Cinsellik Günah Olduğu İçin Üyelerin Cinsel Organlarının Kesildiği Garip Tarikat: Skoptsy

Bir tarikat düşünün ki cinselliğin günah olduğunu düşündükleri için üyelerinin cinsel organlarını kessinler... İlginç, değil mi? İçeriğimizde sizler için bu ilginç tarikat Skoptsy'ye yer verdik.

Tanrı'ya ulaşma hedefiyle belirli davranışlar sergileyen ve ibadetler eden tarikatlar geçmişte her kültürde karşımıza çıkmakta.

twitter.com

Skoptsy tarikatı da onlardan biri...

twitter.com

18. yüzyılın sonlarında Kondraty Ivanovich Selivanov tarafından kurulan tarikatın üyeleri ilginç bir anlayışa sahip.

twitter.com

Rus İmparatorluğu'nda ortaya çıkan Skoptsy tarikatının üyeleri kendilerine Tanrı'ya günahsız bir biçimde ulaşabilmek için birbirinden ilginç fiziksel zararlar vermekteydi.

twitter.com

Tarikatın üyeleri Adem'in ilk günahının cinsel birliktelik olduğunu düşünüyordu ve bu günahtan kurtulmak için cinsel aktivitelerden kaçınıyorlardı.

Bazı tarihçilere göre tarikat, ailenin iki çocuğu olduktan sonra anne ve babanın hadım edilmesi kuralını esas almaktaydı.

twitter.com

Bununla birlikte bu inanışı ergenlik dönemlerinde yerine getiren sonrasında dilerlerse evlat edinen üyeler de bulunmaktaydı.

Manevi aydınlanma için dünyevi zevklerinden vazgeçtiklerini düşünen tarikat üyelerinin sayıları gün geçtikte artıyordu.

twitter.com

Cinsel organlarını kestiren tarikat üyeleri bu kuralın yanında düzenli oruç tutmak, 'çul' adı verilen kumaştan yapılmış kıyafetler giymek ya da Skoptsy tarikat mensubu olmayan bireylerle tokalaşmamak gibi katı kurallara da sahiplerdi.

twitter.com

Rus Ortadoks Kilise'sine karşı olumsuz tavırlar ve kınanmalarla yetkililer tarafından 20. yüzyılın başlarında yasadışı ilan edilen Skoptsy tarikatının üyeleri bu yasağa rağmen sadece aynı inanca sahip olan kişilerin bulunduğu küçük köylerde yaşamlarını sürdürmeye devam ettiler.

twitter.com

Birçoğumuz bir insanın ruhsal bir aydınlanma yaşayabilmesi için bu kadar sert kurallara sahip bir tarikatı neden seçtiğini anlamayabiliriz.

twitter.com

Ancak Skoptsy tarikatının Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sında ya da Tolstoy'un Savaş ve Barış'ında da geçtiği gibi yüzyıllar sonra bile insanlara ilham vermeye devam edeceği ve tarihte halihazırda bir iz bırakmış olduğu inkar edilemez.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Sonlarının Geldiğini Düşündüler! İnsanüstü Çabalarıyla Hayatta Kalan Kişilerin Tüyler Ürperten Hikayeleri
Düğün Hediyesi Olarak Verildi! Biddy Mason'un Kölelikten Milyonerliğe Uzanan Azim Dolu Hayat Hikayesi
Ölülerle Fotoğraf Çektireninden Atom Turizmi Yapana: Okurken Bu Kadar da Olmaz Diyeceğiniz 7 Tarihi Gelenek

Popüler İçerikler

Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
05.08.2023

Hem cahil hem mal böyle olunur işte.

05.08.2023

ay bide morfin yok bişey yok iyyyy

05.08.2023

güzel bir yok oluş senaryosu görüyorum :)

05.08.2023

🙄

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