Mehmet Metiner, bu sözlere yanıt vermek için programın sunucusu Semiha Şahin'e 'Müsaade eder misiniz' diye sordu. Araya giren Süleyman Soylu 'Ben müsaade falan etmiyorum, söyleyeceğinizi söylediniz zaten. Oradan söylemeye devam edersiniz. Aynı şekilde devam edersiniz' dedi.
Metiner ise 'Sayın Bakanım sizden müsaade istemiyorum, siz müsaade mercii değilsiniz' dedi.
Soylu'nun telefonu kapatmasının ardından Semiha Şahin'in söz verdiği Metiner ise 'Sayın bakanımızla kamuoyu önünde tartışmak istemem' diye başladığı konuşmasına şöyle devam etti:
'En az onun kadar AK Partiliyim. O hükümetimizin bir bakanıdır, o hükümet benim de hükümetim. Bugüne kadar hiçbir zaman hükümetimizi yıpratacak bir davranış içinde olmadım, olmam. Benim sözlerim üzerine bağlanmasını ben de teessüfle karşıladım. Ben sadece silahlı bürokraside iki bakanlığımızdaki yetkililerin de çok daha dikkatli olması gerektiğini söyledim.
'Birbirimizi samimiyet testinden geçirmeye gerek yok'
'Ben İçişleri Bakanlığı'nda FETÖ'cüler atandı diye bir ifade kullanmadım. Bunu diyebilecek kadar da kendi hükümetine hasmane davranan biri değilim. Birbirimizi samimiyet testinden geçirmeye gerek yok. Sayın Soylu ne kadar risk içinde bir hayat sürüyorsa Mehmet Metiner de o kadar risk içinde bir hayat sürüyor. Biz ölümüne mücadele veriyoruz ve Sayın Soylu ile biz aynı davanın iki birer ferdiyiz. Benim medya üzerinden konuşmamdan rahatsızlık duyuyorsa onun da telefonla bağlanıp medya üzerinden tartışmaması lazım, tut ki benimki bir yanlışlık olsun. Bir dava arkadaşını bu şekilde itibarsızlaştırmaya kalkışmamasını dilerdim.'
Yiyin birbirinizi
hav hav havhav , hır hıır hıııır . sonuç : meeeee
Bir insan uluorta AKP'li olduğunu söyleyebiliyorsa adamdan başka her şey olabilir.