Çağımızın Bağımlılığı: Yoksa Siz FOMO musunuz?

Sosyal medyaya her geçen gün artan ilgi bağımlılık haline dönüşürken, Türkçe’si "Gelişmeleri Kaçırma Korkusu" olarak tanımlanan FOMO (Fear of Missing Out) rahatsızlığı kullanıcıları tehdit ediyor…

Facebook, Twitter, WhatsApp gibi platformlara girmeden duramıyor musunuz?

Sanal ortamlarda harcadığınız zamanın giderek artması, aile ve arkadaşlarınızı ihmal etmenize, işinizi aksatmanıza mı neden oluyor?

Eğer yeterince sanal ortamda bulunmadığınıza inanıyorsanız, içinizde bir boşluk hissi, karamsarlık, huzursuzluk veya sinirlilik gibi belirtiler oluyor mu?

Öyleyse, çağımızın bağımlılığı sizi de ele geçirmiş durumda: FOMO!

Teknoloji bağımlılığının fobisi olarak adlandırılan FOMO, insanlara “Online değilken bir şey kaçırırsam” korkusunu yaşatıyor.

Amerikan Psikiyatri Birliği’nin de üzerinde çalıştığı “FOMO” ile ilgili yapılan araştırmadan çarpıcı rakamlar paylaşıldı. Bin 200 kişiye uygulanan araştırmanın sonuçlarına göre kullanıcıların yüzde 40’ı, bir şeyleri kaçırdığını düşünerek sürekli sosyal medyayı kullanma ihtiyacı hissediyor.

FOMO uyuşturucu kadar tehlikeli

Sosyal medyaya aşırı ilgi duyan kişiler;

  • Herhangi bir uyuşturucu madde almadığı halde, sanki almış gibi haz duyuyor,

  • Sürekli ödüllendirilme ihtiyacı hissediyor ve bazı kaygılar taşıyor,

  • Sanal ortamda yer almadığı zamanlarda kendisini kötü hissediyor.

FOMO çağın en büyük teknolojik hastalığı

FOMO, her ne kadar yeni bir trend gibi görünse de, aslında uzun zamandır hayatımızda var. Ancak bu bozukluk, internetin hayatımızda daha fazla yer edinmesiyle büyük bir artış göstermektedir: Sorun, insanların sosyal medya üzerinden çevrelerindeki insanların ne yaptıklarını, nasıl geliştiklerini ve nelere sahip olduklarını görmelerinden ve kendi hayatlarıyla karşılaştırmalarından ve ortaya çıkan tatminsizlikten kaynaklanıyor.

Bu içeriği okuduğunuzda; çok korktunuz ve sosyal medya kullanımını azaltmayı, hatta azaltarak bırakmayı düşünüyorsunuz değil mi?

FOMO, her ne kadar negatif etkileriyle tartışılan bir bozukluk olsa da, bazı insanlar için oldukça motive edici olabiliyor. FOMO’nun kaygı ve stres yaratması ya da motivasyon kaynağı olarak kullanılıp kişisel gelişiminize katkı sağlaması arasında ince bir çizgi var. Bu çizgide kalabilmek için de daima anı yaşamak, başkalarının hayatlarına değil kendi hayatımıza odaklanmak, ve sosyal ağlarda geçirdiğimiz zamanı abartmamak gerekiyor. Yapabildiklerinize odaklanıp bunlarla gurur duymayı bildiğiniz sürece, FOMO’yu hayatınızı olumlu yönde geliştirecek bir araç olarak kullanabilmeniz mümkün.

FOMO'dan kurtulma adına neler yapılabilir?

  • İlk önce “Ben sosyal ağlar olmadan yaşamımı sürdüremiyorum. Bu durum eskiden böyle değildi. Kendimi kontrol etmeliyim. Bu benim için bir sorun” diyerek durumu kabul edin.

  • Daha sonraki adımda kullanım sürenizi kısıtlamayı deneyin. Eğer kontrolünüzü aşıyorsa, bir süre bu ağlara hiç girmemeyi denemeniz gerekecektir. Bu konuda ailenizden, arkadaşlarınızdan yardım ve destek isteyin.

  • Gerçek yaşamdaki sosyal aktivitelerinizi arttırın. Ancak bunları sosyal ağlarda paylaşmamak için kendinizi mutlaka engelleyin. “Bu benim özel hayatım ve herkes nereye gittiğimi ne yediğimizi bilmek zorunda değil” diye düşünün.

  • Sanal dünya kötü değil ancak burada gerçeklerinizi yaratıp takılı kalmanız ve kendi yaşamınızı ertelemeniz bir sorun. “Bu bağımlıktan kurtulmayı denedim, olmuyor” diyorsanız, işte o zaman bir uzmandan yardım almak durumundasınız.

Kaynaklar: Yıldız Dilek Ertürk, Hürriyet Aile - HaberTürk

Popüler İçerikler

ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Kendi İcat Ettiğin Laikliği Bana Dayatıyorsun"
Kanseri Yenen Eski Arka Sokaklar Oyuncusu Dizi Setlerine Yeniden Dönme Kararı Aldı