Dünya komik bir düzende işliyor. Bunun temel problemi ise, kompleks problemleri basitleştirme çabamızdan kaynaklanmaktadır. Bir kültürün bir tarafının sıkıntılı olduğunu keşfettiğimiz zaman, eğer bulduğumuz yol ideal yol değilse, bunun hemen yanlış olduğuna inanıp 180 derece dönerek tam aksi yolda ilerliyoruz.
Örnek vermek gerekirse; centilmenlik müessesesi. Centilmen olmak cesur olmak, kibar olmak gibi birçok kriterden oluşur. Günümüzde birçok birey kadın ve erkek arasındaki farklılıkları hemen seksist tutumlarla açıklama gayretindeler. İşin iyi tarafı, çok sayıda insan – umarım en kısa sürede bütün insanlar- kadın ve erkeğin eşitliğine inanıyor ve bu şekilde yaşıyor.
Eski zamanlarda, seksizmin centilmenlik yüzünden yayıldığına dair bir inanç vardı. Tabi ki 5 parmağın 5'i de bir olmadığı için bu durum yanlış bir algıya yol açtı ve centilmen olmak, erkeklerin kadınlar üzerinde üstünlük kurma çabasına döndü.
Asıl sorun şu ki, centilmenlik adı altında yapılan ve kurgulanan davranışlar yer yer şovenist bir algıya dönüşebiliyor. Erkekler sahiplenmeyi yanlış algılayıp, her haliyle, her tavrıyla kadın üzerinde egemenlik kurup 'saçma' bir kölelik hayatı oluşturmaya çalışıyor. Centilmen olmak, her erkeğin üzerinde çabalaması gereken bir şeydir. Bu kadınların ihtiyacı olduğu için değil, hayatlarınızda özel olan kadınların hak ettiklerini yaşamaları içindir. Her erkek centilmen olmalıdır çünkü yapacakları daha iyi bir şey yoktur.