklı aktivatör kullanılan saç boyalarının bebeğe zararı olabileceği gösterilmiş. İnsan için yeterli kanıtımız yok. Bu yüzden de kesin bir tavsiyede bulunamıyoruz. En azından ihtiyatlılık ilkesi gereği, bebeğin organlarının geliştiği ilk 3 aylık dönemde amonyaklı saç boyalarının kullanılmamasını tavsiye edebilirim. Amonyak içermeyen boyaların gebeliğe ya da bebeğe bilinen bir zararı yok. Onlar kullanılabilir. Bazen kadının boyası çok fena geliyor ve insan içine çıkamayacak gibi hissediyor kendini. O kadar da değil. Organik boyaları kullanabiliriz.
Vajinal ya da oral ilişki ne riskleri içeriyorsa anal ilişki de o riskleri içerir. Hem kadın için hem de erkek için penetratif ilişkinin riskleri benzerdir. Penetrasyon söz konusu olduğunda orifis yani açıklık hangi bireydeyse kontrolün ona ait olması gerektiğini bu yüzden söylüyoruz. Rızaya dayalı güvenli cinsel ilişki söz konusu olduğunda anal ya da vajinal ilişkinin tıbbi anlamda pek farklılığı yok. Soru anüsün mikrobiyolojik içeriği için soruluyor bunu tahmin edebiliyorum. Anüsün mikrobundan endişe etmek, vajinanın temiz bir yer olduğu yanlış algısından kaynaklanıyor. Vajina mikrobiyolojik yoğunluğu anüsten çok daha fazla olan bir organdır. Biz vajinal operasyonları kirli kabul eder ona göre antibiyotik planlarız mesela. Yalnız anal ve vajinal floralar farklıdır. Anüsün mikrobunu vajinaya bulaştırmamaya dikkat edilmelidir.
Aldırmaz. Bir kadının kilo almasının nedeni buzdolabı ile olan ilişkisidir. Kadın gebeliğin önlendiğine güvenerek yeme alışkanlığını değiştirirse ilacı suçlayabilir. Ancak doğum kontrol hapları kilo aldırmaz. Yalnızca sadece ilk kutunun bitimine kadar ödeme bağlı bir kilo kadar bir değişikliğin doğum kontrol hapına bağlanmasını kabul ederim. Ama kilo artışından doğum kontrol hapı sorumlu tutulamaz.
Vajina değil vulva. Vulvanın pigmentasyonu normal deriden biraz fazladır. Bu da normaldir. Ancak bazen insülin direnci nedeniyle çok koyulaşabiliyor. Vulva beyazlatma fazla olan pigmentin giderilmesidir. Lazer ışın kullanılarak ya da kimyasal yöntemlerle vulvadaki pigment yüklü hücrelerin haraplanması söz konusudur. Hasarlanan hücreler bağışıklık sistemi tarafından ortadan kaldırılır böylece derinin pigment yoğunluğu azaltılır. Kendine ait riskleri olan ve her zaman sonuç beklenildiği gibi olmayan bir işlemdir. Hasta ile konuşarak gerçekçi beklentilerin ortaya konulması, dermatoloji, dahiliye ve belki de psikiyatri uzmanlarından da görüş alınması gereklidir.
Yine vajina değil vulva. Vulva estetiği çok popüler olan bir konu, bu nedenle de yaygın sanırım. Ben yapan bir uzman olarak çok meraklısı değilim. Güzellik algısı tartışmalı bir konudur. Vulvanın güzelliği ise hiç üzerine vazife olmayan insanların tartıştığı bir konu. Genellikle bu taleple bana başvuran hastalarımın özgüvenleri ile biraz çalışmalarını sağlıyorum. Vulvanın normal görünümünü farklı örneklerle açıkladığım çoğu hasta işlemden vazgeçiyor. Zira vulva estetiği her kadın doğum uzmanının ya da plastik cerrahın hakkıyla yapabileceği, sonucu garanti işlemler değildir. Yine hastalarla gerçekçi beklentileri tartışmak önemlidir.
Zevk ya da zevkin zirvesi orgazm verilen değil, alınan bir şeydir. Herkes kendi zevkinden ve kendi orgazmından sorumludur. Kimse bir başkasına zevk vermek, onu orgazm etmek zorunda değildir. Orgazm sorunu kadınlarda çok gördüğümüz bir problem. Çoğu kadın bunu bir sorun olarak dile getirmiyor bile. Öğrenilmiş çaresizlik var burada. Orgazm olamamak, kişinin kendisine ait bir sorundur. Orgazm olamayan bir kadına, orgazmı kendisinin keşfedip keşfetmediğini mutlaka sorarım. Kastettiğim mastürbasyon elbette. Mastürbasyon sağlıklı bir cinsel diyetin, önemli bir bileşenidir. İyi mastürbasyon iyi seks demektir. Orgazm da bir insanın önce kendi keşfedeceği, sonra arzu ederse partneri ile paylaşacağı bir şeydir. Kimse kimsenin orgazmını bilmek, tahmin etmek, oraya nasıl ulaşacağını kestirmek zorunda değildir. Herkes kendi bedenini tanıyacak, onu partnerine isterse kendi tanıtacaktır. Orgazm olamamak partnerimizin sorumluluğu değildir.
Güzel yazı elinize sağlık, doğum kontrol hapları hormon içerdiği için kilo yapmıyor mu zaten hocam? ek olarak sinir yapması da var tabi. orgazmın kadınlarda daha az yaşanması dediğiniz gibi bedenini tanıyamamasından kaynaklı, kendi başına da orgazmı yaşayabilir ama partner ile ilgili de bir durum olduğunu düşünüyorum. Kadının ne istediğini bilmeyen, mutlu edemeyen milyonlarca erkek var tabi bu da her iki tarafın da konuşamamasından kaynaklı.
Anal olayına katılmıyorum. Bana iğrenç geliyo. Göt deliği ile vajinanın aynı pislikte olduğu bilgisi de yalan :D