Bu durumda yalnızca çocuğun merakı değil, ailesi, öğretmeni ve çocuğun sosyo – kültürel çevresi bu süreçte etkili rol oynamaktadır. Çocuklar herhangi bir konuda yeterlilik ve yetkinlik seviyeleri yükseldikçe, beceri kazandıkça akış anını yakalama ihtimali artmaya başlayacaktır. Öğrenme sürecinde akış anını oluşturmak duygu yönetimi açısından da etkilidir. Dersler öğrencinin seviyesinin çok üstünde ya da seviyesinin altın da ise konu merakını çekmiyorsa öğretmenler sınıfta öğrencinin konsantrasyonun sağlamada zorlanıyorsa, akış anının öğrencide ortaya çıkma ihtimali çok düşük olacaktır.
Eğer ders konu öğrenciyi meraklandırıyorsa bundan sonra ki aşama akış için sürekli tekrar yapmak, alıştırma yaparak ustalaşmak yeterli hale gelme noktasında önerilen bir yöntem olarak düşünülebilir. Öğrenilen bilgi tekrar edildikçe beyinde sinapslar uzamaya başlar ve sinapslar arasında nöronlar gidip gelir. Kısaca öğrenme gerçekleşmeye başlamış olur.
Sonuç olarak eğer çocuğunuzun okulda parmakla gösterilmesini istiyorsanız, derslerinde başarılı olması için kendi bildiğiniz yöntemleri kullanmayın. Öğrenme algısı herkeste aynı değildir ve kişiden kişiye değişiklik gösterir. Günümüzde bazı ailelerin çocuk eğitimi ile ilgili yaptığı birçok yanlış var. Çocukların becerisini ve yeteneklerini göz önünde bulundurmadan kendilerine göre bir yol çizmeleri ve çocuklarının da bu yol üzerinden gitmesini sağlamaktadır.
Oysaki herkesin ilgisi ve merakı farklıdır. Öğrenciler ders çalışmıyor ise muhtemelen merak, hedef ve akış problemi vardır. İlk olarak öğrencilerin merak duydukları alanları tespit edip yönlendirme yapmak, mesleki rehberlik uygulamalarının seviyesini artırmak gerekmektedir. Öğrencilerin merak alanındaki öğrenmelere motive olmaları daha hızlı olacağından bu durumda odaklanma sorunu da ortadan kalacaktır. Yaptığımız her işte başarılı olmamızda asıl etkili olan durum akıştır. Bu yüzden öğrenci merak duyduğu alanda ders çalışırken akışı yakaladığı için uzun süre ders çalışma durumu ortaya çıkar. Uzun süre ders çalışmasındaki ana etken, akış anını yakalamış olmasıdır. İyi bir akış için olması gereken yeterli düzeyde yapılan tekrarlar ve alıştırmalar diyebiliriz. Akışı yakalayamayan öğrenciler en temel sorunu öğrenilecek olan konunun kendi seviyelerinin çok üstünde olması ya da altında olması ve konuya merak duymaması ile ilişkilidir. Bu durumda ebeveynlerin, öğretmenlerin sürekli öğrencileri gözlem yapması gerekmektedir. Ders çalışırken, oyun oynarken, sohbet ederken akış alanlarını fark edip bu alanlara rehberlik yapmak, öğrencilerin başarıya ulaşmalarında önemli bir rol oynamaktadır.
Cihan TAŞ