Diken'in aktardığına göre halen başka bir mahkemede görev yapan Özkan Gürel ifadesinde şunları söyledi:
“Bu kararı verdikten sonra, takip eden hafta sonu ailemle birlikte bir alışveriş merkezinde otururken cep telefonumu tanımadığım bir başka cep telefonu numarası aradı. Açtım. Arayan kişi kendisini Burhan Kuzu olarak tanıttı. Söz konusu dosyayla ilgili konuşmaya başladı. Dosyadaki adam öldürme suçlarına ilişkin ölenlerin yabancı ve suç yerinin yabancı memleket olduğunu, Türk kanunlarının uygulanmayabileceğini, Zindaşti’nin tutuksuz yargılanmasının İran ile ilişkilerimiz bakımından daha faydalı olduğunu hatırladığım kadarıyla iletti. Ben kendisine dosyada kararımı verdiğimi, artık benlik bir şey olmadığın izah etmeye çalıştım.
Ertesi gün mesaideydik. Adliyede bulunduğum sırada sabah saatlerinde cep telefonum arandı. Sabit bir hattan aranmıştım. Açan kişi Külliye’den aradığını, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu’nun görüşmek istediğini söyledi ve bağladı. Burhan Kuzu bana yine dosyayı kastederek, ‘Dosya numarasını vereyim mi’ diye sordu ve dosyayı hatırlattı. Ben kendisine, ‘Ben zaten kararı verdim, gerek yok’ diyerek geçiştirdim. ‘Numara gerekirse zaten buluruz’ dedim. Bu durumdan yine rahatsız olmuştum.”
İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimi Ersin Öztürk Bey ile konuştum. Dosyayı o da biliyordu. Huzursuz olduğum için dosya hakkındaki fikrini sordum. O da delil durumundan bahsetti. Ben ona Burhan Kuzu’nun beni aradığını ve aramızda geçen konuşmayı aktardım. O da ‘Doğrusunu yapmışsın, rahat ol’ içerikli beni rahatlatmak maksatlı sözler söyledi.“
'Adli tatilden önce beni de aradı'
Gürel tahliye kararı veren hâkim Cevdet Özcan’la da konuştuğunu, Kuzu’nun kendisini aramasından rahatsız olduğunu belirttiğini kaydederek şöyle devam etti: “Burhan Kuzu’dan konu açıldı. Bana adli tatilden önce Kuzu’nun kendisini de aradığını ve bu dosyayla ilgili görüştüğünü, ısrar ettiğini söyledi. Kendisinin de, ‘Hocamız, bir şey diyemiyoruz’ dediğini aktardı. Sonrasında bu aramaları kastederek ‘Sonuçta böyle oldu’ dedi ve tahliye kararını kastetti.”
Yargiya olan güvenimiz dönemin danistay baskani Tayyip karsisinda önünü iliklemeye calisinca tamamen bitmisti zaten. Bir telefonunuzla istediginiz kararlari aldirdiginizi tüm dünya biliyor ki yargida özgürlükte dünyada son siralardayiz.O yüzden kivirmaniza gerek yok sayin Kuzu.Cuma geliyor, iki Bakara bir Hadis sallayiverin yaptiginiz tüm serefsizlikler unutulur zaten.
hala şaşırıyor muyuz gerçekten? sessiz sedasız olmayacak gidişleri, görkemli olacak!
Şok oldum. Şaka şaka, hepsi aynı bok.