Çin'de Yaşayan Türk Gazeteci Anlattı: "Uygurlar Geleneklere Göre İftar Açıyor"

Çin Halk Cumhuriyeti Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Müslümanlara oruç ve namaz yasağı getirildiğine yönelik haberler üzerine Türkiye’de Çin aleyhine protestolar devam ediyor. Peki, gerçek durum ne? Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde ya da başka bölgelerde Çin devleti Müslümanlara baskı uyguluyor mu? Çin’de yaşayan Türkiyeli gazeteci Sadi Kaymaz bu soruları yanıtladı.

- İki gündür Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndesiniz. İlk izlenimleriniz neler? Ramazan orada nasıl geçiyor?

Gazetecilik yapıyorum Pekin’de yaşıyorum çok defalar Sincan’a geldim Kaşgar’a geldim Urumçi’ye geldim. Pekin’in aşağı yukarı 5 bin senelik geçmişi var. Müslümanlık da kendi yapısı kendi dokusu içinde var. Annem babam da çok rahat ibadetlerini yerine getiriyorlar ama o kadar büyük bir bilgi kirliliği oldu ki bizim de içimizde ufak bir şüphe olmadı diyemem. Urumçi bölgenin merkezi. Özerk Bölge’nin başkenti. Uçakta şöyle bir anons geçti. Bugünkü menümüzde tavuklu pilav ve dana pilav var dediler. Ve sonradan bir cümle eklediler. Çin’in devlet şirketi Air China dedi ki bütün yiyeceklerimiz helaldir. Bu önemli, neden önemli 1 milyarlık bir nüfus var Çin’de ve bunun sadece 23 milyonu Müslüman ve Özerk Bölge’nin toplam nüfusu 20 milyon ama yine de buraya uçarken böyle hassasiyet gösteren bir devlet düşünün. Neden zorla insanlara oruç bozdursun. Oruç bozdurmak için zorla neden içki içirtsin?

Herkes Camide İbadetini Rahatça Yapabiliyor

- Çin’de Uygurlar’dan çok daha fazla sayıda Çinli Müslüman var deniliyor. Doğru mu?

Tabii çok doğru. 23 milyon Müslüman var. Çoğunluğu Çin kökenli Müslümanlar onun dışında sadece Uygurlar da yok. Uygurlar belki de 2. büyük Müslüman grup fakat onun haricinde ülkenin özellikle batısında Kazaklar var, Kırgızlar var pek çok etnik grup var. Yine Moğol etnik kökenine mensuplar var. Çinliler Müslümanlık’tan çok uzak değiller. Hepsi ibadetlerini gayet her zaman olduğu gibi yerine getiriyorlar. Urumçi’ye indikten sonra camiye gidelim dedik. Gittik namaz vakti değildi. Bir imam ve bir müezzin vardı onlarla biraz konuştuk. Etrafı biraz kolaçan ettik. Ne oluyor ne bitiyor. Camiye giriş yasak mı değil mi? Etrafta polisler var mı yok mu? İnsanlar burada ibadet yasaklandı mı diye soruyorlar ama bizim burada bunu sormamız saçma olacak çünkü insanlar zaten ibadetlerini yapıyorlar. Çünkü her şeyiyle belli ki insanlar camiye girip çıkıyor. Bir sorun yok. Cami açık. Derken camiden çıktık. Akşam oldu. Uygurlu bir aileye konuk olduk. Kalabalık bir Uygurlu aile. 75 yaşında bir amcamız varmış. Mehmet Amca. Orayı da tasvir edeyim biraz. Bildiğin bir Anadolu ailesi. Oruçlarını açmamışlar bizi beklemişler. Geç gittik biraz. Sonra Mehmet Amca dedi ki ben gidiyorum. Camiye teravih namazını kılmaya gitti. Biz de gittik camiye namaz vakti. Caminin avlusu da doluydu. Herkes rahatça girip çıkıyordu. Yalnız orada bir tek şey var. Camiye girişlerde metal dedektörlerle çanta taraması yapılmak isteniyor. Bundan dolayı belki yanlış anlamalar olabilir. Ama kimlik tespiti gibi bir şeyler kesinlikle söz konusu değil. Bu da belki radikal dinci grupların bizim de sınırımıza dayandığı dönemdeki gibi Çin’de kendisine karşı böyle bir tehlike görebiliyor.

Eskisi Kadar Çok Polis Dolaşmıyor

- Anadolu Ajansı ve TRT dün Urumçi’de oruç ve namazla ilgili bir yasak olmadığını ama çok sayıda güvenlik önlemi olduğunu aktarıyorlardı. Çin’de geçtiğimiz aylarda çokça saldırı oldu. Hatta bunlardan birini Çin kendi 11 Eylül’ü olarak adlandırdı. Bu güvenlik önlemleri bu saldırılardan dolayı mı?

Evet silahlı askerler de yarı silahlı askerler de belki bizde jandarmaya denk düşüyor onlar da çok yoğun vardı o dönem. Ama şimdi öyle yoğun görmüyorsunuz. Yine devriyeler var geziyorlar ama o dönemki gibi değil. Polis varlığı çok aşırı derecede değil gibi geldi bana en azından geçtiğimiz senelerdekine göre çok daha az. Pekin’de 3-4 sene önceye kadar polis görmek çok zordu. Fakat bu terör olaylarından sonra özellikle tren istasyonunda onlarca kişi katledildi radikal İslamcılar tarafından. Pekin’de de artık önemli noktalarda polis görüyoruz. Aslında bu polis varlığı da ülkenin diğer yerlerinden çok farklı değil. Eskiden görmediğimiz polisleri özellikle toplutaşıma duraklarında görüyoruz.

Ben Cuma namazı sırasında Sincan’daki etnik ve dini sorunlarla ilgili iki uzmanla röportaj yapıyordum. Ama grubumuzdan diğer arkadaşlar camiye gittiler. Cami avlusu çok kalabalık dışarıya çıkamıyoruz dediler. Herhalde bu örnek yeterlidir.

Birgün

Görseller: AA

Popüler İçerikler

Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"
Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"