CIA'in Filipinler'deki İsyanı Bastırmak İçin Kullandığı Sahte 'Vampir' Katillerin İlginç Hikayesi

Filipinler'de 7 bin'den fazla ada var ve bu adalar birçok kültüre ev sahipliği yapıyor. Farklı halk inanışları, mitler ve efsaneler mevcut. Bunlardan biri de eski mitolojilerine dayanan 'Aswang' yaratıkları. Vampire benzeyen bu efsanevi yaratık, 1950'lerde rejime karşı ayaklanan halkın isyanlarını bastırmak için kullanılmış. Sahte vampir taktiği gerçekten de başarılı olmuş. Gelin çıkan isyanları bastırmak için CIA'in uydurduğu ve halk üzerinde işe yaramış bu efsaneye bakalım!

Aswang Filipinlerde hala bazı insanların inandığı vampir benzeri özellikleri olan bir yaratık.

Efsaneye göre kan, organ, doğmamış çocuklar, balgam ve daha fazlasıyla beslenen; dev bir domuz, köpek ve hatta insan büyüklüğünde bir akbaba gibi alternatif biçimler alabilen bir varlık. Şekli ne olursa olsun, Aswang Filipinler'deki ani hastalıkların, gizemli ölümlerin ve diğer talihsizliklerin sebebi olarak gösterilmiş. 

İster inanın ister inanmayın, 1950'lerde Filipinler'deki bir CIA ajanı, komünist isyancıları korkutmak için Aswang batıl inancından yararlandı. Peki bunu nasıl yaptı?

Bir kurbanın boynunu vampir ısırığı benzeri iki delikle deldi, bir ağaca astı ve kanını boşalttı.

İşlenen bu cinayetin ardından halk paniğe kapılmış. 

CIA ajanı halkın arasına sızıp köylerinde gizlice yaşarken, sahte bir vampir etkisi yaratmak için neler yaptığını günlüğüne tek tek yazmış. Halk gerçekten de bir süre sonra daha fazla bu ardı arkası kesilmeyen korkutucu doğaüstü olaylara dayanamayıp teslim olmuş. Gelin kendisinin kim olduğuna ve Aswang vampirlerini canlandırma hikayesine kendi ağzından bir bakalım...

Edward Gary Lonsdale ABD ordusunda oldukça ünlü bir generaldi.

Amerika savaşa girdiğinde Lansdale de orduya katıldı. Ordu, Lansdale'in yeteneklerinin farkına vardı ve onu CIA öncüsü olarak Stratejik Hizmetler Ofisine aldı.

Lansdale, müttefiklere destek sağlamak ve düşmanı kötü göstermek için olan propagandaları pazarlıyordu. Bu 'psikolojik operasyonların' öncüsü olmak için reklamcılık deneyiminden yararlandı. İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde, ABD hükümetinin yeni bir düşmanı yenmek için Lansdale'in özel becerilerine ihtiyacı vardı: Sovyetler Birliği ve Güneydoğu Asya'daki komünist ajanları yenmek istiyorlardı.

Lansdale, 1950'de Filipinler'e Cumhurbaşkanı Ramon Magsaysay'ın danışmanı olarak geldi. Özgeçmişinde yazmadığı şey ise CIA için çalıştığıydı.

Huk ismiyle bilinen komünist isyancılara karşı uzun süren bir savaş yürütüyorlardı. Huk'lar ve ilderleri Luis Taruc, Amerikan hükümetine Filipinler'in doğal kaynaklarına karşı 'eşit haklar' veren tartışmalı 1946 Filipin Ticaret Yasası nedeniyle öfkeliydi ve isyan çıkartıyorlardı. 

Lansdale sonrasında konu ile ilgili şöyle söylemişti; 'Emirlerim açıktı. Birleşik Devletler, Huk'ların bu hükümeti devirme girişimini durdurmak için mümkün olan her türlü yardımı yapmamı istedi. Benim yardımım esas olarak ihtiyaç duyulan ve istenen yerlerde bulunmaktı. Bunu en iyi nasıl yapacağımı bulmak ise bana kalmıştı.'

"Geleneksel askerlerin yaptığı gibi düşmana teslim olmaya çağıran broşürler veya yayınlar bana saçma geliyordu."

'Başka bir şey yapmalıydım. İlk başta Aswang'ın bundan daha geniş bir potansiyele sahip olduğunu fark ettim. Huk bölgelerinde yaşayan Filipinli köylülerin batıl inançları hakkında dikkatli bir çalışma yürüttüm.'

Lansdale'in taktiklerinden biri, uçakla Huk kontrolündeki bölgelerin üzerinden uçmak ve Huk askerlerine yardım teklif eden köylülere Tagalogca 'gizemli küfürler' söylemekti. Taktiğin bazı Huk birimlerini teslim olmaya ittiği çok geçmeden bildirildi.

CIA ajanı anılarını yazdığı günlüğünde, 'Tanrı'nın gözü' adını verdiği bir taktikten de bahsediyor.

'Bireysel olarak tek tek isimlerini öğrendim ve savaş alanında hoparlörler üzerinden teslim olmazlarsa ölecek olanın onlar olacağını duyurdum. İkinci Dünya Savaşı'nda olduğu gibi psywar taktiğini kullandım. İnsanların evlerinin dış duvarlarına şifreli bir sembol çizmeleri için bir topluluk kurdum. Sonra birlikte çalışmaya başladık. Ertesi sabah herkes korkudan ölüyordu. Kendimle gurur duyuyordum. Huk'lar da kendi aralarında bu vampire karşı birlik olmuştu.'

"İlk olarak, ajanları köylüler arasında sahte Aswang'ın Huk'ların kamp yaptığı tepeye musallat olduğuna dair hikayeler yaydık."

'Birkaç gün sonra gizlice Huk kampına sızdık.Huk'ların kullandığı patika boyunca bir pusu kurduk. Hareketlerimiz karanlık gecede görünmedi. Bir adamın boynunu vampir tarzında iki delikle deldiler, cesedi topuklarından tuttular, kanı boşalttılar ve cesedi ağaca astılar. Huk'lar kayıp adamı aramak için geri dönüp kanı çekilmiş adamı bulduklarında, her bir üyesi Aswang'ın onu yakaladığına ve o tepede kalırlarsa onlardan birinin sırada olacağına inanıyordu. Gün doğduğunda tüm isyan çıkaran Huk üyeleri çoktan çevreden taşınmışı. Gerçkte vampir falan yoktu. Onları sadece kandırdık.'

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Ted Lasso'nun 3. Sezonunu İzlemeden Önce Hatırlamanız Gereken 10 Şey
Dünya'ya Düşen Uzay Tozlarında Uzaylı Yaşamı Bulgularına Rastlandı!
Yapay Zekanın Neden Makale Yazmaması Gerektiğini Anlatan Makalenin ChatGPT Tarafından Yazıldığı Ortaya Çıktı!

Popüler İçerikler

Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
YORUMLAR
05.04.2023

^^İnsanların evlerinin dış duvarlarına şifreli bir sembol çizmeleri için bir topluluk kurdum. Sonra birlikte çalışmaya başladık.^^ çok tanıdık....... alevilerin evlerinin işaretlenmesi gibi....

17.04.2023

Her boka inanan insanları böyle keklerler işte. abd ve ingilizlerin en bilinen ama en etkili taktiği.

17.09.2023

Bizim topraklarda hiç uğraşmadı. Komünistler dinsiz demesi yetti. Bir de kendi çıkarına çalışacak siyasetçi bulduğunda tabi işler daha kolay yürüdü.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