İşlerimizi kaybettik, ekonomik olarak zora girdik, sevdiklerimizi kaybettik, belki ağır bir şekilde biz de virüsü geçirdik, sağlığımız için evlerimize kapanıp özgürlüklerimizden olduk.
Ancak iddialara göre beklenmeyen bir durum oluştu. Yaş grubunun düşmesi ve öncelikli gruplara yenilerinin eklenmesi ile hızlanan aşılamada, pek çok insanın aşı randevusuna gelmediği ve bu sebeple diğer insanların da aşılanamadığı veya aşıların ziyan olduğu söylendi.
Ya da aşı olmayanların bir şekilde cezalandırılması, sosyal hayattan kısıtlanması vs. gibi.
Bu açıklamalar da aşı karşıtlarının tepkisine yol açtı.
Siz zorunlu aşılama ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Hapis cezası olmasa bile, aşı olmayanlara bir yaptırım uygulanmalı mı?
Aşı karşıtı diye bir kitle yok.Sorgulayan bir kitle var öncelikle şunu kafanıza sokun.Ve bu bir bireyin en doğal hakkıdır.Eğer aşı olmaya gittiğinizde,önünüzdeki kağıtta,siz bir deneksiniz ve bu aşının yıllar içinde oluşabilecek yan etkilerinden biz sorumlu değiliz.tamamen sizin tercihinizdir diyerek imza atmam isteniyorsa,benim de bunu sorgulamaya hakkım vardır.Ya da yaptırmama hakkım.Nasıl aşı olanlara saygımız varsa ve biz onları yobaz,çomar,cahil diye damgalamıyorsak,aynı saygıyı karşı tarafta durmak zorunda.
Bir çok insan kendi bedenimiz sorguluyoruz falan yazmış. İyi sırgulayın kardeşim ama sonuçlarına da katlanın o zaman. Bir hemşire olarak kaç tane meslektaşım hayatından oldu, sağ kalanlar da çoluğundan çocuğundan ayrı kalmak zorunda kaldı aylarca.. aşı belki hastalığı bitirmeyecek ama vücudu bu virüse hazırladığı için daha hafif semptomlar yaşanacak, ölümlerin sayısı azalacak. Tamam belki onam formlarında ölüm riski bs yazması göz korkutuyor amaacilde serum taktırmaya gittiğinizde açılan damar yolunun bile riskleri var. Tamam hapis biraz abartı ama aşı olmuyorum diye ortalığı yıkanlara da bir yaptırım uygulanmalı bana göre. Çünkü belli bir oranda bağışıklık kazanamadığımız sürece ülke normale falan dönemez. Okuldan uzak kalan öğrencileri, iflas eden hatta intihar eden esnafı, kendini riske atarak ailesine bakabilmek için çalışmak zorunda olan insanları ve istifa etme hakları bile dondurulan sağlık çalışanlarını düşünün biraz..
Reşit olan kimseyi bu konuda zorlamamamız gerek. İster olur ister olmaz. Yaptığımız bir çok şeyin dolaylı ya da dolaysız başkalarına zararı var. Suyunu çıkarırsak hepimizin kafese kapatılmasına kadar gider bu güvenlik işi. Mesela ben her araba kullandığımda bir kaza ihtimali oluşuyor ve başkalarına ve kendime tehlike oluşturuyor. Bu durum araba kullanmanın yasaklanması gerektiği anlamına gelmez. Ya da boyumdan daha derin sularda boğulma ihtimalim var. Bu açıkta yüzmemin yasaklanması anlamına gelmez. Her şeyi yalnızca toplumsal fayda açısından değerlendiremeyiz. Ancak tekrar ediyorum, reşit olanlar için geçerli bu dediklerim.