Hermafrodit (ya da intersekslenmiş bir kişi), her iki cinsiyetten de (örneğin, bir penis ve bir vulva) birincil seks özelliklerinin bazılarına ya da tümüne sahip olan kişidir. Yani dış ve iç cinsel ve genital organlar arasında bir uyuşmazlık olduğu bir durumdur.
Gerçek bir hermafrodit hem yumurtalığa hem de testis dokusuna sahip birisidir. Genital bölge, tamamen erkek veya dişi olmaktan, belirsiz görünüşün bir kombinasyonuna kadar değişebilir. Dişi yalancı, bir kişinin normal dişi iç organları olan ancak maskulen (erkeği andıran, erkeğe benzeyen, erkeksi, eril) genital organları olan XX kromozomuna sahip olduğu anlamına gelir; erkek sözde ise bu kişinin XY kromozomları ile doğduğu anlamına gelir. Böyle bir kişi, genellikle karın boşluğunda saklı olan testislere sahiptir. Dış cinsel organlar genellikle dişidir.
Aşağıdaki gibi dört farklı tipte hermafroditizm vardır:
– 46, XX hermafroditizm
– 46, XY hermafroditizm
– Gerçek gonadal hermafroditizm
– Karmaşık hermafroditizm
Modern teşhis yöntemlerinin kullanılmasına rağmen, birçok çocukta hermafroditizmin nedeni tespit edilememektedir. Bu karmaşık ya da idiopatik hermafroditizm olarak adlandırılır.
46, XX hermafroditizm
46, XX hermafroditizmli bir bireyde iki XX kromozomu ve bir kadının yumurtalığı vardır, fakat erkek gibi görünen dış genital bölgeler vardır.
Bu tip genellikle kadın fetusun rahimde erkek hormonlarına aşırı maruz kalmasından kaynaklanır. Labia füzyonu var ve klitoris penisine benzeyecek şekilde büyüyor. Dahili olarak, uterus ve fallop tüpleri gibi kadın cinsel organları normal bir yapıya sahiptir.
46, XY hermafroditizm
46, XY hermafroditizmli bir bireyde genellikle erkeklerde görüldüğü gibi bir X ve bir Y kromozomu vardır, ancak dış genital organlar ya tamamen oluşmaz, ya da dişilerindekine benzemektedir. İç cinsel organlar, özel duruma bağlı olarak normal, eksik veya eksik olabilir.
Bu tip genellikle kadın ve erkek hormonlarının dengesizliğinden kaynaklanır. Testislerin anormal fonksiyonundan, testosteron üretme kabiliyetinin azalmasından veya vücutta üretilen testosteron kullanımının zorluğundan kaynaklanabilir.