Belarus'ta görülmeye ve yapılmaya değer bir sürü şey var. Yemyeşil bitki örtüsü ve inanılmaz parklarda yaban hayatını izleyebilir, ortaçağdan kalma kalelere gidip zamanda yolculuk yapabilir ya da başkent Minsk'te olayların daha modern tarafına ayak uydurabilirsiniz.
Belarus'un başkenti olan Minsk'in turistlere sunduğu bir sürü güzel şey var. Ziyaretçiler, Avrupa'nın en büyük meydanlarından biri olan Bağımsızlık Meydanı'nda yürüyüş yapmadan şehirden ayrılmıyor. Kentin buluşma noktası olan bu meydan, akşamları dans eden ışıklar ve süs havuzlarıyla renkleniyor. Ayrıca Minsk'e giderseniz, kafe, restoran, kulüp ve müzik etkinliklerinin de olduğu Bağımsızlık Caddesi'ne de mutlaka gitmelisiniz. Aynı zamanda parkları ve bahçeleriyle ünlü olan Minsk'teki panayır alanları ve Gorki Parkı gerçekten görülmeye değer. Bunların yanında, Ulusal Tarih Müzesi ve Ulusal Sanat Müzesi'de şehrin tarihi ile ilgili birçok bilgi edinebilir ve sıra dışı bir tarihi deneyim yaşayabilirsiniz.
Belarus'ta bulunan dört milli parktan biri olan Braslau Gölleri'ni hayatınızda bir kere de olsa gidip görmelisiniz. Bu parkta, Belarus'ta 'Mavi Kolye' olarak bilinen 300 göl bulunuyor. Göllerin yanında, bölgede ayrıca koylar ve uçurumlar gibi engebeli kırsal alanlar de bulunur. Göllerde 30'dan fazla balık türü bulunmasının yanında, kuş gözlemciliği, doğa yürüyüşü ve dağcılık bu bölgede yapılan aktiviteler arasında yer alıyorlar.
Hem Belarus'u hem de Polonya'yı kapsayan Belovejskaya Puşa Millî Parkı, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde korunan bir arazidir. Park yeşilliği, fauna ve florasının yanında Avrupa bizonunu görebileceğiniz nadir yerlerden biridir. Aynı zamanda konikler, yaban domuzları ve Avrasya geyikleri de parkta yaşamakta. Eğer buraya yolunuz kış aylarında düşerse, kurulan tatil müzesine bir uğramanızı öneririz. Noel Baba'nın Belarus versiyonunun yer aldığı bu müze, kesinlikle genç ziyaretçilerin ilgisini çekecektir.
Belarus'ta en çok ziyaret edilen yerlerden biri olan Mir Kalesi, Grodno bölgesinde bulunur ve 16. yüzyıldan kalma bir yapıdır. Barok, Gotik ve Rönesans tarzlarında inşa edilmiştir ve surlarla çevrilidir. Bahçeleri İtalyan tarzında yapılan kale Belarus'taki en iyi mimari yapılardan biridir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndedir. Geçmişte topla vurulup hasar alan Mir Kalesi, bugün restore edilip eski ihtişamına kavuşmuştur.
Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında hayatını kaybeden kahramanlara adanan Brest Kalesi, ziyaretçilerin oldukça ilgisini çeken bir yapı. Orijinal kale kalıntılarını içeren kompleksin içinde, birden fazla anıt ve enstalasyon da bulunuyor.
Çok sayıda orman ve bataklığa ev sahipliği yapan Pripyatsky Millî Parkı, Belarus Amazon'u olarak bilinen bir vadide bulunmaktadır. Vahşi yaşam çeşitliliği, parkı ziyaretçilerin odak noktası yapıyor. Parkta geyik, rakun ve kunduz da dahil olmak üzere 51 memeli hayvan türü bulunuyor. Eğer kuş gözlemi yapmayı seviyorsanız, parkta her sene Pripyat Nehri'ne göç eden 250 kuş türü olduğunu duymak sizi sevindirecektir. Bunun yanında, su yaşamı ile ilgileniyorsanız, nehirdeki yaşamı gözlemlemek için tekne turu yapma şansınız da var. Planlanan toplu balık tutma ve av gezilerinin yanında, tesis bünyesinde Doğa Müzesi'de bulunuyor.
Başkentin kuzeyinde bulunan Minsk Denizi, özellikle yaz aylarında hem yerli hem de turistler arasında popüler olan yapay bir rezervuardır. Denizin etrafında kumsallar, yerel kafeler ve yöresel yemekler yapan restoranlar bulunuyor. Deniz bisikleti ya da katamaran kiralayabilir ve manzaranın tadını suların üzerinden çıkartabilirsiniz. Denize gitmek istiyorsanız, şehrin içinden kalkan özel trenler de var.
