Lanetli ev, lanetli köy ve çok daha fazlası... Bu hikâyeler her zaman popüler. Kimi yaşanmış olaylardan yola çıkan kimi sadece söylentiden ibaret olan bu ilginç hikâyeler birçoğumuzun ilgisini çeker. Tam da bu yüzden Türkiye'deki lanetli yerleri sizin için derledik. İşte, karşınızda Türkiye'de bulunan ve gitmeye cesaret edemeyeceğiniz 8 yer...
Çanakkale'nin Yenice ilçesinde yer alan Issız Cuma Cami'nin mezarlığı pek çok sırla dolu. 1335 yılında yapılan camiye etrafında hiçbir yapı bulunmamasından dolayı 'Issız Cami' adı verilmiş. Bu caminin avlusunda ise 680 yıllık bir mezarlık bulunuyor. Bundan 52 yıl önce doğum yaptıktan sonra hayatını kaybeden Hatice E. bu mezarlığa gömülür. Ayşe bebek de doğumundan 20 gün sonra hayatını kaybeder ve o da annesi gibi Issız Cuma Mezarlığı'na defnedilir. Söylentiye göre birkaç gün sonra mezarlığa ziyarete gidenler, anne ve kızın mezarlarının birleştiğini gördüklerini iddia ederler. Anne-kızın yakınları mezarları ayırsa da bu olayın tekrar tekrar yaşandığına şahit olurlar. Bunun sonucunda anne ve kızın mezarlarını olduğu gibi bırakırlar. Siccin 2 filmine konu olan bu ilginç olay, herkesi şaşırtan ve ürküten cinsten.
Sakarya il sınırları içerisinde bulunan bir köyde açıklanamayan olaylar başlar ve bunun üzerine köydeki herkes, burayı terk eder. Bu ilginç olaylardan sonra ortaya atılan iddialar, köyü cinlerin bastığı yönünde olur. Bu iddiaların nedeni ise köyde Arapçada 'savunucu' anlamına gelen azem büyüsünün yapılması. Köy, yaşanan bu ilginç ve açıklaması olmayan olaylar silsilesi sonrasında 'Büyülü Köy' olarak anılmaya başlar. Bu köy ve köyde yaşanan hikâyeler, 2014 yılında Azem (Cin Karası) isimli filme ilham olarak beyaz perdeye yansıdı.
Balıkesir'in Havran ilçesinde bulunan bu esrarengiz mağara, Türkiye'nin en korkunç hikâyelerine konu olan yerlerin başında geliyor. Epey büyük olan bu mağaranın etrafının insan kemikleri ile çevrili olduğu iddia ediliyor. Söylentilere göre mağaraya giren koyunlar bir daha oradan çıkmıyor ve koyunun peşinden giden çobanlardan da haber alınamıyor. Bu iddia edilen ilginç olaylardan kaynaklı olarak Eğmir, Dereören ve Hallaçlar köylüleri; Kaya Tepe diye bilinen bölgedeki mağaraların esrarengiz olduğuna inanıyor. Öyle ki köylüler hayvanlarını otlatırken bile bu mağaraların olduğu yerden geçmiyor.
Kırklareli ili Lüleburgaz ilçesine bağlı olan Davutlu köyünde ürkütücü bir olay yaşandığı iddia ediliyor. Karadedeler olarak adlandırılan bu olayı duymuş olabilirsiniz. Söylentilere göre 1989 yılında hava karardıktan sonra köyü cinler basar ve bunun üzerine köy halkı bir süre evden çıkmaz. Olay gazetelerde yayımlanınca haberi araştıran bir gazeteci köye gelir ve köydeki herkesle röportaj yapar ama 11 gün boyunca köyde ters bir şey yaşanmaz. Bunun üzerine H.B. isimli gazeteci, kamerasını 14 yaşındaki bir çocuğa teslim ederek köyden ayrılır. Çocuk, anormal bir durumda olayları kayıt altına almak için bekler. 3 gün sonra H.B. jandarmalar tarafından göz altına alınır çünkü gazetecinin kamerayı verdiği çocuk da dahil olmak üzere 3 ayrı evde 7 kişi parçalanarak öldürülür. Bunca olayın ardından 3 Şubat 1989'da H.B'nin defteri ve giysileri ormanda bulunur ve bir daha kendisinden haber alınmaz. H.B.'yi göz altına alan jandarma ise yıllar sonra intihar eder.
Ankara'da bulunan bir apartmanda öyle bir olay yaşandığı iddia edilir ki gerçekten dudak uçuklatan cinsten. Söylentiye göre 2009 yılında ODTÜ'de okuyan iki kız öğrenci, gece 01.00 sularında satanist ayini yaparlar. 129 numaralı apartmanın en üst katında yaşayan bu iki genç kız, ayin gecesinden sonra evlerinde ölü bulunur. Apartmanda yaşayan sakinlerin anlattıklarına göre o gece şiddetli bir deprem olur ve camlar kırılır. Bu yaşanan olay üzerine apartman hemen terk edilir. Olaydan sonra apartmana girme cesareti gösterenler, camların kendiliğinden kırıldığını ve içeriden tarif edilmesi imkânsız kokular geldiğini söyler.
İstanbul'da İncirli caddesinde bulunan tarihi ahşap evde, 1970'li yıllardan beri birtakım gizemli olayların yaşandığı iddia edilir. Bu iddialara göre ahşap evin beş saniyeliğine kaybolup sonra tekrar ortaya çıktığı söyleniyor. Bu esrarengiz olayı mahallede ve çevrede duymayan kalmamış. Hatta bu civarda yaşayanlar bu inanılması güç olaya tanıklık ettiklerini söylese de anlatılan hikâyeler şu anda iddiadan ibaret.
Molla Zeyrek Cami, İstanbul'un Fatih ilçesinde bulunuyor. Bu yapı, İstanbul'un fethinden sonra kilisenin camiye dönüştürülmesiyle ortaya çıkıyor. Bu bölgede yaşayanlar, şu anda park alanı olan caminin avlusunda daha önce bir ahır olduğunu söylüyor. Ahırın içinde korkutucu bir kuyu, kuyunun altında ise bir mahzen olduğu iddia ediliyor. Söylentilere göre mahzenden gelen çığlıklar nedeniyle bölge sakinleri bu ahırı kullanmaktan çekiniyormuş. Öyle ki günümüzde park alanı olan bölgeden hâlâ çığlık sesleri geldiğini söyleyenler var.
Kira uygunsa ben taşınabilirim 129 numaralı apartmana
Cinler, periler dijital makinalerden çok korkuyorlar. Yüksek çözünürlük fotoğraf çekebilen cep telefonları yaygınlaştığından beri hiç bir cin ya da peri insanlara musallat olmuyor. Aynı UFO'lar gibi. Onlar da yüksek çözünürlüklü fotoğraflardan çok çekiniyorlar. Senelerdir uğramıyorlar. Uğradıkları zaman da dikkat ederseniz hep cep telefonu kullanmayan insanlara görünüyorlar.
Toplumca seviyoruz böyle şeyleri. Açın biraz harry potter biraz yüzüklerin efendisi ne bileyim stephen king romanları falan okuyun/izleyin deseler yııaakk yaa derler ama...