CHP Adalet Bakanı Bozdağ'ın fezlekeyi TBMM'ye göndermemesi üzerine gensoru vereceğini açıkladı.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, AK Parti'nin özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin düzenlemelerin de yer aldığı teklife ilişkin, 'Bakacağız, eğer içinde bir tuzak yoksa hemen isterlerse hafta sonu çalışmak dahil her şeye hazırız. Bu mağduriyetlerin giderilmesi bizim de arzusudur. Bizim verdiğimiz teklifle birleştirilir muhtemelen ve konu çözülür' dedi.
'KIZ KAÇIRMA GİBİ KAÇIRILAN FEZLEKELER'-
Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında fezlekelerin bir aya aşkın bir süredir Adalet Bakanlığı'nda olduğu halde TBMM'ye intikal etmediğini söyledi. Fezlekelerin kaçırıldığını iddia eden Altay, 'kaçırılan, adeta kız kaçırma gibi kaçırılan fezlekeler' ifadesini kullandı.
CHP, ADALET BAKANI HAKKINDA GENSORU VERECEK-
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında gensoru vereceklerine dikkat çeken Altay, 'Adalet Bakanı elindeki kendisine intikal eden bilgi, belge ya da fezleke adına her ne denirse densin evrakı TBMM'ye göndermeyerek bizce anayasal bir suç işlemiştir. Görevini kötüye kullanmıştır. Bu çerçevede önümüzdeki günlerde Adalet Bakanı hakkında bir gensoru TBMM gündemine partimizce getirilecektir' açıklamasını yaptı.
Altay, hakkında fezleke düzenlenen bakanlara da seslenerek, 'Aklanma yeri sandık değil, mahkemedir' diye konuştu.
'BAŞBAKAN ADETA BİR HARAÇ ÇETESİ KURARAK'-
Başbakanı sert sözlerle eleştiren Altay, 'Açıklanan Tape'lerden ve ses kayıtlarından gördüğümüz, Başbakan'ın adeta bir haraç çetesi kurarak 1 milyar 100 milyon Avro'ya Çalık grubuna verilen ve halen devlet bankalarında parası ödenmeyen Sabah-ATV grubunu 630 milyon dolarlık bir bedelle yeniden sahiplenme anlayışı çerçevesinde kimi işadamlarına devletten ihale almış ya da alması muhtemel iş adamalarına salma salmasıdır. Bunun adı salmanın da ötesinde bir haraçtır.
Bugün itibarıyla sorarsanız Sabah-ATV'nin sahibi Zirve Holding mi, Çalık Holding mi, Recep Tayyip Erdoğan mı? Bu sorunun cevabını kamuoyu ve bizler merak ediyoruz' dedi.
MAFYA BENZETMESİ YAPTI-
Eskiden devlet ihalelerinde mafyalar olduğunu ifade eden Altay, 'Mafya gelir ihalede 'sen, sen, sen çantacısın yani sen zarf atacaksın ama teklifin şu limitte olacak' diye işi tanzim edip kendi komisyonlarını da alıp devletin kurumlarında bu işi kirli bir şekilde yürüten mafyanın yerini bugün hükümet almış görünüyor. Başbakan'ın kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapmaması halinde devleti soyan hükümet olarak tarihe geçeceğini de buradan hatırlatmak istiyorum' diye konuştu
'HARAÇ ÇETESİ LİDERLİĞİ ELE BAŞI', 'SANSÜRCÜBAŞI'-
Altay şöyle devam etti:
'Başbakan'ın yeni bir huyu da haraç çetesi liderliği ele başılığından sonra sansürcübaşı olmak gibi bir anlayış içerisinde Abdülhamit Han'ına özenen davranışlar ve ruh hali içine girdiği de biliniyor.
Son olarak alt yazılara varıncaya kadar yurt dışında resmi görevdeyken de televizyon haberlerini izleyerek müdahale ettiğini biliyoruz. Alt yazıda geçen haberlere müdahale etmesi demokrasilerde asla ve asla kabul edilemez.'
'SINIRSIZ BİR SANSÜR YETKİSİ VERİLMİŞTİR'-
Torba Tasarı'da yer alan internete ilişkin düzenlemelere işaret eden Altay, şöyle dedi:
'İnternet yasakları. Yeni bir sansür paketidir. Hukukun ortadan kaldırılmasıdır. Bir ülkede hukuk yoksa yağma vardır, haraç vardır, hırsızlık vardır, özel hayata müdahale vardır. İnternet yasaklarıyla Türkiye'de artık İran'da ve kimi çok az gelişmiş ülkelerde görünen yeni bir döneme giriyoruz.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına sınırsız bir sansür yetkisi verilmiştir. Bu hükümetin sınırsız bir sansür yetkisini eline alması demektir. Bu şu demektir müteahhitlerle villa pazarlığı yapan, havuz pazarlığı yapan, tuvalet taşı, klozet pazarlığı yapan Başbakan'ın bu görüşmeleri artık özel hayata müdahale çerçevesinde kamuoyunun bilgisine ulaşmayacaktır. Kimi kirli ilişkilere bulaşmış müteahhitlerle tuvalet taşı muhabbeti yapan bir başbakan Türkiye'ye yakışan bir başbakan değildir.'
