Çin'deki Hastanelerin Sakladığı Korkunç Sırrın Ne Olduğunu Öğrenince Çok Şaşıracaksınız!

'21. yüzyılın içerisindeyiz. İnsanlık artık eskisi gibi ürkütücü ve korkunç şeyler yapamaz değil mi?' diye düşündüğümüz her an karşımıza daha beteri çıkıyor. Bu sefer, kanımızı donduran sır perdesi Çin'de aralanıyor. Son birkaç yılda Çin'e korku salan olay, organ nakli ve hapishaneler ile ilgili. İdam cezasından asla vazgeçmeyen Çin, idam mahkumlarının organ naklinde kullanılması konusunda oldukça kararlı görünüyor.

İdam cezasının halen daha uygulandığı Çin'de, idam edilen mahkumların organları isteseler de istemeseler de hastanelerde organ bekleyen hastalara naklediliyor.

Ancak idam edilen pek çok suçlunun, düşünce suçlusu olduğu ve politik nedenlerden dolayı idam cezası aldıkları ortaya çıkan bilgiler arasında.

"Bilerek başarısız olmuş idamların mahkumları..."

WebTekno'nun aktardığına göre, 1995 yılında Çin Ordusu'nda doktorluk yapan Wang Guoqi, Hebel eyaletindeki idam programının hayatını değiştirdiğini belirtti. Guogi, “Benim işim, yüzden fazla idam edilmiş cesetten deriyi ve korneaları almaktı. Bu kişilerin bazıları bilerek başarısız olmuş idamların mahkumlarıydı' dedi.

Tüm beden soyuluyor, geriye yalnızca kemikler ve et kalıyordu.

Çin'den kaçan pek çok kişinin bu konuyla alakalı araştırma yaptığı söylenenler arasındayken, bir cerrahın 2000'den fazla mahkumdan kornea aldığı iddia edildi. Bir kadın, eski eşinin yaptığı işlemleri şöyle anlattı: 'Mahkumları ölüm haline sokan bir iğne yapıldıktan sonra, bedenleri tamamen çökmeden önce mahkumların organları toplanıyordu. Kalp, böbrek, ciğerler gibi organlar alındıktan sonra deri de soyuluyordu ve geriye yalnızca et ve kemikler kalıyordu. Bu bedenler hastanenin kazan odasına atılıyordu.'

Sistemin sırı hala çözülemedi.

Çin Hükümeti konuyla ilgili açıklama yaparak, 2015 yılından itibaren böyle bir uygulamanın olmadığını ancak 2000'li yılların başında ve 90'lı yıllarda bu uygulamayı sürdürdüklerini belirtti.

Yapılan resmi açıklamada ise, yalnızca gönüllü olan kişilerin bağışlarının yapıldığı diğer türlü bir işlem gerçekleştirilmediği belirtildi.

Müslüman Uygur Türkleri ve Budist Tibetlileri zorla kurban ediliyor.

Yapılan resmi açıklamaların gerçek istatistiklerin tutarsız olduğu ise diğer iddialar arasında. Hastanelerde resmi açıklamalara göre, organ nakli sayısı 10 bin iken hastane çalışanlarına sorulduğunda bu sayı 60 bin ila 100 bin arasında değişiyor.

Falun Gong takipçileri, kaynağı belirsiz bir şekilde yaptığı açıklamada, Müslüman Uygur Türkleri'nin ve Budist Tibetlilerin organ nakli için kurban edildiğini söyledi. Falun Gong barışçıl olmasına ve şiddet eylemlerinde bulunmamak bu inanışın en büyük totemlerinden biri olmasına rağmen Çin Komünist Partisi tarafından tehlikeli görülüyor. Ve bu kültü takip eden insanlar, genel gözetim altında tutuluyor, hapse atılıyor ve bazen de mahkemeye bile çıkmadan idam ediliyor.

Araştırma yapılması engellendi.

Kilgour-Matas raporuna göre, işin içerisinde ciddi paralar dönüyor. Rapora göre, 2006 yılında böbrek için 62 bin dolar, ciğer için 98-130 bin dolar, akciğer için 170 bin dolar, kalp için 160 bin dolar ve kornea için 30 bin dolar ödenen bir organ piyasası vardı. Ayrıca komşu ülkeler başta olmak üzere Avrupa'dan bile nakil için giden kişi sayısı gün geçtikçe artıyor.

Çin'in bu uygulaması etik tartışmalarını ortaya çıkarırken, yapılan açıklamalar henüz kimseyi memnun edemedi. Ayrıca konuyla ilgili yapılan araştırmaların hemen hemen hepsi engelleniyor.

Popüler İçerikler

Fatih Erbakan'dan Devlet Bahçeli'yi Kızdıracak Sözler: "Dedem Yaşında İnsan"
Arzu Sabancı'nın "A" Harfli Ekmeğini Kesen Çalışanın 1 Mayısını Kutlayarak Hepimizi Güldüren Kullanıcı
Bahar Dizisinde Timur'un Her Şeyi Anladığı Sahnedeki Çekim Hatası Gündem Oldu!
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
22.04.2019

Medeniyetin kök saldığı ülkelerde de maalesef, medeniyetin rüzgarının bile esmediği ülkeler kadar, barbarlık mevcut... İşte, bakıyorsunuz Çin, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Fransa, Almanya... Hiç birimiz bu ülkeler için 'Gelişmemiş' diyemeyiz. Lakin, gelişmeleri elbette baya kanlı, baya dkte, nefret, öfke ve savaş dolu. Madalyonun diğer tarafında ise, son yıllarda gelişmiş olan Kuzey Avrupa ülkeleri var. Norveç, İsveç, Finlandiya gibi ülkeler, son yüz yılda büyük yollar kat etti. Umarım büyümeleri ve gelişimlerini tamamlamaları kanlı olmaz. Ve cidden 'medeniyet nedir?'i dünyaya gösterirler.

23.04.2019

bahsettiğin iskandinav ülkeleri gelişimini çoktaaaan tamamladı, refah seviyesi abd , çin , Almanya gibi ilk saydigin ülkelerden fersah fersah daha yuksek.rusyada neredeyse bedavaya adam öldürtebilirsin, kadinlari fuhuşa gelirdi hepimiz biliyoruz. abd de new York ta milyonlarca evsiz...o listedeki ülkeler uzar gider, ama iskandinav ülkelerinin herhangi bir yayilim politikasi yok süpergüçler gibi. norveç birtek kuzey buz denizinde petrol arama hakki yuzunden surekli goruşme halinde idi.ama o petrol için bile adam huzurunu bozmaz.medeniyeti gelip gormesini isterim herkesin

23.04.2019

Arakan'a üzüldüğünüz kadar üzülmediniz soydaşlarınıza.

23.04.2019

müslümanı müslüman bile sevmiyor. aha türkiye ye bakın en basiti.

23.04.2019

Türkiye katarliyı seviyor, suriyeliyi, suudiyi ..

TÜM YORUMLARI OKU (9)