İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan ve daha sonra birleştirilmesine karar verilen davanın iddianamelerinden ilkinde, Recep Tayyip Erdoğan ve Necmeddin Bilal Erdoğan avukatı tarafından şikayet dilekçesi verildiği belirtiliyordu. Dilekçede, Can Dündar'ın Cumhuriyet gazetesi ve internet sitesinde 18 Temmuz 2014 tarihli 'Fezleke okumak hakkımız', 1Temmuz 2014'te ise 'Erdoğan'ın yumuşak karnı' başlıklı yazılarla o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan'a hakaret ettiği ifade ediliyordu.
İddianamede, Dündar'ın yazılarında 'Soygunu gördük, hırsızın sesini duyduk, suçüstü yakaladık' gibi ifadelerle kesin bir kanaat belirttiği, 'İhaleye fesat karıştırma var, rüşvet karşılığı iş takibi var' gibi ifadelerle de ihtimal ötesinde bir kesinlikle ifade edildiği, yazının sonunda yer alan 'Çankaya yolsuzluğa sığınak olamaz' ifadeleriyle de masumiyet karinesinin ihlal edildiği belirtiliyordu. Can Dündar'ın eyleminin hakaret suçunu oluşturduğu ifade edilerek toplam 1 yıl 5 aydan 4 yıl 8 aya kadar hapsi talep ediliyordu.
Can Dündar hakkındaki ikinci iddianamede ise, Binali Yıldırım, Muaz Yassın A Kadı, Usame Kutub, Cengiz Aktürk, Abdülkerim Çay, Yassen Abdullah A Kadı, Hasan Doğan, Recep Tayyip Erdoğan ve Necmeddin Bilal Erdoğan şikayetçi sıfatıyla yer alıyordu. Dündar'ın 3 Ağustos'tan 8 Ağustos 2014'e kadar yayımlanan yazı dizisinde, şikayetçilere hakaret ettiği ifade ediliyordu.
İddianamede, yazı dizisinin bütünü incelendiğinde o suç tarihinde Başbakan olan Recep Tayyip Edoğan ile diğer şikayetçilerin suç örgütü lideri ve üyeleri olarak gösterildiği, yazının birçok yerinde şikayetçilerin rüşvet alan, menfaat temin eden, kanunlara aykırı birçok eylemde bulunan kamu görevlileri ve işadamları olarak değerlendirmelerin yapıldığı anlatılıyordu. Dündar'ın 'Hakaret' ve 'Soruşturmanın gizliliğini ihlal' suçlarından toplam 2 yıl 8 aydan 6 yıl 8 aya kadar hapsi talep ediliyordu.
DHA