Başbakan'a seslenen Altay, 'Sandıkta çıkan oy başbakanların günahlarını örtmez' diye konuştu.
'TUZAK YOKSA HEMEN İSTERLERSE HAFTA SONU ÇALIŞMAK DAHİL HER ŞEYE HAZIRIZ'-
AK Parti'nin özel yetkili mahkemelere ilişkin teklifine ilişkin soruya da Altay, 'İktidarın biraz önce intikal eden teklifine bakma fırsatı bulamadım. Ayaküstü yürürken baktığım bir teklifle ilgili yorum yapmak istemem. Ama yeniden yargılama, uzun tutukluluk süresi ve özel yetkili mahkemeler sorunu TBMM'nin tam iki gününü alacak meseledir. Ama iki aydır Başbakan çiklet çiğner gibi bu meseleyle zaman zaman oynuyor. Rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını adeta gölgelemek için zaman zaman bu konuyu gündeme getirdi. Bugün teklifleri geldi. İnceleyeceğiz. Muhtemelen bizim verdiğimiz teklifle örtüşüyordur, emin değilim. Öyle ise, öyle değilse bile biz buna açığız. TMK 10. Maddesinin kalkması, özel yetkili mahkemelerin kalkması, uzun tutukluluk sürecinin ortadan kalkması ve bu şekilde binlerce insanın özgürlük mahrumiyetine son verilmesi hepimiz açısından demokrasimiz açısından bir kazanımdır. Bakacağız, eğer içinde bir tuzak yoksa hemen isterlerse hafta sonu çalışmak dahil her şeye hazırız. Bu mağduriyetlerin giderilmesi bizim de arzumuzdur. Bizim verdiğimiz teklifle birleştirilir muhtemelen ve konu çözülür. Bu mağduriyetlere son verilir' yanıtını verdi.
TUTUKLU MİLLETVEKİLLERİ-
Tutuklu milletvekillerine ilişkin soruya Altay, 'CHP, AK Parti ve BDP bu konuda bir irade ortaya koydu. Üç partiden hukukçu milletvekilleri bir çalışma yaptı. Bu çalışmayı dün üç partiden grup başkanvekilleri olarak bizler de değerlendirdik. Burada Anayasanın 83 ve 84. Maddelerinde düzenleme öngörüyor ve ilaveten iki fıkralık geçici madde öngörülmüş. Anayasa değişikliği gerektirdiği için bunun siyasi partilerin yetkili organlarında değerlendirilmesi gerekiyor. Bu çerçevede bu metinler hem Sayın Başbakan'a hem Genel Başkanımıza gitti. Önümüzdeki hafta sanıyorum bu konuda bir netlik kazanılmış olur' yanıtını verdi.
CHP, İNTERNETE İLİŞKİN DÜZENLEMELERİ ANAYASA MAHKEMESİNE GÖTÜRECEK-
İnternete ilişkin düzenlemelerin hatırlatılması üzerine Altay, 'Kendisi dinleyecek, kendisi izleyecek sadece. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı diye şey var. Bu hükümete bağlı. Hükümetin memuru bu kurumun başındaki zat. Ve bütün bu işlerdeki yetkiyi bu zata vereceğiz' dedi.
Bir basın mensubunun, 'İnternet düzenlemelerini Anayasa Mahkemesine götürecek misiniz?' sorusuna da Altay, 'Muhtemelen gidilecektir, kimi maddeleri için, gidilecektir. Çok açık bir sansür olduğunu düşünüyoruz. Sansür tekeli olduğunu düşünüyoruz. Sosyal medyanın tümüyle hükümetin kontrolüne geçtiğini düşünüyoruz. Böyle bir durumda gitmemiz kaçınılmaz gibi görülüyor' yanıtını verdi.
'ESKİDEN MAFYANIN YAPTIĞI İŞİ ŞİMDİ BAŞBAKAN'IN EVLADI YAPIYOR'-
Bir soru üzerine de Altay, 'TÜRGEV bir haraç toplama mekanizmasıdır. Eskiden mafya bu işi fiili olarak yapıyordu. Şimdi eskiden mafyanın yaptığı işi şimdi Başbakan'ın evladı yapıyor. Bu mafyavari bir yaklaşım, mafya modelidir' dedi.
sondakika.com