1900’lü yıllarda atomla ilgilenen meşhur fizikçi Rutherford ne demişti?
“Atomların parçalanmasından elde edilecek bir enerji kaynağının var olabileceğini uman biri, hayal dünyasında geziniyor demektir.”
Günümüzde atomun parçalanabildiğini ve gözle göremediğimiz o minicik yapıdan bir şehri darmaduman edebilecek enerji çıktığını biliyoruz.
Ve halen daha evrenin yasalarına dair bildiklerimiz bilmediklerimizin yanında devede kulak.
Ama yine yıllar evvel bu gerçek bile bilinmiyordu.
Döneminin en meşhur fizikçilerinden olan ve hala yasalarını kullandığımız Newton’un dahi bilmediği bazı bilgileri günümüzde ilkokul çocukları biliyor.
Bir de şu söze bakın:
“Artık bilimin bulabileceği bir şey kalmadı, bilim, bu noktada tıkandı. Bulabileceğimiz her şeyi bulduk ve bize artık gerek yok.”
-Charles Duell-Amerikan Patent Bürosu Başkanı, 1899
Malum insan öğrendikçe ne kadar cahil ve yolun başında olduğunu anlıyor. Bilim daha iyi açıklanması gereken olgular barındırıyor.
Nasıl yolun başında olmayalım ki?
Atom altı dünyaya iniyorsun kapılar açıldıkça açılıyor, sonu gelmiyor.
Önce atomu bulduk, ardından proton, nötron, elektron…
Şimdiyse kuarklar, leptonlar, baryonlar, mezonlar ve gulyonları konuşuyoruz…
Kendisine hayranlık duyduğum Einstein’in bir sözü geldi aklıma:
“İki şey sonsuzdur: Evren ve ahmaklık. Gerçi ilkinden çok da emin değilim.”
Ne kadar da trajikomik!
İnceliyoruz inceliyoruz kâinat mikro boyutta da makro boyutta da bitmek bilmiyor ama günümüzde biliyoruz ki evren sonlu. Çünkü başlangıcı olan her şey sonludur. Ama Einstein bile neler yaşadıysa artık emin olduğu şey ahmaklık sonsuz bir süreç…
Çok dağıldım yine…
Soru 6 dışında hepsinin bir cevabı var.
Soru 1 yanlış bir sorudur çünkü neden olduğu fiziğin alanına girmez fizik nasıl olduğuna bakar, onun haricinde tüm sorular cevaplanmıştır zaten hatta bazılarının birden fazla cevabı var, soru 5 ise tek cevaplanamayan zaten onu cevaplarlarsa her şeyin teorisine ulaşabileceklerini düşünürler (ancak verilen örneğin de cevabı var örnek biraz yanlış olmuş)
6- Hala bunun nasıl olduğunu kesin olarak bilemiyoruz. Bunun iki basit cevabı var. A- Bir yaratıcı fiziksel koşulları buna uygun olarak bu evreni yarattı. B-Bir yaratıcı organik yaşamı programlayıp yarattı. (ki bu senaryoda o yaratıcı nasıl ortaya çıktı sorusu yine bir muamma). Hala bu konuda yok efenim yğ molekülleri bir taşın gözeneğinde bir kabuk oluşturdu da onun içinde de bazı basit organeller yine şans eseri bir araya gelip uyumlu çalışır hale geldi de, hatta yaşamak bir yana bölünüp çoğalacak şekilde denk geldi gibi zırvalar artık benim çağımda bile inanılan şeyler değil.