Son olarak konuşan Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Diyarbakır'da kan, kir ve umutsuzluğun hakim olduğunu gördüğünü aktararak, 'Diyarbakır’da kan var kir var, umutsuzluk var. Bu ülke hepimize yeter. Emperyalizm işbirlikçileriyle birlikte evimize kadar geldi. Faşizm geldiğinde, sırası gelen herkesi götürecektir. Ülkede uygulanan yanlış politikalarla, ülke zorla bölünmeye götürülmektedir. Biz şiddetle bu bölünmeye karşıyız. Herkesin, siyasetçilerin, sivil toplum örgütlerinin de bu işte sorumluluğu var. Vicdanlı ve adaleti olmaya ihtiyacımız var. Bursa'dan geldim haberimiz yok, Bursa'dan bir aile, Bursa'da oturuyor, çocukları burada asker. O asker Diyarbakır Kulp'lu. Bursa'dan buraya geldiler, şehidin cenaze töreninde karşılaştık. Kimse bu ülkede bölünmeyi istemiyor. Savaştan, kirden nemalananlar var, savaşı isteyen bunlardır. Silah tüccarları, siyasi rantçılar, kirden, kandan besleniyorlar. Bu topraklar hepimize yeter. Bu ülkenin batısında, doğusunda, güneyinde ve kuzeyinde yaşayan herkes, bilsinler ki bu kan ve kir herkese ama herkese sıçrar. Hepimizin tekrar kafamızı kaldırıp aydınlığa bakıp, birbirimizin gözünün içine bakıp, yeni bir ülkeyi inşa etme bilincine ihtiyacımız var' dedi.
CHP Sağlık Komisyonu üyesi milletvekilleri, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
'Bu sorun çözülmeli, yarın çok geç olacak'
CHP'nin her hafta Diyarbakır'a bir heyet gönderdiğini, heyetlerin Ankara'ya döndükten sonra çatışmaların sona ermesi ve çözüm bulunması amacıyla CHP'nin nasıl bir yöntem belirleyeceği konusundaki soruya İstanbul Milletvekili Ali Şeker, 'Parlamentoda bu işin görüşülerek çözülmesi konusunda CHP'nin eskiden beri gelen bir tutumu var. AKP'nin, ne olduğu belirsiz çözüm süreci var, bizim önümüze koyduğu bir süreç ve bu süreçte de maalesef seçimi de seçimden kullandı ve sorunu daha büyütülmüş halde orta yerde bıraktı. Parlamentoda bir komisyonun derhal toplanması ve bu sorunun çözümüne katkı sunmayı talep ediyoruz. Bunun üzerinde ısrarla duracağız. İnsan ölerek, öldürerek yok ederek varabileceğimiz bir nokta yok. Parlamentodaki bütün gruplar bir aray gelip, bu sorunu çözmeli, yarın çok geç olacak. Şu an en temel sıkıntı yaşam hakkı ihlali. Ticaret zaten bitmiş. Esnaf iflas etmiş. Bu ortamda yaşamı uzun süre sürdürmek mümkün değil. Çok ciddi bir duygusal bölünmeye gidiyoruz. Bu bölünme geri dönülmez bir noktaya an be an gelebilir. Birinin kişisel ve siyasi çıkarları olabilir. Daha çok kandan, daha çok milletvekili, daha çok makam ve mevki peşinde olabilir. Ama Türkiye'de yaşayan hiç kimseye faydası olmaz' diye yanıtladı.
'Barışın dilinin konuşulması lazım'
Belediyelere kayyum atanması konusundaki bir başka soruyu Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir, şöyle yanıtladı:
'Anayasamızda idari vesayet kavramı söz konusu. Dillerinden düşürmedikleri ademi merkeziyetçi idareyi de hala getirmediler. CHP olarak biliyorsunuz, Avrupa Birliği Konseyi yerel yönetimler şartını kabul etmiş bir partiyiz. Türkiye'deki siyasi taraflar da, yerelden yönetimi ön görmüşler ama nedense bu yaşama geçirilmedi. AKP iktidarı Anayasa'daki bu hakkını kötüye kullanarak, her zamanki gibi antidemokratik tavrıyla belediyeler üzerinde kayyum kılıcını sallandırarak bölgeye de, Türkiye'ye de işine gelmeyen her türlü siyasi partiye de, bir ayar vermeye çalışıyor. Bunların bir sonu yoktur, bir kısır döngü. Daha önce denenmiş, başarısızlığı defalarca ispatlanmış, sadece güvenlikçi politikalarla sonuç almaktan vazgeçilmesi ve barışın diliyle konuşulmasının zamanı gelmiştir.'
CHP Sağlık Komisyonu üyeleri ve il yöneticileri, daha sonra sokağa çıkma yasağının ve çatışmaların sürdüğü Sur İlçesi'ndeki mahalle muhtarlarıyla basına kapalı bir toplantı gerçekleştirdi.
DHA
Küfür etmeyim etmeyim diyorum ama neyse.
Mustafa Şen gibi küfretmeyeyim küfretmeyeyim diyorum da ulan kim sebep oldu bunlara hastanelere okullara roketatar atan kim ne biçim insansınız ATATÜRK sizi görse kellenizi aldırırdı sizin
ak partiyi de gondikliyeyim de bundan 20 30 sene öncesine kadar bu etnik ayrımcılığı kimin baslattığını ben bile biliyorum az bisey arastıran zaten farkına varacaktır yuhh artık.bir grup önce birilerini hiç sevmeyip dıslayıp sonra nasıl hakkını gözetmeye çalısır ya :) :P muhalefet olmak bunu gerektirir o ayrı bir konu,oradaki halk gerçekten iyi durumda değil o da doğru orada iki taraftanda arkadasları olan ben,en iyi ben bilirim bunlarda bir sıkıntı yok da siyaset bu mudur yani?hepsini geçtim açıklamada terör örgütünün t si pkknin p si fln nerede devlet kendi kendine battlefield mı oynuyor orada :D