Beni ancak, benim gibiler anlayabilirdi. Belki anlatsak annelerimiz bile anlamazdı.
Beni ancak, benim gibiler anlayabilirdi. Belki anlatsak annelerimiz bile anlamazdı.
Eve döndüğünde onu yorgun argın döndüğünde mutfakta yemek yapmaya çalışırken görüp üzülürdüm. Keşke bazen de babam yemek yapsaydı.
-'Bugün neler yaptın?' anlat bakalım.
-Seni özledim annecim.
Aramızdaki diyalog çoğu zaman böyle akardı. Ve ardından gülüşmeler. (Ama tiyatro senaryolarındaki gibi değil, gerçek gülümsemelerdi.)
Oysa az uyunmuş bir uykudan kalkıp bütün aileye kahvaltı hazırlamanın, bir de üzerine işe gitmenin ne kadar zor olduğunu büyüdüğümde anlamıştım.
Ona çalıştığı için zaman zaman çok kızgın oluyordum. Bazen şiir okuduğum o yerli malı haftası gösterimize katılamadığı için özellikle.
Öyle bir gerçek vardı ki, asıl bunu anlamam ve çevreme anlatmam yıllar alacaktı.
Çünkü yıllarca bizim için çalıştığı için ona ufak bir teşekkür etmek istedim.
Çünkü çalışan bir kadın olmanın ne kadar zor olduğunu artık anladığımı söylemek ve küçükken ona isyan ettiğim her gün için özür dilemek istedim.
Çünkü artık ona bir hediye alabilecek parayı kendim kazandığımı göstermek istedim.
Bu hikayenin kahramanları hep değişse de, bazı hikayeleri ancak içinde yaşayanlar anlayabilir.