Belarus'un batısında bulunan Lida şehri tarihi yapılar açısından oldukça zengindir. 14. yüzyılda inşa edilen Lida Kalesi, yamukluğu ve kırmızı duvarları ile bilinir. Ayrıca 18. yüzyılda yapılan ve tepesindeki kubbe ile bilinen Saint Joseph Kilisesi'de Lida şehrinin önemli yapılardan biridir. Ziyaretçiler, şehirde İkinci Dünya Savaşı kurbanlarının anısına yapılmış Yahudi anıt taşlarının yanı sıra çok sayıda Yahudi lokantası ve dükkanı bulacaklar.
Belarus'taki en eşsiz müzelerden biri olan Berestyle Arkeoloji Müzesi, 13. yüzyıldan kalma Brest şehrinin dışında bulunan arkeolojik bir alanda yer almaktadır. Bölgede 1400 dönem eserinin yanında 28 geleneksel kulübe bulunuyor.
862 yılında adı geçen ve Belarus'un en eski şehri olarak da bilinen Polotsk, tarihi ve mimari açıdan zenginliklerle doludur. Yıllar içinde Barok tarzında restore edilen Kutsal Bilgelik Katedrali'nin tarihi ortaçağa kadar uzanır. Bunun yanında, şehirde kültürel müzeler de bulunmaktadır. Belarus'taki zengin tekstil endüstrisi ile ilgilenenler Geleneksel Dokuma Müzesi'ni, 16. yüzyıla dayanan eser örneklerini görmek isteyenler de Belarus Baskı Müzesi'ni ziyaret edebilir. Ayrıca Polotsk'u yürüyerek gezmek ve bölgenin kültür ve tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmek için bir yürüyüş turuna da katılabilirsiniz.
Eğer Grodno'ya gelirseniz, Belarus'un batı sınırında bulunan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi adayı olan Kalozha Kilisesi'ni görmenizi tavsiye ederiz. Halen aktif çalışmalar yapan kilise, Belarus'taki Ortodokslar için halen bir ibadet yeri olarak kullanılıyor. Bir nehrin kenarında bulunan kilisenin dairesel kulesi ve zarif seramik işçiliği, yapıya romantik bir hava katıyor. Kilise'de bulunan fresklerin bazılarının 12. yüzyıla dayandığı söyleniyor. Bunun yanında, yerel taşlarla inşa edilmiş ve hala sağlamlığını koruyan kemer bir köprüye sahip olan Eski Grodno Kalesi de şehirdeki önemli yapılardan bir tanesi.
Brest Demiryolu Müzesi'nde 56 trenin yanında buharlı lokomotifler, buharlı vinçler, dizel trenler ve bir kar küreme makinesi bulunuyor. 2002'de açılan Brest Demiryolu Müzesi, ülkedeki ilk açık hava müzesidir. Ayrıca bölgede yıl boyunca çeşitli festivaller düzenleniyor. Eğer bir gün Brest'e giderseniz, Brest Demiryolu Müzesi kesinlikle görülmeye değer.
Belarus'un tarihini ve folklorunu öğrenmek için Dudutki Etnoloji Müzesi Kompleksi'ne gidebilirsiniz. Yerel el sanatlarına sahip olan müze, Belarus halkının geleneklerini sunuyor. Burada antik at nallarının nasıl yapıldığını öğrenebilir, yerel çömlekçileri iş başında izleyebilir ve geleneksel Belarus saunalarına sahip konukevlerinde kalabilirsiniz. Müze kompleksinde yapılabilecek bir diğer aktivite ise yöresel yemekleri tadabileceğiniz bistrolara gitmek. Boş zamanlarınızda gidebileceğiniz ahırlar, araba müzeleri ve romantik avlular da kompleksin içinde bulunmakta.
Nesvizh şehri, ortaçağ döneminden kalma bir yapı olan Nesvizh Kalesi ile ünlüdür. 17. yüzyılda tamamlanan bu yapı, Barok ve Rönesans tarzlarının karışımıdır. Eskiden Radziwill ailesinin yaşadığı kale, günümüzde halka açıktır. Kale, 2004 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girdi.
'Beyaz Kule' olarak da bilinen Kamyenyets Kulesi aslında kırmızı renktedir. 13. yüzyılda inşa edilen kule, bölgede savaşlar sırasında yıkılmayan tek kule. Ziyaretçiler aynı zamanda tesis bünyesinde bulunan Brest Bölge Müzesi'nin bir şubesine de uğrayabilirler.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...