Çalışma Hayatında Kime Nasıl Hitap Edeceğinden Emin Olamayanların İçini Rahatlatacak Taktikler

Hem samimiyetini yansıtıp hem de iş insanı çizgisinden ödün vermemek isteyenlerin omzundaki yükü hafifletecek en ideal hitap şekilleri!

Bir ortamın yenisiyseniz resmi çizgiyi koruyarak iletişim kurmaya başlamak en ideal yöntemdir: Hanım/Bey

Elbette İngiltere Kraliçesi gibi üsluptan ve tavırdan bahsetmiyoruz. Her iş ortamının kendine göre bir kurum kültürü vardır. Baştan profesyonel çizgiyi korumanız, ileride istediğiniz iletişim formuna geçebilmeniz için en ideal yöntem olabilir. Yine de hangi maskeyi taktığınıza dikkat edin, her şeyin fazlası zarar😅

Üstlerinizle görüşürken de Hanım/Bey çizgisinde ısrarcı olmanız faydalı olacaktır.

Özellikle bir işe yeni başladığınızda bu resmiyet sınırlarını aşmak için aceleci davranmayın. Yöneticiniz size daha samimi davranabilir. Bu, aynı üslubu sizin de kullanabileceğiniz anlamına gelmez. Tam aksine yöneticinize hitap şekliniz, yöneticinizin size olan tavrını da etkileyecektir. Eğer siz çizginizi korursanız yöneticiniz de size karşı saygı çerçevesini aşmaktan kaçınacaktır.

Zaman içerisinde samimiyetin ilerleyişine göre, 'Patron', 'Müdür', 'Usta' gibi hitap şekillerine geçiş yapabilirsiniz.

Bu hitap şekillerini neden kullanmak isteyelim ki, dediğinizi duyar gibiyim. Elbette çalışma ortamınıza göre jargonunuz da değişecektir. Burada konuştuğumuz şey en etkili ve pozitif iletişim şeklini oturtturma çabası. Dolayısıyla birçok iş kolunda bu iletişim şekli hoş karşılaşılabilir, daha başarılı iş ilişkileri kurmanızı sağlayabilir.

Ne olursa olsun yöneticinize 'Abi' - 'Abla' seviyesinde hitap etmek için acele etmeyin.

Elbette böyle bir iletişim şekli çok daha keyifli olabilir ancak bu samimiyetin getirdiği rahatlıkla pot kırmanız, söylememeniz gereken şeyleri ağzınızdan kaçırmanız olası. Bu samimiyetin daha faydalı olduğu dönem gelecektir elbette. Yalnızca aceleci davranmadığınızdan emin olun ve ters tepki almamak için samimi bir geçiş yapın.

İş arkadaşlarınızla iletişimde ise süreç biraz daha hızlı ilerleyebilir.

Birçok iş ortamında çalışanlar arasında dayanışma kurulması pek fazla zaman almıyor. Sonuçta aynı kültürden gelen, aynı ortamda çalışan, benzer sorumlulukları üstlenen insanlarız. Kısa zamanda kaynaşabilmemiz şaşırtıcı olmamalı. Yine de bir iş çevresine yeni girildiğinde Bey - Hanım tabirlerini kullanarak iletişime başlamak faydalı olacaktır. Zamanla bu tabirler esneyecektir.

İkinci adımda edilgen fillerle konuşarak geçiş sürecinde top çevirebilirsiniz.

Bazen öyle bir noktada olursunuz ki karşınızdakine adıyla hitap etseniz fazla samimi, 'Hanım', 'Bey' deseniz fazla resmi kalacakmış gibi gelir. Eğer bu noktadaysanız isimle hitap etmeye geçmeniz zaten an meselesidir. Geçiş sürecinde en ideal yöntem, 'yapıldı', 'edildi' gibi edilgen çatılı cümlelerle iletişim kurmaktır. Böylelikle ne isim ne de sıfat kullanmazsınız.

Samimiyet arttıktan sonra biraz da yaş durumuna bakıp uygun bir hitap sözcüğü bulmakta zorluk çekmeyeceksiniz.

Eğer iş arkadaşlarınızla aranızda ekstra bir mesafe olmasını tercih ediyorsanız kurumsal jargondan kopmamanız önemli. Eğer böyle bir çekinceniz yoksa samimiyet her şeyin anahtarıdır. Samimiyet bir kez kurulduktan sonra büyüklerinize 'Abi' , 'Abla', küçüklerinize ise ismiyle hitap ederek devam edebilirisniz.

Biraz dikkat çekmek istiyorsanız özgün hitap şekilleri kullanmanız her zaman mümkün: Dostum, Bro, Tatlım...

Bu gibi tabirlerin birçok kişide eğreti durduğunu ve tepki çekeceğini söylememek olmaz. Yine de kimilerinin ağzına o kadar çok yakışıyor ki duyulduğunda pozitif bir enerji veriyor. Emin olamadınız mı? Öyleyse Avrupa Yakası dizisi iyi bir örnek olabilir. Kubilay, Burhan Altıntop, Fatoş... Her biri birbirinden enteresan hitap sözcükleri kullanmakta ısrarcıydılar yine de gönlümüzü fethetmeyi başardılar. 😊

'Kardeşim' gibisi var mı?

