Çalışan Annelerin Dramı: 10 Adımda Doğru Bebek Bakıcısını Seçebilmek

21.yy'da çalışan anne sayısının artmasıyla beraber bir bakıcı sorunsalıyla karşı karşıya kalınmakta. İşe başlama zamanı yaklaşan annelerin en güvenilir ve en iyi bakıcıyı arama çalışmaları, ailelerin bakıcılardan beklentilerine göre değişmekte. İşte size bakıcı seçmenizde yardımcı olabilecek bilgiler:

1. Çocuk gelişimi alanıyla ilgili bir okuldan mezun olmak.

Tabi ki burada bakıcıdan istenen çocuk gelişimi bölümünde yüksek lisans yapmış olması değil. En azından ilgili bölümler üzerine meslek lisesi mezunu olmuş bir bakıcı bulabilirsiniz.

2. Herhangi bir bulaşıcı hastalık taşıyıp taşımadığı.

Sevimli yavrunuzu emanet edeceğiniz kişinin muhakkak bulaşıcı hastalıklar (Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C,HIV vb) yönünden takipte olmasına dikkat edin. Hatta kendisinden bulaşıcı hastalık taşıyıp taşımadığına dair testler isteyin. Günümüzde profesyonel şirketler çalıştırdığı bakıcılarına bu testleri yaptırmaktadır.

3. Acil durumlarda ne yapacağını bilip bilmediği.

Siz de çok iyi bilirsiniz ki, çocuk bu. Her an her şey başına gelebilir. Yemek yerken soluk borusuna yiyecek kaçabilir, düşüp bir yerini kırıp, kanatabilir. Önemli olan bakıcınız bu gibi durumlarda doğru yaklaşımı, soğuk kanlılıkla uygulayabiliyor mu? Profesyonel şirketler buna da çözüm bulmuş olacak ki, bakıcılarını ilk yardım sertifikası almaları için çeşitli kurslara göndermekteler.

4. Türkçeyi düzgün kullanıp kullanmadığı.

Kim ister çocuğunun sizin kullandığınızın dışında bir şiveye sahip olmasını? Bakıcılarla yaptığınız mülakatlarda bunu konuşmasından rahatlıkla anlayabilirsiniz.

5. İkinci bir dile sahip olmak.

Her ebeveyn çocuğunun dil gelişiminin çok iyi olmasını, küçük yaşlardan itibaren ikinci bir dil öğrenmesini ister. Bunun çözümü de yabancı uyruklu bir bakıcıdan geçmekte. Eğer param var diyorsanız sırf bu iş için kurulmuş birçok şirket var.

6. Belki de en önemlisi şefkatli ve güvenilir olması.

Evet gerçekten çok zor, sizin gözünüzden esirgediğiniz çocuğunuzu yabancı ellere bırakmak. İştesiniz, aklınızda bin bir soru. Acaba yemeğini zamanında yedirdi mi, uyuttu mu, şiddet uyguladı mı? Bunları mülakatta anlamak zor. Çözüm için teknolojiye başvurmak şart. Ev için kamera sistemleri boşuna kurulmamış.

7. Deneyimli olmak.

İsterse çocuk gelişimi bölümünde doktorasını yapmış olsun, deneyim olmadan olmaz. Daha önce bir çocukla başa çıkmamış bir bakıcıyı önceden uyarmakta da fayda var. Bakıcılardan referans istemeyi sakın ihmal etmeyin.

8. Çocuğun beyin gelişimini artıracak bilgi ve beceriye sahip olmak.

Bakım tabi ki önemli ama ya çocuğunuzun bilişsel gelişimi ne olacak? Bunun için birçok kaynak, kitap bulunmakta. Çocukla kaliteli zaman geçirebilmek çok mühim. Çocuğun sosyal gelişimine katkı sağlayan ve el-vücut koordinasyonu arttıran aktiviteleri bilen, çocuğun ay gelişimine göre oyunlar oynatan bakıcı bulduysanız hiç bırakmayın.

9. Doğru bakıcıyı bulduğunuza inandığınızda çocuk ve bakıcı bağ kurana kadar çocuğunuzla bakıcıyı yalnız bırakmayın.

Evet her şey halloldu. Siz doğru bakıcıyı bulduğunuza inanıyorsunuz. Peki ya çocuğunuz? Bakıcınızla çocuğunuz kaynaşmadan çocuğunuzu bakıcıyla yalnız bırakıp işe başlamayın. Çocuğunuz terk edilme sendromuna girebilir.

10. Çocuğunuzun bakıcıya bağlanması.

Belki aileler için sorun olabilir, çocuğun bakıcıya bağlanması. Ama uzmanlar bunu tersini düşünüyor. Çocukların bakımını yapan primer kişilere bağlanmasının onların ruhsal gelişimi açısından önemli olduğunu, kendilerini güvende ve huzurlu hissettiklerini söylüyorlar.

Popüler İçerikler

18 Yaşındaki Şampiyon Balerin Eylül Sıla Ilgaz, Aile Evindeki Odasında Ölü Bulundu
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Üç Milyon Emekliyi Bekleyen Tehlike: 2025'te 12 Bin 500 TL Maaş Almaya Devam Edebilirler!