Bu sözcüğü nasıl bir tonda telaffuz ettiğiniz büyük önem taşıyor. Bu kelimeyi egolu bir şekilde de samimi bir şekilde de söylemeniz mümkün. Konu aynı ofisi paylaştığınız iş arkadaşlarınız olunca elbette samimi olanı tercih etmeniz mantıklı olacaktır. Sonuçta aynı alanda yaşıyorsunuz, onların pozitif enerjisi sizi de etkileyecek. Kim pozitif bir iş ortamında çalışmak istemez ki!

Konu müşterilerle iletişim olunca çizgiyi müşteriye göre belirlemekten kolayı yok: Ne vereyim abime?

srv.onedio.com

Gerek birebir iletişimde gerekse telefon görüşmelerinde üslubunuzu müşteriye göre ayarlamak oldukça kolay. Kimi müşteriler sizden kurumsal firmaların iletişim dilini kullanmanızı beklerken kimi müşteriler 'abla bize bilmem ne lazım' gibi samimi bir şekilde yaklaşabilir. Elbette en etkili yöntem, müşterinin üslubuna daha yakın hitap sözcükleri kullanmak olacaktır.

Sektörünüz müsaitse yöresel hitap sözcükleri de mesafeleri hızlı katetmenizi sağlayabilir: Hacı, Aga, Hafız

Kurumsal firmalarda çalışıyorsanız bu üslubu iş yerine taşımak pek hoş karşılanmayabilir ancak sektörünüze göre üslubunuz sayesinde müşterilerinizle daha samimi iletişim kurmanız da olası. Burası Türkiye! Bizler sıcak kanlı insanlarız. Kimse karşısında bir robot görmekten hoşlanmıyor. Birazcık samimiyet ve doğallık karşınızdakine sizin de insan olduğunuzu hatırlatır. Kim bilir, belki de karşınızdaki müşteri ile aynı memleketin suyunu içmişsinizdir.

E-maillerde işler biraz daha ciddi bir hal alıyor: Sayın Yetkili

Söz uçar yazı kalır, demiş atalarımız. Müşterilerle birebir iletişimde ne kadar samimi olursanız olun, yazılı iletişimde ciddiyet seviyesini yukarıda tutmakta fayda var. Klasik e-mail şablonundan kopmadan, Hanım - Bey hitaplarını sıkça kullanarak iletişim kurmak, ileride oluşabilecek sorunlara karşı kalkan görevi görecektir.

Yabancılarla mailleşmek daha da karmaşık olabiliyor: Dear John

Burada dikkat etmek gereken en önemli konulardan biri, özellikle dış ülkelerle yapılan görüşmelerde karşılaşılan, cinsiyeti tahmin edememe durumu. Komik olayların yaşanmasını istemiyorsanız e-mail başlıklarınızı açık uçlu tutabilirsiniz. Evliyse Mrs., bekarsa Ms. falan derken işin içinden çıkmak zor bir hal alabilir. Abartmanın lüzumu yok. Bazen en iyi yol, en kestirme yoldur. Bknz. Dear John Doe

Her şeyden önemlisi yerinde konuşmak. Söyleyecek iyi bir şeyiniz yoksa susmak daha hayırlı olabilir.

Bazen iş çevresinde politik davranmak hayat kurtarır. Her durumda fikir beyan etmek ve düşüncelerinizi açıklamak sizi zor pozisyonlara düşürebilir. O yüzden temkinli davranmakta, iki düşünüp bir söylemekte fayda var.

İş hayatında başarının anahtarı bu başlıklarda gizli olabilir;

İş Hayatında Aranan Kişi Olmak İçin Uygulamanız Gereken Basit Ama Etkili 17 Tüyo
Başarılı İnsanların, İş Yerinde Geçirdikleri Son 10 Dakikada Yaptıkları 12 Efektif Çalışma
Survivor Stratejileri ile İş Yerinde Yükselmenin 15 Yolu

Popüler İçerikler

Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
17.06.2020

5 sene içinde buradayım tekrardan İnşallah djdj

04.12.2021

Hitap şekilleri yanlış anlaşılmaya her zaman müsait olacaktır.''Hacı abi naber'' gibi kelimeler samimiyet geliştirilen ortamda normal gibi gözükebilirken ,dışarıda normal bir vatandaşa bu şekilde hitap etmek sizi ipne sınıfı kategorisine sokabilir.Hitap etmek yerine merhaba ,selam ,naber gibi ifadeler yanlış anlaşılmanın önüne geçebilir.Tabi ki kadın,erkek ilişkilerinde de biribirini hiç tanımayan iki kişi arasındaki naber ,selam gibi kavramlar fazla samimiyeti temsil edebiliyor.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